Bobby Fischer
09.03.1943 – 17.01.2008 01 Ocak 1970
Fischer, 9 Mart 1943 tarihinde Şikago, Illinois, ABD’de dünyaya geldi. Tam adı Robert James Fischer’dır. Polonyalı Yahudi fizikçi olan annesi Regina Wender, babası Alman biyofizikçi Hans-Gerhardt Fischer’den 1945 yılında boşanmasından sonra New York, Brooklyn’e taşındı. Bobby Fischer, satrancı 6 yaşındayken ablası Joan’dan öğrendi. Küçük Bobby’deki satranç aşkını gören annesi onu Brooklyn Satranç Kulübüne götürdü.
Amerikan satrancının lideri kabul edilen Hermann Helms’e yönlendiriliyor. Helms, bu küçük satranç meraklısını 17 Ocak 1951 tarihinde gerçekleşecek turnuvaya davet ediyor. 8 yaşındaki Fischer, sürekli tek başına oynamanın vermiş olduğu dezavantajla Max Pavey'e karşı oynadığı maçta sadece 15 dakika dayanabiliyor. Fakat maçlarını izleyen Brooklyn Satranç Kulübü Başkanı Carmine Nigro, Fischer’dan etkileniyor ve ona 5 yıl boyunca satranç dersleri veriyor.
1956 yılında artık 13 yaşından Fischer, ülkenin en iyi satranç kulüplerinden olan Hawthorne Satranç Kulübü'ne katılıyor. Burada hem sonradan akıl hocası olacak Jack W. Collins'le maç yapma hem de kulübün büyük kütüphanesinden yararlanma fırsatını yakalıyor ve kendisini geliştiriyor. 1956 yılı Fischer’ın oynadığı birçok oyundan zaferle ayrıldığı ve kendisini profesyonel anlamda kanıtladığı sene olarak göze çarpıyor. Özellikle uluslararası usta olarak nitelendirilen Donald Byrne’le yaptığı maç sırasındaki hamleler, satranç dünyasında şöhretini pekiştiriyor.
1957 yılında 2231'lik rekor bir skorla Birleşik Devletler Satranç Federasyonu'nun en genç satranç ustası ünvanını kazanıyor. Bu dönemde önemli satranç ustalarıyla yaptığı maçlar ve skorlarıyla Uluslararası Usta ünvanını alıyor.
2002 yılında yapılan bir araştırmaya göre, Bobby Fischer'ın biyolojik babasının Paul Nemenyi adında Macar bir fizikçi olduğu ortaya çıktı.
1957 yılından 1966 yılına kadar ABD’de yapılan 10 Satranç Şampiyonasını da kazanarak hep binci oldu. Rusça yazılmış satranç kitaplarından yararlanabilmek için Rusça öğrendi. 1957 yılında uluslar arası Usta, 1958 yılında da uluslar arası Büyük Usta ünvanını kazandı.
1958 yılında Rusya'ya gitmek istiyor. Bunun üzerine annesi, Sovyet lider Nikita Kruşçev'e mektup yazarak oğlunun Dünya Gençlik ve Öğrenci Festivali için resmi bir davetiye almasını sağlıyor. Davetiye geç de olsa geliyor ve Fischer 1959'da “I've Got a Secret” (Bir Sırrım Var) adlı yarışmaya çağrılıyor. En iyi 6 oyuncu arasına giren Fischer, dünyadaki en genç oyuncu olarak Adaylık Turnuvası'na da katılmaya hak kazanıyor.
Bu turnuvayı da ikinci olarak bitiren genç Bobby Fischer, 1966 yılına kadar birçok turnuvada birçok şampiyonluk kazanıyor. Hatta 1964 yılında Hollywood Hotel’de 50 kişiyle aynı anda maç yapmış ve tabii ki hepsini kazanmış. ve O artık herkesin maç yapmak istediği bir oyuncu haline geliyor. Ancak 1966 yılında Sovyet oyuncuların maçlarda şike yaptığını düşündüğü için satranca ara veriyor.
