« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

19 Ağu

2009

Ömer Lütfi BARKAN, (1902 - 1979)

01 Ocak 1970

1902 yılında Edirne’de doğdu. Bulgaristan-Eskizağralı İsmâil Efendi ile Gülsüm Hanımın oğludur. İlk tahsilini Edirne Numûne Mektebinde, orta tahsilini yine buradaki muallim mektebinde tamamladıktan sonra 1920’de bir yıl Orta Muallim mektebinde okudu. Üç yıl kadar Edirne’de ilkokul öğretmenliği yaptıktan sonra 1923’te İstanbul’a giderek Yüksek Muallim Mektebine girdi, daha sonra Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünü bitirdi. 1927’de gönderildiği Strasbourg Üniversitesi Edebiyat ve Hukuk Fakültelerinde ikinci lisansını tamamlayıp yurda dönünce Eskişehir Lisesi Felsefe muallimliğine tayin edildi (1931). 1933’deki üniversite reformu sırasında doktora ve doçentlik tezi hazırlamadan doğrudan Edebiyat Fakültesi Türk İnkılâp Tarihi Kürsüsü doçentliğine getirildi. 1937’de bu görevi de devam etmek üzere İktisat Fakültesi İktisat Tarihi ve İktisadî Coğrafya Kürsüsü’ne nakledildi. Şubat 1939’da “Osmanlı İmparatorluğu’nda Kuruluş Devrinde Toprak Meseleleri” konulu tezini bitirerek doçentlik imtihanlarını başarı ile tamamladı. 1941 Şubat’ında profesörlüğe yükseltildi. 1950’de İktisat Tarihi Kürsüsü başkanı oldu; 1950-1952 yıllarında İktisat Fakültesi dekanlığı yaptı, 1955’te, emekliliğine kadar müdürlüğünü yürüttüğü Türk İktisat Tarihi Enstitüsü’nü kurdu. 1957 yılında ordinaryüs profesörlüğe yükseltildi.
Ömer Lütfi Barkan, İktisat Fakültesindeki derslerinin yanında Edebiyat ve Fen Fakültelerinin İnkılâp Tarihi derslerini de yürüttüğü gibi 1939’da Hayriye Lisesinde felsefe hocalığı, 1940’ta Yüksek Muallim Mektebinde müzakerecilik görevinde bulundu. Yine 1940’tan başlayarak Hukuk Fakültesi’nde Türk Hukuk Tarihi ve Toprak Hukuku, Edebiyat Fakültesinde Türkiye Teşkilât ve Müesseseleri Tarihi; 1963-1972 yıllarında da İstanbul Özel İktisadî ve Ticarî İlimler Okulu’nda Genel İktisat Tarihi dersleri verdi. 1973’te yaş haddinden emekliye ayrıldı. 23 Ağustos 1979’da vefat etti.
Ömer Lütfî Barkan yurt içinde Türk Tarih Kurumu (1940) ve Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü üyeliklerinden başka UNESCO Türkiye Millî Komisyonu 5 ve 7. dönem genel kurul üyeliklerinde bulunmuş, 1955’te Strasbourg Üniversitesi tarafından kendisine “şeref doktoru” pâyesi verilmiştir. Sırbistan İlimler Akademisine de üye seçilen Barkan, 1967-1973 arasındaki dönemde Milletlerarası Şarkiyatçılar Birliği’ne bağlı Osmanlı ve Osmanlı Öncesi Tetkikleri Komitesi başkanlığına getirilmiştir.
Barkan, öncelikle Türkiye’de tarih anlayışı ve incelemelerine yenilik getirmiş bir ilim adamıdır. Daha çok Türk İktisat Tarihi alanında yaptığı yeni ve orijinal araştırmalarıyla dikkati çekmiştir. Tahrir Defterleri ilk defa onun tarafından sistematik bir şekilde incelenmiş ve bunların ziraî, sosyal ve demografik bakımdan önemleri ortaya konmuştur. Osmanlı bütçeleri ve muhasebe bilançoları gibi konular da yine ilk defa onun üzerine eğildiği konulardır. Barkan son derece titiz çalışan bir ilim adamıydı. Bütün yazılarını üç dört kere her defasında yeniden yazarcasına elden geçirirdi. Aslında ham malzemeyi toplayıp işlemek gibi hususlarda kendisi fazla vakit sarfetmez, bu işleri nezareti altında olmak üzere mesai arkadaşlarına bırakırdı. O işlenmiş malzemenin tahlil ve tefsiriyle uğraşırdı. Bu titizliği dolayısıyla asistanlarını belli bir olgunluğa gelmeden yazı yazmalarına da müsaade etmezdi.
