SON DAKİKA 15 Aralık 2008
KGB-MOSSAD-CIA İŞBAŞINDA
Gittikleri yere kan ve vahşetten başka bir şey götürmeyen şer güçleri, bayramda yine işbaşındaydı.
Türkiye'de Çeçen komutanların katledilmesinden KGB sorumlu tutulurken, dün Kerkük'te yaşanan saldırıda ABD, İsrail ve Rus parmağı olduğu ileri sürüldü. MOSSAD'ın Gazze'de tıbbi yardım geçişlerini kıskaca alması ve Siyonistlerin su ile elektriği kesmesi ise onlarca Filistinli çocuğun ölümüne yol açtı.
ÇEÇENLERİN KATİLİ RUSYA
*Çeçen direnişinde yıllarca görev almış komutanların benzer yöntemlerle öldürülmesiyle, gözler Rus istihbarat örgütü KGB'ye çevrildi. Çeçen Albay İslam Canibekof'un öldürülmesinde KGB'nin parmağının olduğunu belirten uzmanlar, `Ancak KGB, bu suikastları taşeron ekiplere yaptırmıştır. Yeni cinayetlerden endişe ediyoruz` diye konuştular.
KERKÜK'TE BOMBALI SALDIRI
*Olmayan kitle imha silahlarını bahane ederek Irak'ı işgal eden emperyalist güçler, bayramda da katliamlarını sürdürdü. Kerkük'te bir lokantaya düzenlenen bombalı saldırıda 60'tan fazla kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı. Bölgede yaşanan petrol savaşlarına dikkat çeken siyasi gözlemciler, saldırılardan MOSSAD, CIA ve KGB'yi sorumlu tuttu. *6-7-8'DE
GAZZE'DE ELEKTRİK İŞKENCESİ
*Siyonist İsrail ve istihbarat örgütü MOSSAD'ın Filistinlilere yönelik vahşeti de bütün hızıyla sürüyor. MOSSAD'ın tıbbi ve insani yardım akışını kıskaca alması sonucu zor günler yaşanan Gazze'de, elektriklerin kesilmesi sonucu tıbbi cihazlar durdu, onlarca çocuk hayatını kaybetti. Mama yetersizliği yüzünden bebeklerin sağlığı endişe verici...
'Çeçen komutana suikast KGB işi'
Çeçen direnişinde yıllarca aktif görevde bulunan komutanların benzer yöntemlerle öldürülmesi, Rus istihbarat örgütü KGB'ye işaret ediyor. Emekli olduktan sonra Rus tehdidi altında yaşayan ve sonrasında Türkiye'ye kaçtıkları öğrenilen Çeçen komutanların KGB ajanları tarafından öldürüldüğü şüphesi derinleşirken, uzman güvenlik güçleri olayın profesyonelce gerçekleştirildiği görüşünde.
ASLAN DEĞİRMENCİ'nin haberi
Ekim ayında Çeçenistan'da Ruslara karşı albay rütbesiyle savaşan Gazhi Edilsultanov'dan sonra önceki gün Çeçen Albay İslam Canibekof da başından vurularak öldürüldü. Edilsultanov keskin nişancılar tarafından öldürülürken Canibekof ise eşi ve çocukları ile birlikte bayram ziyaretinden dönerken susturucu takılı suikast silahı ile saldırıya uğradı. Her iki komutanın da Çeçen direnişinde yıllarca aktif görevde bulunması ise dikkat çekici bulunuyor. Görevlerinden emekli olduktan sonra Rus tehdidi altında yaşayan ve sonrasında Türkiye'ye kaçtıkları öğrenilen Çeçen komutanların KGB ajanları tarafından öldürüldüğü şüphesi derinleşirken, uzman güvenlik güçleri olayın profesyonelce gerçekleştirildiği görüşünde.
KOMUTAN SÜREKLİ ADRES DEĞİŞTİRİYORDU
Başına 3 kurşun isabet eden Canibekof, olay yerinde hayatını kaybederken, çevrede bulunan boş kovanları inceleyen güvenlik güçleri ise kovanların az rastlanır türden olduğunu ve silahın cinsinin halen belirlenemediğini söylediler. Eşinin ve çocuğunun önünde katledilen İslam Canibekof'un ise 6 yıldır İstanbul'da yaşadığı ve sürekli adres değiştirdiği öğrenildi. Yakın çevresine tehdit altında olduğunu belirten Canibekof'un, Çeçen ordusunda uzun yıllar Ruslara karşı mücadele ettiği ve sayısız başarıya imza attığı da gelen bilgiler arasında...
İSTİHBARAT BİRİMLERİ Mİ?
