« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

18 Eki

2021

Yurttaşlık, kamuculuk ve cumhuriyetçilik

Barış Doster 01 Ocak 1970

Yazıya dört haberle başlayalım. İlki, Türk Lirası’nın değer kaybıyla ilgili. Dolar, 9 TL’yi geçti. İkincisi, Türkiye’nin tarımda dışa bağımlılığını özetliyor. Yurtdışından 300 bin ton buğday almak için ihale açıldı, 325 bin ton mısır ithali için ihale yapıldı. Üçüncüsü, öğrencilerin yurt gereksinimlerini içeriyor. Yurt sorunu henüz çözülemediğinden, özel yurtlara, iktidara yakın vakıf ve derneklerin açtığı yurtlara, tarikat ve cemaat yurtlarına olan talebin arttığını yazıyor. Dördüncüsü, öğrencisi olmayan fakültelerin, öğrenci yokluğu nedeniyle kapanan bölümlerin listesini veriyor.

Dört haberin de ekonomik, siyasal, toplumsal boyutları var. Dördü de yapısal sorunlarımızı ortaya koyuyor. Dördünün de çözümü kamuculuktan, planlamadan, üretim ekonomisinden, devletçi, halkçı ekonomi politikalarından geçiyor. Bunun için de sadece son 20 yıllık değil, son 40 yıllık ezberleri bozmak şart.

Çünkü Türk halkı, 24 Ocak (1980) kararlarına dayanan tercihin ağır sonuçlarını yaşıyor. Özelleştirmeyi demokrasi sanan, serbest piyasa ekonomisi yalanına inanan, üretime değil tüketime, ihracata değil ithalata dayalı modeli benimseyen Türkiye; ekonomik zaafların, siyasi kırılganlığı ve güvenlik zaafını artırdığı gerçeğiyle yüzleştiği halde, bir türlü halkçı, devletçi, kamucu, planlamayı önceleyen politikalara yönelme cesaretini kendinde bulamıyor.

Oysa Cumhuriyetin diğer özellikleri yanında temel özelliklerinden biri, kamuculuk ve planlamadır. O nedenle Mustafa Kemal Atatürk, “Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir” demiş, partisinin altı ilkesinden ikisini, devletçilik ve halkçılık olarak saptamıştır.

ŞU SORULARIN YANITINI VERELİM
Enerji tedarikinde, üretimde ve ihracatta dışa bağımlı olan, dış kaynak bağımlısı olarak dikkat çeken bir ekonomik modelle, bağımsız dış politika izlenebilir mi?

Halkının karnını doyurmakta zorlanan beslenme, gıda ve tarım politikası, aynı zamanda ulusal güvenlik sorunu, toplumsal barış sorunu anlamına gelir mi?

Geleceğin güvencesi, milletin umudu olan gençlerin, barınma ve beslenme sorunlarını çözemeyen, onları özel yurtlara, tarikat ve cemaat yurtlarına havale eden bir siyaset, geleceğe umutla bakabilir mi? Beyin göçünü engelleyebilir mi? Gençliğin enerjisinden yararlanabilir mi? Gençliği zararlı alışkanlıklardan, yasadışı yapılardan tamamen koruyabilir mi?

Bu soruların yanıtı bellidir.

Yurttaşı müşteri olarak gören, eğitim ve sağlık dahil tüm kamusal hizmetleri serbest piyasaya bırakan ekonomi- politik yaklaşım, salgın hastalığın da bir kez daha kanıtladığı gibi yanlıştır, sağlıksızdır, vahşidir. Yurttaşın eğitimi, sağlığı, beslenmesi, barınması piyasa aktörlerinin insafına bırakılamaz.

Bırakılırsa da orada demokrasi, özgürlük, adalet, eşitlik, birlik, kardeşlik olmaz.

Halim Kaya

26 Kas 2024

Süleyman Eryiğit’in yazdıklarından daha önce hiçbir yazısını okumadım. Mümtaz Turhan, Sabri F. Ülgener, Ömer Lütfü Barkan, Mehmet Genç gibi hocaları okuyup Osmanlının geri kalışının sebepleriyle ilgilenmeye başladığımdan ve özellikle de Mehmet Genç’in iki ciltlik “Osmanlı İmparatorluğu’nda Devlet ve Ekonomi” adlı kitabını okuduktan sonra “Osmanlı ve Kapitalizm” konusu daha dikkatimi çekmeye başladı.

Muharrem GÜNAY (SIDDIKOĞLU)

26 Kas 2024

Yusuf Yılmaz ARAÇ

28 Eki 2024

M. Metin KAPLAN

12 Eyl 2024

Nurullah KAPLAN

12 Eyl 2024

Hüdai KUŞ

22 Tem 2024

Orkun Özeller

03 Haz 2024

Efendi BARUTCU

01 Nis 2024

Altan Çetin

28 Ara 2023

Ziyaret -> Toplam : 127,65 M - Bugn : 58953

ulkucudunya@ulkucudunya.com