haber
selahattin doğan 01 Haziran 2009
KURULTAYA GİDERKEN ÜLKÜCÜLERİN DURUMU
İlkokul son sınıfın da okuyordum.Sıcak bir yaz günü,güneşin altında mahalle maçı yapmış,terlemiş ve yorulmuştuk.Kasımpaşa camisinin yan tarafındaki,kireç de satan Bakkala gazoz içmeye girmiştik. Bakkalın önündeki masada bisküi, şeker ve sakızların yanında bir kutu içinde kemere takılan anahtarlıklar vardı. Top oynadığımız arkadaşların bazıları tuttukları takımların anahtarlığını alırken diğer arkadaşlar da devrin artislerinin resimlerinin bulunduğu anahtarlıklarını almışlardı. Bende kutuyu karıştırdım, inceledim içinden bir kişinin fotoğrafı olan anahtarlığı alarak kemerime taktım. Akşam yemeğinde babam(rahmetli) belimdeki anahtarı görünce gülerek bu ne oğlum nerden buldun bu anahtarlığı diye sordu. Bende bakkaldan aldığımı söyledim.Anahtarlığın üzerindeki resim kim biliyormusun diye bana sordu. Bende bilmiyorum dedim. O da bana o resimdeki kişi ALPARSLAN TÜRKEŞ , M.H.P diye bir parti var onu lideri dedi.Bende ilk defa BAŞBUĞUMUZLA bu şekilde. tanışmıştım. Orta bire (6.sınıfa)gitmeye başlamıştım. Bir gün Bozüyük içinde gezerken ,cadde üstünde,Tabelasında BOZKURT olan bir bina gördüm. Yan tarafındaki binada da Bozüyük milliyetçi hareket partisi ilçe teşkilatı yazıyor du.Ben tabelasında Bozkurt olan binanın kapısından içeri girdim.Benden büyük ağabeyler beni içeri buyur etti.Hemen çay söylediler. Başladılar bana soru sormaya, hangi mahallede oturuyorsun, kaça gidiyorsun,kimin oğlusun…Bir saat kadar sohbet etme imkanı bulmuş,heyecan içinde sorulan sorulara cevap vermeye çalışmıştım.Orada öğrendim ki girdiğim yer Bozüyük ÜLKÜ OCAKLARIYMIŞ.
Ülkücü hareket ile tanışmam 12 yaşımda başlamıştı. Ülkü ocaklarında ki büyüklerimiz ile sohbetler etmek onlardan bir şeyler öğrenmek, Başta köse kadı olmak üzere kütüphanede bulunan kitapları birer birer okumam beni çok mutlu ediyordu.Masa tenisi oynamak,saz çalmayı öğrenmek özgüvenimi arttırıyordu.Günler ilerledikçe görevler aldım.Orta okul sıralarında aldığımız görevleri yerine getirmeye çalıştım. Başta akranlarım olmak üzere herkesi ülkücü yapmak için çırpınıyordum.Yatağıma yattığımda,yarında falanca kişiyle görüşeyim,diğer gün filanca kişiyi ocağa götüreyim diyerek hep planlar yapardım.
O Günden bugüne 33 yıl geçti. ALLAHA şükürler olsun aynı çizgide, hiçbir kırıklık yapmadan bugünlere geldik.
Bugün geldiğimiz noktada,kendini ÜLKÜCÜ hisseden herkesi tek çatı altında toplanmasını,tek başına iktidara gelmemizi arzuluyorum. Diğer partilerde yaşanan sen-ben çekişmeleri yaşamadan,kırgınlıkları,küskünlükleri bir kenara atarak kucaklaşmayı istiyorum.
Peki bu mümkünmü?
Bana göre mümkün. Bana göre ÜLKÜCÜLER bunu başarabilir.
Sn:Genel BAŞKANIMIZ DR:DEVLET BAHÇELİ, kurultaya giderken şu kararlı alıp uygulamaya koyabilirse, hepimizin hayali olan;ÜLKÜCÜLER tek çatı altında toplanabilir.
Bir komisyon atayarak,(ülkü ocakları eski genel başkanlarından)bir program içinde, olağan kurultaya kadar,başta BBP olmak üzere,kurultay isteyen arkadaşlarla görüşerek , diğer tüm ülkücüler bir araya gelerek, çalışmayı başlatabilir.
Ülkücüler dışında herkese gidip partimize davet ettiğimizi düşünürsek, ÜLKÜCÜLERİ bir araya toplayacak böyle bir çalışmanın yapılması bence tarihi bir görevdir.
Sayın Genel başkanımızın yanından ayrılmayan çok yakın bazı yol arkadaşları büyüklerimizin,ilçelerdeki bağlantılarını biryere getirme çalışmalarını bir kenara bırakması etik açıdan iyi olur kanatindeyim. Diğer ülkücüleri dışlayarak,görüştükleri ve bir yerlere getirerek onları muhatap alarak,fedakarlıklar! İstemeleri,ülkücü hareketi kırmaktadır. Bu arkadaşları bizden çok daha kıymet vermeleri,ÜLKÜCÜLERİ dışlamaları,beni çok üzmektedir.
Kurultay isteyen büyüklerimizin de, ilçe ilçe gezip,belli kişilerle görüşmeler yapıp, kendine yakın kişiler dışında kalan ÜLKÜCÜLER dikkate almadan görüşmeler yapmaları, ÜLKÜCÜLER adına demokrasi istemeleride bir gariplik olarak, ibretle izlemekteyim.
Bunlar ÜLKÜCÜ harekete yakışmıyor. ÜLKÜCÜLERİ kırıyor.
Bana göre;
İki dönem daha genel başkanlık kurumu tartışma dışında tutularak, güçlü M.Y.K, Etkin başkanlık divanı oluşturalabilir.
Kurultay süreci, siyasi rekabet yerine,Birlik ve Beraberlik çıkarmalıdır.
Demokrasi söylemleri yerine , Birlik söylemleri ile kurultaya gitmeliyiz.
Gelin birbirimiz hakkında olumsuz konuşma ma kararı alalım. 40 yıllık hatıralar ışığında, BİRLİK sürecini başlatalım. M.H.P de liderlik mücadelesi yerine kardeşlik dayanışması yapalım.
33 yıllık bir Ülkücü olarak çok mu şey istiyorum.
www.selahattindogan.com