Ömer Lütfi Barkan’ın araştırmaları daha ziyade XVI. yüzyıl üzerindedir. 1935’de başladığı yayınlarının sayısı 150’den fazladır. Bunların içinde kitapların sayısı az olmakla birlikte makale olarak çeşitli devirlerde yayımladıklarının çoğu kitap hacmindedir. Özellikle İktisat Fakültesi Mecmuası’nın bazı sayılarında birbirini tamamlayıcı mahiyette birden fazla makalesini bulmak mümkündür. Aynı şekilde TTK Belgeleri’nde ve Vakıflar Dergisi’nde kitap hacminde geniş makaleler neşretmiştir. Ölümünden sonra makalelerinin toplu olarak yayımlanmasına teşebbüs edilmişse de ancak toprak meselesiyle ilgili olanlar bir ciltte toplanabilmiştir (Türkiye’de Toprak Meselesi - Toplu Eserler 1, İstanbul 1980).
Barkan’ın incelemelerinin çoğu öncü niteliği taşıyan çalışmalardır. Onun bu çalışmalarını birkaç ana başlık altında toplamak mümkündür. Bunların başında Osmanlı Kanunları gelmektedir. Barkan önce arazi kanunları üzerinde sistemli bir şekilde durmuş, bunların mahiyetiyle Osmanlı İktisat ve İdare Tarihi açısından önemini ortaya koymuştur. Bu konudaki ilk sistemli makalesini “Türk Toprak Hukuku Tarihinde Tanzimat ve 1274 (1858) Tarihli Arazi Kanunnâmesi” adıyla yayımlamıştır (Tanzimat I, İstanbul 1940). Burada Tanzimat’tan önceki toprak hukuku ile mîrî arazi konusunu ve geçiş döneminin özelliklerini verdikten sonra 1274 arazi kanunnâmesini etraflıca ele alarak hazırlanışını ve ihtiva ettiği esasları incelemiştir. Barkan’ın Osmanlı toprak hukuku ile ilgili en geniş çalışması ise XV ve XVI’ıncı asırlarda Osmanlı İmparatorluğu’nda Ziraî Ekonominin Hukukî ve Malî Esasları, I. Kanunlar (İstanbul 1945) adlı eseridir. Eserin uzun girişinde Osmanlı kanun ve kanunnâmeleri üzerinde durulmuş, burada Osmanlı müesseselerinin şer’îliği meselesi, mevcut kanunnâmelerin niteliği ve sistemsizliği, fetva sistemi ve kanunnâmeler, şeyhülislâmın durumu, Osmanlı sultanlarının kanun koyuculuğu gibi hususlar incelenmiştir. Barkan’ın daha sonra başta İslâm Ansiklopedisi’ndeki “Kanunnâme” maddesi olmak üzere çeşitli makalelerinde küçük farklılıklarla tekrarladığı bu görüşler Osmanlı devletinin laik olup olmadığı tartışmalarını gündeme getirmiş ve farklı görüşlerin doğmasında öncülük etmiştir. Barkan, Kanunlar kitabının metin kısmında ise bir ikisi dışında hemen tamamı XVI. yüzyıla ait Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Ankara Tapu Kadastro Arşivi ve bir tanesi de Süleymaniye kütüphanesinden olmak üzere 107 arazi kanunnâmesini vermiştir. Onun eksik ve yeniden gözden geçirilmesinin gerekli olduğuna inandığı bu eser, Osmanlı sosyal ve ekonomik tarihi araştırmalarında daima müracaat edilen bir kaynak olmuştur. Barkan’ın Osmanlı toprak sistemiyle ilgili İslâm Ansiklopedisi’ndeki “Timar” maddesi ise üzerinde uzun süre titizlikle çalıştığı bir araştırması olup toprak sistemi konusunda o güne kadar ki çalışmalarının neticesini aksettirmektedir. Kendi ifadesine göre Osmanlı toprak rejimini konu alan birçok makalesi yerine sadece bunun okunması kâfidir.
Barkan, Osmanlılarda vakıflar konusunda çok yönlü çalışmalar yapmıştır. Vakıfların statüsü, türleri ve işleyişi hususundaki incelemeleri büyük bir yekûn tutmaktadır. Diğer çalışmalarında olduğu gibi vakıflarla ilgili yayınları da sadece bir belge neşri olmayıp başında giriş niteliğinde çok geniş değerlendirmeler bulunmaktadır. Nitekim Ekrem Hakkı Ayverdi ile birlikte yayımladığı İstanbul Vakıfları Tahrîr Defteri 953 (1546) Târihli (İstanbul 1970) adlı eserin başındaki vakıf tesislerin hukukî durumu, iktisadî ve içtimai problemleriyle ilgili incelemeleri buna bir örnek teşkil etmektedir. İktisat Fakültesi Mecmuası ve Vakıflar Dergisi’nde sistematik olarak yayımladığı