« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

M. METİN KAPLAN

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

02 Oca

2023

Sinan Ateş’e de Kıydılar

A. Yağmur Tunalı 01 Ocak 1970

Sinan Ateş, son dönem Ülkü Ocakları Başkanları arasında tanıdığım tek isimdi.
Henüz başkan değilken tanımıştım.
Bir grup gençle seminerler yapıyordu.
İskender Öksüz'ü davet ettiğinde beraber gitmiştik, ilk karşılaşmamız o oldu.
İyi bir ekip toplamıştı.
Meraklı ve bilgili gençlerdi.
Çok hoşuma gitmiş ve ümitlenmiştim.
Sonra yine benzer sebeplerle görüştük.
Beni de bir Türkçe konuşması için davet etmişti.
Zamanı uygunlaştıramadık ve sonra Genel Başkan oldu.
Böyle kültüre-sanata meraklı bir kişinin o göreve gelmesi çok önemli ve değerliydi.
Pek sevinmiştim.
Nitekim, ilk aylarda bu yöndeki gayretlerini uzaktan da olsa görmüş ve duymuştuk.
İki Gözüm Türkçe kitabım o Genel başkanken çıktı.
Bazı gençlere onu hediye ettiğini sosyal medya paylaşımlarından görmüştüm.
Diyeceğim o ki, iyi bir insan, iyi bir milliyetçi olduğunu söylerlerdi.
Hakkında çok kimseden böyle güzel sözler duydum.
İnsan ilişkilerinde gayet iyi olduğunu görmüştüm.
Son yılların kaba saba milliyetçi profiline uzaktı.
Olması gerektiği gibi incelikle davranan bir genç milliyetçiydi.
Milliyetçiliğin ne demek olduğunu farketmesi önemliydi.
Ancak bilgi ve kültürle milliyetçi olunacağını anlayanlardandı.
Duygu yetmezdi, bilmek ve bilerek sevmek lazımdı.
Kısa zamanlı bir genel başkanlığı oldu.
Sonra üniversiteye geçti.
Yılardır hiçbir temasımız olmadı.
Ve bugün de kahpece katledildiği haberi geldi.
Sinan'ı kim niçin katletti henüz belli değil.
Ülkeyi barut fıçısına çevirmek isteyenlerin kol gezdiği bir dönemdeyiz.
Sınırlarımız kevgir gibi ve 7 milyon insan ülkemize yayıldı.
Ne idüğü belirsiz, bir kısmı kayıtsız kuyutsuz yedi milyon insan.
Sinan'ın katline bu düzensiz göçün sebep olduğunu söylemek elbette mümkün değil.
Ancak, anarşik potansiyelin ne olduğunu gösterecek de bir örnek.
Bir yığın vesayet ve vekalet savaşçısıyla beraber yaşadığımız bir gerçek.
Sinan'ın Fırat Çakıroğlu ile aynı günlerde katledilmesi bilmem tesadüf müdür?
Ölümünden iki saat önce Fırat Çakıroğlu'nu anmış.
Bir bakıma ardından söylenecekleri o tivitinde söylemiş.
İçim aydınlandı ve içim yandı.
Diyor ki:
"Şafağın hiç sökmeyeceğini düşündüğünüz anlarda aklınıza 40 çerisiyle Çin sarayını basan Kürşat, idealleri uğruna dağlara çıkan Enver, işgal donanmasına bakıp 'Geldikleri gibi giderler' diyen Mustafa Kemal, 30 kişi kalsak da mücadelemiz sürecek diyen Fırat gelsin"
Sevgili Sinan'a binlerle rahmet!

Ziyaret -> Toplam : 145,93 M - Bugn : 117493

ulkucudunya@ulkucudunya.com