“Sayenizde” Ne Olmadı ki?!..
Müyesser Yıldız 01 Ocak 1970
Birkaç gün önce İmralı’daki teröristbaşı ve bebek katilinin 74’üncü doğum günüydü.
HDP’liler bu günde teröristbaşının doğum yeri olan Şanlıurfa’nın Halefeti İlçesi’nde yeni partileri Yeşil Sol’un seçim bürosunu açmak istedi. Bölgede güvenlik önlemi alan jandarma ekibi, toplanan grubu, Valiliğin 1-5 Nisan tarihleri arasında aldığı gösteri, yürüyüş ve etkinlik yasağını hatırlattı. Sözkonusu grup, yasağa ve uyarılara rağmen dağılmayınca da Jandarma, biber gazı ve TOMA’dan sıkılan tazyikli suyla müdahalede bulundu. Yaşanan gerginlikte HDP Şanlurfa İl eş başkanı ve 12 kişi gözaltına alındı.
Bu arada teröristbaşının doğum günü için Halfeti’yi gitmek isteyenlerin güvenlik güçlerince Suruç ve Birecik otoyolu girişindeki uygulama noktasında durdurulup, Ömerli Mahalllesi’ne gitmelerine izin verilmemesi üzerine HDP milletvekillerinin basın açıklaması yaptıkan sonra bölgeden ayrıldığı bildirildi.
İktidarın gazetesi Sabah da bu gelişmeleri “HDP provokasyona devam ediyor” başlığıyla duyurdu.
Başka ne oldu?
Her ne demekse; iktidar medyasının ifadesine göre, bazı HDP milletvekilleri sosyal medyadan “bilinçli bir şekilde” teröristbaşının doğum gününü kutlayınca, yeni AKP’li Mehmet Ali Çelebi, “6’lı masadan kınama var mı?” sorusunu yöneltip, “Yarın iktidar olsalar gerçekten bu şeytanın heykelini diktirecekler!!” iddiasında bulundu.
İktidar medyasının kullandığı en çarpıcı başlık ise şuydu:
“Öcalan’a doğum günü partisi… Bay bay Kemal bak bu senin eserin!.. Böyle İYİ mi Meral Hanım”
Aynı gün Batman’da konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Millet İttifakı’nı eleştirirken, “Adeta milletin aklıyla alay ediyorlar.” diyordu.
Milletin aklıyla nasıl alay edildi ve ediliyor; sadece teröristbaşının bu doğum günü kutlamaları örneği üzerinden anlatalım.
Evini “Türbeye” Çevirdiler
Teöristbaşının doğum günü AKP İktidara geldikten kısa bir süre sonra fiilen, “açılım-saçılım” dönemiyle birlikte de 2010’dan itibaren izinle yani resmen kutlanmaya başlandı.
Yıl yıl o kutlamalarda neler yaşandığını hatırlatalım.
2011: Aralarında BDP milletvekillerinin de bulunduğu 12 bin kişi teröristbaşının Halfeti’nin Ömerli Köyü’nde doğduğu eve gitti. PKK ve elebaşı lehine slogan atan kalabalık, teröristbaşının kardeşleri tarafından karşılandı. Ziyaretçiler, teröristbaşının fotoğraflarını öpüp evin bahçesindeki topraktan alabilmek için birbiriyle yarıştı. Bu arada ziyaretçiler arasında bulunan ve yüzlerini poşu ile gizleyen bazı “gençler” Ömerli Köyü Camisinin minaresine çıkarak Öcalan posteri ve PKK’nın bez parçalarını açtı. Kalabalığa hitap eden BDP Milletvekili Gülten Kışanak da özetle şunları söyledi:
“[Kürt sorununda] Çözüm için aşama kaydedildi, buraya gelerek bunu da gösterdiniz. Bundan sonra sorunun çözümüne engel olanlar Türkiye’ye, Türk ve Kürt halkına ihanet etmiş olacaktır. Burada sergilediğimiz duruşun dikkate alınması, sayın Öcalan ile diyaloga geçilip sürecin çözüme kavuşturulması gerekiyor… Kürt halkı sayın Öcalan’ı ’önder’ ve ’muhatap’ olarak görüyor, bunun dikkate alınması bu ülkeyi barış ve çözüme götürecek bir yaklaşım olacaktır… Bu konudaki mücadeleniz nedeniyle sizleri kutluyorum.”
2012: Daha önce yaşanan bazı “gerginliklerden” dolayı İçişleri Bakanlığı, 31 Mart-8 Nisan tarihleri arasında Şanlıurfa’da her türlü toplantı, gösteri ve yürüyüşü yasaklama kararı aldı. Buna rağmen bir grup yine Ömerli’ye gitmek üzere yola çıktı. Suruç’ta önlem alan güvenlik kuvvetleri gidişleri durdurdu. Ancak uzun pazarlıklardan sonra sadece BDP milletvekilleri ile gazetecilerin, teröristbaşının evine gitmesine izin verildi.
