Suphi Ezgi
1869 – 12.04.1962 01 Ocak 1970
Müzikolog, besteci. Zamanının Posta ve Telgraf bakanlığında belgeleri tashihten sorumlu bir memur olan babası İsmail Zühdü beyin etkisiyle çocukluğundan itibaren müzikle iç içe bir yaşamı olmuştur. Evlerinde her hafta düzenlenen müzik toplantılarına Hacı Arif Bey, Medeni Aziz efendi ve kanunî Mısırlı İbrahim gibi geleneksel Türk müziğinin önemli figürleri katılırdı. Ailevi bir yetenekle beraber yetiştiği ortamın da etkisiyle önce beş yaşında mahalle mektebinde ilahiler öğreniyor, sonra on iki yaşında keman ve ciddi bir ses eğitimine başlıyor. Bir sene içinde dinleti verecek derecede yetilerini geliştiren Suphi, on yedi yaşında hafız Zekai efendinin yanında müzik eğitimine devam etti. Eyüp'teki Şah Sultan tekkesinde Zekai efendinin ders verdiği bir musiki ekibine katıldı. Bu ekibe daha sonra önemli müzikolog ve bestekar Rauf Yekta ile Hacı Arif Bey de katılacaktır.
Bu sıralarda Mısırlı Halim Paşa ve Kara Kahya bey arasında tanbur usulüyle ilgile gerçekleşen bir tartışmaya şahit olduktan sonra Kara Kahya beyin üstadı olan ve 70 yaşını geçmiş olan Kozyatağı şeyhi Halim efendi'den ders almaya başladı. Halim efendi, Sultan Üçüncü Selim'in tanbur hocası olan İsak'ın öğrencisi Oskiyam'ın öğrencisi idi. Suphi Ezgi de yazdığı tanbur metotunda da Tanburi İsak'ın tarzıyla çaldığını ifade eder.
Müzikoloji çalışmaları için bir başlangıç noktası, üstadı Zekai efendinin kendisine verdiği birtakım müzik derlemelerini incelemesi sayılabilir. Hamparsum ve Kantemir sistemleriyle kaydedilen bu eserleri inceler ve kopyalayıp hocasına teslim eder