Her iki komutanın da keskin nişancılar tarafından katledildiğini belirten uzmanlar ise, `Her iki komutan da kafasından vurularak öldürüldü. Sonra çevrede öyle çok sayıda kovan da bulunmadı. Silahta susturucu var. Tek bırakılan iz kovanlar gibi... Sonra bulunan kovanlar incelendiğinde ise ülkemizde daha önce kullanılmayan bir silah tarafından cinayetin işlendiği görülüyor. Bu iki cinayet de istihbarat birimleri tarafından işlenmiş olabilir` dediler.
`O BİR KAHRAMANDI`
Kafkas Vakfı Kurucular Kurulu Başkanı Mehdi Nüzhet Çetinbaş ise olayın KGB işi olduğunu ve öldürülen Çeçen komutanın Ruslara karşı cephede kahramanca savaşan biri olduğunu söyledi. KGB'nin dünyanın her tarafında Rus zulmünü ortaya koymaya çalışan Çeçenlere suikast düzenlediğini belirten Çetinbaş, `Ben komutan Canibekof'u tanıyorum. Çeşitli zamanlarda temaslarım da oldu. Kendisi bağımsızlık için dün cephede bugün ise yurt dışında mücadelesini sürdüren bir isimdir. Cephede kahramanlıkları olduğu kadar Çeçen mültecilerin uygunsuz işlere karışmaması ve Türkiye'de iç huzuru bozacak olayların içinde bulunmamaları için mücadele veren biriydi. Sivil toplum örgütleri ile bir araya gelir, gerek mültecilerin sorunları hakkında gerekse Çeçenistan'da yaşanan zulümler konusunda girişimlerde bulunurdu. Kukla yönetim ile de arası bozuktu` diye konuştu.
`KGB'NİN PARMAĞI VAR`
Çetinbaş, sözlerini şu şekilde sürdürdü: `Cinayetin şekline ve komutanın faaliyetlerine bakıldığında bu bize KGB'yi işaret ediyor. KGB'nin bu konudaki sicili de ortadadır. Yurt dışındaki Çeçenleri sindirmek isteyen Ruslar bu cinayetlerden sorumludurlar. Ancak bu cinayetler kendilerini işaret etse de komutanı tanıyan birilerine işletmiş olmaları da ihtimaller arasında. Dezenformasyon ve olaya başka süs vermek için bilinçsiz Çeçenler bile bu olayda kullanılmış olabilirler.`
`KGB, TAŞERONLARA YAPTIRMIŞ OLABİLİR`
Kafkas Çeçen Dayanışma Komitesi Başkanı Ali Yandır da, öldürülen komutanın bağımsızlık için cephede onurlu direniş gösterdiğini belirterek, `Cephede başarısı çok fazla olan bir komutan. Olayın aydınlatılmasını bekliyoruz. Kısa süre içerisinde iki cinayet ve her iki olayın üzerinde de sis bulutu var. İki komutan da profesyonelce katledildi ve bağımsızlık mücadelesinde emeği olan insanlar. Bu işte Rus parmağı olabilir. Ancak KGB gelip bu suikastları kendisi yapmaz. Mutlaka bu olaylarda taşeron ekipler kullanılıyor. Umarız emniyet teşkilatı bu cinayetlerin üzerindeki sır perdesini aralar ve yeni cinayetlerin olmasını engeller. Çok açık bir şekilde Rusya'ya ve kukla yönetimlere muhalif olan kim varsa susturulmak isteniyor. Yeni cinayetlerin olacağı kaygısı taşıyoruz` şeklinde konuştu.
Albay Canibekof tekbirlerle uğurlandı
İSTANBUL- Ümraniye'de önceki gün evinin önünde uğradığı silahlı saldırıda başından vurularak öldürülen Çeçenistan uyruklu İslam Canibekof'un cenazesi toprağa verildi. Çeçenistan ordusunda bir dönem görev yaptığı belirtilen ve yaklaşık 6 yıldır İstanbul'da yaşadığı öğrenilen Canibekof'un cenazesi, Ümraniye Modoko Habibi Neccar Camii'nde öğle ile ikindi namazı arasında kılınan cenaze namazından sonra Hekimbaşı Mezarlığı'nda defnedildi. Törende tabutun üstüne, Arapça olarak `Kelime-i Tevhid` yazan küçük bir örtü konuldu. 6 çocuk babası Canibekof'un cenaze törenine, yakınlarının yanı sıra İstanbul'da yaşayan bazı Çeçenler katıldı. Törende basın mensuplarının sorularını cevapsız bırakan katılımcılar, cenaze namazının ardından Canibekof'un tabutunu taşırken tekbir getirdi.
ASLAN DEĞİRMENCİ-VAKİT-