« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

11 Nis

2007

Alparslan Türkeş’in Yaptığı Şey

İsmail ŞAHİN 11 Nisan 2007

Bugün Başbuğ'un onuncu ölüm yıldönümünü idrak ediyoruz.
Başbuğ yaşam öyküsü, yaptıkları ve hedefleri ile farklı bir insandı ve bu "farklılık" onu Hüseyin Feyzullah'tan Başbuğluğa taşımıştır.

Bir "dava" önderi olarak pek çok şey yapmıştır. Milyonları tek bir ideal uğruna bir araya getirmiş, yedi kişilik topluluklarla başladığı uzun yolculuğu milyonların omzunda tamamlamıştır.

Türkeş Bey'in Lider olarak yaptıklarını tekrar anlatmayacağım, "hizmet" ettiği Milliyetçiliği nereden nereye taşıdığından bahsedeceğim.

Alparslan Türkeş'in 1944'te başlayan ve olanca hızıyla elli küsür yıl süren Milliyetçiliğe "hizmet" yıllarının irdelenmesi "anket milliyetçiliği"nin moda olduğu günümüzde önemli. Bu sayede genç nesil, milliyetçiliğin nerden nereye taşındığını ve milliyetçiliğin "denekler" vasıtasıyla tanımlanan, "milliyetçi liderliğin" denekler tarafından tespit edilen bir şey olmadığını anlayacaktır.

Veya üç beş röportajla "ispatlanır" bir hal olmadığını...

Türkeş ve onun "yoldaşları"nın Türk Milliyetçiliği için yaptığı en önemli şey, Milliyetçiliği yığınlara tanıtması ve benimsetmesidir.

Türkeş ve Atsız'dan önce de Milliyetçilik vardı. Lakin bu, elit bir entelektüel kesim arasında yaşayan bir düşünce hareketi idi. Türk Milliyetçiliğinin tarihini oluşturan Gökalp ve Akçura gibi isimler büyük "fikri" hizmetler yapmışlardı. Fakat bu düşüncenin halka indirilmesi ve millet tarafından kabul görmesi Alparslan Türkeş ve onun çevresinde kümelenen aydınların uzun gayretleri sonunda gerçekleşmiştir.

Atatürk'ün Cumhuriyet ideolojisine temel taşı yaptığı milliyetçiliğin, tek parti dönemi uygulamalarına "kılıf" edinmesi sonucu uğradığı "itibar" kaybı yine Türkeş'in liderliği etrafında buluşan bu grubun gayretleri sonucu giderilmiştir.

Bu uğurda Nihal Atsız, Dündar Taşer, Nejdet Sancar ve ismini sayamadığımız pek çok "fikir ve eylem" adamının gayretleri takdire şayandır.

Türkeş'in etrafında öbeklenen bu insanlar deyim yerindeyse, tek parti yönetiminin "salon" ideolojisi haline dönüştürmek istediği Milliyetçiliği bunların elinden kurtarmıştır.

Türkeş ve arkadaşlarının elli yıl boyunca yaptığı şey tam da budur: Milliyetçiliği millete kazandırmak...

Bugün sevinerek görüyoruz ki herkes "milliyetçi" olmak yarışındadır.

Bu uğurda nice sahtekarlıklara şahit olmaktayız. Tüm bu sahtekar ve halk "dalkavuklukları" gösteriyor ki Milliyetçilik milletin nazarında "itibar" gören bir fikir olmuştur...

Daha yetmiş yıl önce "Ben Müslüman'ım Türk değilim" diyen bir topluluğun yaşadığı bu büyük dönüşümün en önemli mimarı Atatürk ise diğeri Alparslan Türkeş'tir demek hakkın tesliminden başka bir şey olmamalıdır.

Milliyetçiler bu konuda tevazu yapmamalı ve gençlere Başbuğlarının yaptığı şeyin Atatürk'ün devlet ideolojisi haline getirdiği Milliyetçiliği Milletle buluşturmak olduğunu öğretmelidirler...

Bugün Türkeş Bey'in onuncu ölüm yıldönümü.

Onun dünya değiştirmesini fırsat bilenler ortalıkta gezinip anketlerle "Milliyetçi" ve "en milliyetçi lider" olma hasretiyle yanmaktadırlar.

Kimileri de Milliyetçiliği halk nazarında mahkum etmek isteyen İsmet Paşa dönemi milliyetçiliğine sarılmış Milliyetçiliği halktan uzaklaştırmak istemektedirler.

Tıpkı Başbuğ'un ilk mücadele yıllarında olduğu gibi Milliyetçiliği halktan kopuk "salon ideolojisi" haline dönüştürmek istemektedirler.

Fakat bugün Türk Milliyetçiliği Alparslan Türkeş'in gayretleri ile sağlam bir zemine oturmuştur. Milliyetçiler bu anglo-amerikan ve salon milliyetçilerine "müstehzi" bir eda ile bakmaktadır.

Millet, Türk Milliyetçiliği'nin "nidüğünü" ve "nasılını" bildiği gibi bunların da "nidüğünü"n ayırdına varabilmektedir.

İşte Başbuğ'un elli yıl boyunca yaptığı en önemli şey budur

etikhaber.com

Ziyaret -> Toplam : 125,17 M - Bugn : 55311

ulkucudunya@ulkucudunya.com