Güvenlik Güçlerinin Gizlenmesi ve Pasta Kesme Aşaması
2013: 10 binin üzerinde kişi teröristbaşının doğum günü için Ömerli Köyü’ne gitmek üzere yola çıktı. Oluşan konvoy nedeniyle trafiğin durması üzerine, araçlarından inerek yürümeye başlayan ve yürüyüş boyunca hiçbir engelle karşılaşmayanlar, Öcalan’ın evine götürmek üzere yoldan çiçek topladı. Güvenlik güçlerinin ilçedeki bazı okul ve resmi kurumlara konuşlandırıldığı, etkinlik yapılan alanda ve Ömerli Köyü güzergâhı üzerinde hiç gözükmediği bildirildi. Ziyaretçiler, yine teröristbaşı lehine sloganlar atıp Öcalan’ın kardeşlerinin elini öpmek, evin çatısından atılan şekerlerden kapabilmek ve bahçedeki topraktan almak için birbiriyle yarıştı. Keza Öcalan fotoğrafları ile süslü evin bahçe ve odalarında bol bol hatıra fotoğrafı çektirdiler.
Bu kutlamalar sırasında ilk kez iki şey daha oldu: İmralı’daki terörisbaşına ait bir mesaj okundu… Ve üzerinde Kürtçe “doğum günün kutlu olsun Abdullah Öcalan” yazılı pasta kesildi… Bu pasta da 2009’daki kutlamalar sırasında çıkan olaylarda ölen Mustafa Dağ’ın çocuklarına kestirildi!..
2014: Teröristbaşının doğum günü etkinliklerinin 12’ncisi gerçekleştirildi. Güvenlik güçlerinin önlem aldığı, ancak uzaktan izlediği etkinliklerde el öpme, toprak alma yarışı tekrarlandı. Bazıları toprağa yüz sürdü. Kurulan platformlarda halaylar çekildi. Sarı, kırmızı, yeşil renklerde hazırlanan pasta kesildi. Eve, “Ya müzakere ya savaş… Biz savaşırken de korkmadık, barışırken de korkmayız” yazılı pankartlar asıldı. Teröristbaşının, “Özgür toplum, demokratik özerk yöntemlerin geliştirilmesiyle mümkün olur… Hep birlikte özgür bir ülkede buluşacağımıza olan inancımla hepinizi kutluyorum.” şeklindeki mesajı okundu.
“Çözüm Süreci” Bittikten Sonra da
2015: “Çözüm sürecinin” bittiği açıklandığı halde teröristbaşının 66’ncı doğum günü bu yıl da kutlandı. Etkinlikler üç gün önceden, Şanlıurfa merkezden “Öcalan’a özgürlük” yürüyüşü ile başladı. Ev dev Öcalan posterleri ve PKK paçavraları ile donatılırken sözde “Önderliğe özgürlük platformu”, bu defa evden toprak alınmasını engelledi. Doğum günü pastasını kesen kardeşi Mehmet Öcalan, teröristbaşının neden “saygı” gördüğünü anlatıp, “Öcalan’ın dört duvar arasında tutulması Türkiye’ye, bölgeye fayda getiremez. Bir an önce bu sevdiği halkın içinde olmalıdır. Bunu istiyor, bunu bekliyoruz.” dedi.
Oradan Buraya
Tüm bunlar yaşandıktan sonra ne gördük? 2017’den itibaren artık kutlamalara izin verilmedi.
Örneğin 2018’de; 15 noktada bin 500 güvenlik görevlisi, Ömerli’ye gidişleri önledi. Kutlama için iki gün öncesinden teröristbaşının kardeşi Mehmet Öcalan’ın evinde gizlenen HDP İl eş başkanı ve 9 kişi gözaltına alındı. Yine o yıl polis, Diyarbakır’da HDP İl binasına getirilen ve üzerinde “Hakikat aşktır, aşk özgür yaşamdır” yazılı, sarı-kırmızı-yeşil güllerle süslenmiş pastaya el koyup bunu getiren iki kişiyi gözaltına aldı.
Teröristbaşının bu yılki doğum gününde neler olduğunu, Devletin ne gibi tedbirler aldığını ise en başta aktardık.
Sadede gelirsek; bugün HDP’nin adeta anahtar bir konumda ve tüm Kürt kökenli vatandaşlarımızın sahibiymiş gibi gösterilip Devlete ve Millete pervasızca meydan okur hale gelmesi de AKP “sayesinde”dir.
İşte iktidar mensuplarının ve medyasının ilk kez yaşanmışcasına tepki gösterip tüm faturayı muhalefete kestiği doğum günü kutlama işi de bunun küçük bir örneğidir.
Gelinen noktaya bakar mısınız? Gazeteci-Yazar Murat Ağırel bir televizyon programında teröristbaşı Öcalan için “bebek katili” ifadesini kullanınca, HDP/Yeşil Sol Parti’li hesaplar tarafından hedef gösterilmeye başlandı, “Kürt düşmanı, faşist, ırkçı” suçlamalarına maruz kaldı.
Evet; iktidar, “sayın Öcalan” demeyi suç olmaktan çıkarmakla övünse, 2019’daki İstanbul Büyükşehir Belediye seçimlerinde onun mektubundan medet umsa bile milyonların vicdanında ve dahi Mahkeme kararıyla da sabit olduğu üzere o bir teröristbaşı, bebek katili ve bölücüdür!..