vakıflara ait muhasebe bilançoları ise Osmanlılarda vakıfların işleyişini gösteren çok değerli kaynaklardır. Kendisinden önce ve kendi döneminde pek çok araştırmacının statik bir belge olan vakfiyeleri yayımlamasına karşılık Barkan’ın, müessesenin işleyişini ve tatbikatta aldığı şekli yansıtan muhasebe defterlerini seçmesi, meselelere yaklaşım tarzını ve teşhisteki isabetini ortaya koymaktadır. “Fatih Camii ve İmareti Tesisleri’nin 1489-1490 Yıllarına Ait Muhasebe Bilançoları” ve “Süleymaniye Camii ve İmaret Tesislerine Ait Yıllık Bir Muhasebe Bilançosu 993-994 / 1585-1586” adlı makaleleri bu nevi çalışmalarının iki örneğini teşkil etmektedir.
Barkan’ın Osmanlı bütçeleri üzerindeki karşılaştırmalı incelemeleri ise bu alanda çığır açan çalışmalar olmuştur. Hicrî 933-934, 954-955 ve 974-975 yıllarına ait beş bütçe, XVI-XVII. yüzyıllardaki Osmanlı devlet hazinesinin gelir ve giderlerinin sistematik olarak verildiği ve tahlil edildiği çalışmalarıdır. Barkan aynı sistemle İstanbul saraylarına ait muhasebe defterlerini de yayımlamıştır. “Saray Mutfağının 894-895 (1489-1490) Yılına Ait Muhasebe Bilançosu” ve “İstanbul Saraylarına Ait Muhasebe Defterleri” adlı makaleler bu alandaki çalışmalarına örnek teşkil eder.
“Edirne Askerî Kassamına Ait Tereke Defterleri (1545-1659)” adlı kitap hacmindeki makalesi ise arşiv ve kütüphanelerdeki şer’iyye sicilleri arasında yüzlerce örneği bulunan tereke defterlerinin nasıl değerlendirilip yayımlanabileceği konusunda mükemmel bir incelemedir. Yazar, diğer araştırmalarında olduğu gibi bu çalışmasının girişinde de belgelerin tanıtılması ve muhtevası, şer’î miras kaideleri, kölelerin durumu, faizle işletilen paralar, askerî sınıf mensuplarının çiftlikleri, ticaret ve sanatla ilgileri gibi hususları ele almıştır.
Barkan’ın ismini unutulmaz kılan kitaplarından en fazla yankı uyandıranlarından birisi de Süleymaniye Cami ve İmareti İnşaatı’dır (I-II, Ankara 1972-1979). İnşaata ait defterlerin Türk İktisat Tarihi Enstitüsü elemanlarınca dökümünün yapılması ve Barkan’ın değerlendirmeleriyle meydana gelen bu eser, inşaat ve kültür tarihimize ışık tuttuğu gibi Osmanlı Türkleri’nin o asırdaki titiz ve disiplinli çalışmalarının da çok açık bir delilidir.
Enver Meriçli ile birlikte metnini hazırladıkları ve başında Barkan’ın tamamlanmamış geniş bir değerlendirmesi ile yayımlanan Hüdavendigâr Livâsı Tahrir Defterleri I (Ankara 1988), Osmanlı Sosyal ve Ekonomik Tarihinin bir hazinesini oluşturan tahrir defterlerinin nasıl yayımlanması gerektiği konusunda önemli bir deneme niteliği taşımaktadır. Çeşitli baskıları yapılan "Kolonizatör Türk Dervişleri" ise Osmanlı Sosyal Tarihine çok önemli bir bakış açısı getirmektedir.
Barkan’ın Türk hukuk ve iktisat tarihinin çeşitli konularına ait birbirinden değerli Türkçe makalelerinden bazılarının Fransızca ve İngilizce tercümeleri Avrupa’da şarkiyatla ilgili çeşitli dergilerde neşredilmiştir. Ayrıca Barkan kendi sahasıyla ilgili bazı kitapların tanıtım ve değerlendirmesini de yapmıştır. F. Braudel, R. Mantran, S. Ülgener ve Ziya Karamursal’ın eserlerine yazdığı bazıları bir makale hacmindeki değerlendirmeler örnek olarak verilebilir. Özellikle “annales” ekolünün en başta gelen temsilcilerinden F. Braudel’in Akdeniz dünyası ile ilgili eserinin Osmanlı sosyal ve ekonomik tarihi bakımından önemi ve değeri onun tarafından tanıtılmış ve burada yer alan görüşlerin Osmanlı belgeleri çerçevesinde desteklenip yeni ipuçlarının ortaya konmasında önemli rol oynamıştır.

Ziyaret -> Toplam : 120,76 M - Bugn : 90183

ulkucudunya@ulkucudunya.com