1960 yılında İzlanda’nın başkenti Reykjavik’te yapılan satranç turnuvasını birinci olarak kazandı. 1967’de Sus’taki İnterzonal turnuvayı da organizasyonla yaşadığı sorunlar nedeniyle birinci giderken terk etti. Organizatörleri bitmek bilmeyen talepleriyle yıldırırken aslında gelecekte profesyonel satranççılara daha iyi olanaklar sunulmasını sağladı.
Fischer verdiği aranın ardından 1970 yılında Yugoslavya’da düzenlenen bir turnuvayla satranca geri dönüyor. Turnuvadan 17 galibiyetle şampiyon olarak ayrılan büyük deha, hiçbir oyunda 2 dakikadan fazla zaman harcamamış ve turnuva boyunca yaptığı tüm hamleleri ezbere sayabilmiştir.
1 Eylül 1972 tarihinde İzlanda’nın başkenti Reykjavik’te Sovyet Dünya Şampiyonu Boris Spassky’i 2-0 gerideyken yenerek Dünya Şampiyonuolmuş, 200.000 dolar ödül kazanmıştır. Ve Sovyetlerin bu alandaki hakimiyetine son vermiştr. Bu zaferin ardından New York Belediye Başkanı 22 Eylül’ü Bobby Fischer Günü ilan etti. Maçın ilk oyununda amatörlerin bile yapmayacağı hatayı yapan, ikinci oyunda maça çıkmayıp hükmen kaybeden Fischer’i oynamaya ikna etmek dönemin ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger’a düşmüştü.
1975 yılında Rus Anatoli Karpov ile unvan maçı yapması beklenen Fischer, Uluslararası Satranç Federasyonu FIDE’ye maçın oynanabilmesi için bazı koşulların yerine getirilmesini istemiş, aksi halde maça çıkmayacağını söylemiştir.
Fischer'ı reddeden FIDE, unvan maçı yapılmadığı halde Karpov’u yeni Dünya Şampiyonu ilan etmiştir. Bu olaydan sonra Fischer kayıplara karışmış, yaklaşık 20 yıl ortalarda görünmemiştir. Bu durum ona esrarengiz bir hava vermiş, satranç tarihinin en gizemli şampiyonu olarak görülmüştür.
1992 yılında Yugoslavya’da yeni bir maç için ortaya çıkıyor. O dönem Birleşmiş Milletler’in ambargo uyguladığı Yugoslavya’ya giderek maç yaparsa ABD hükümeti Fischer’a 10 yıl hapis ve 250.000 dolarlık para cezası verileceğini ve Amerika’ya dönecek olursa 3.65 milyon dolarlık birincilik ödülünü de devlet hazinesine bırakacağını bildiriyor. Yugoslavya'ya uygulanan ambargoyu delerek 30 Eylül 1992 tarihinde gizlice girip satranç şampiyonasına katılan Fischer, o tarihten sonra bir müddet "kanun kaçağı" olarak yaşadı.
O sene Amerikan hükümetinin karşılaşma yapmama taleplerine meydan okumuş, hatta hükümetin kendisine gönderdiği resmi yazıya tükürerek cevap vermiş ve sonuçta eski rakibi Spasski ile Karadağ'ın açığında bulunan Sveti Stefan Adası’nda satranç karşılaşması yapmış, Spasski'yi 20 yıl sonra, 10-5 yenerek 3,35 milyon dolar para ödülü kazanmıştı.
Filipinler, Macaristan, Almanya ve Japonya'da yaşadığı 12 yıllık kaçak hayatı 2004 yılında Japonya'nın Narita havalimanında son buldu. Japonya'dan Filipinler'e, kendisine ait ancak suç isnadı yüzünden ABD tarafından iptal edilmiş "geçersiz pasaportla" geçmeye çalışırken yakalandı.
Başkent Tokyo'da yakalanan Fischer, 9 ay gözaltında tutuldu ve Mart 2005'te İzlanda vatandaşlığına geçti.
Ağustos 2004 yılında Japon satranç oyuncusu Miyoko Watai ile evlendi.
17 Ocak 2008 tarihinde Reykjavík, İzlanda’da 65 yaşında böbrek yetmezliğinden hayatını kaybetti.