Nankör Senatör!..
Müyesser Yıldız 01 Ocak 1970
ABD’den pek bir müjdeli (!) haber geldi. Dışişleri Bakanlığı, mevcut F-16 uçaklarımızın iletişim kabiliyetini modernize etmek üzere veri bağlantı sisteminin kitlerinin satışına onay verdiğini bildirdi.
“Bir nalı bulduk, üç nalı ve atı da bulduk mu tamamdır.” misali!..
Bu âlicenaplığın sebebi ne mi? Tabii ki, Ankara’nın Finlandiya’dan sonra İsveç’in de NATO üyeliğini onaylaması.
Nitekim ABD’li Senatör Chris Van Hollen, “Benim bakış açıma göre, Türkiye’nin yapması gereken başka şeyler de olabilir, ancak buradaki en küçük ortak payda İsveç’in NATO’ya girişine verilecek destek olmalıdır.” dedi. İsveç basını ise ABD’ye, “Ne olur NATO’ya girene kadar pastanın tamamını Türkiye’ye vermeyin.” çağrısında bulundu.
Türkiye’yle ilgili kararları tek başına bloke etme imkânı olan, Rum-Yunan lobisinin koç başı ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Bob Menendez’e gelelim; o da şöyle buyurdu:
“Yunanistan’ı da kapsayacak şekilde NATO üyesi dostlarına karşı yürüttükleri savaşa son vermeleri gerekiyor. Aşırı uçuşları durdurmalılar, ekümenik patriğin dünya çapında milyonlarca insanın dini lideri olarak haklarını kullanmasına izin vermeliler. Bunlar sadece bazı şeyler…”
Menendez dün Yunan devlet televizyonuna yaptığı açıklamada da, “F-16’ların satışına karşı olmaya devam ediyorum. Türkiye bu şekilde ödüllendirilecek bir şey yapmadı.” diye buyurdu.
Senatör Menendez’in, “Ekümenik patriğin dünya çapında milyonlarca insanın dini lideri olarak haklarını kullanmasına izin vermeliler.” şartı üzerinde durmak istiyoruz.
Bu şartın yegâne sahibi Menendez değil. Bu, bırakın Başkan Yardımcısı olduğu dönemi, senatörlüğünün ilk yıllarından itibaren Biden’ın da her fırsatta dillendirdiği bir konu. Nitekim Başkan olduğunda da, Erdoğan bekleyedursun, Patrik Bartholomeos’u Beyaz Saray’da “resmi davetli” ve “Ekümenik” olarak ağırladı.
İktidar da Menendez Gibi “Ekümenik”çi
Defalarca yazdık; Fatih Kaymakamlığı’na bağlı bir Türk kurumu olan Fener Rum Patrihanesi ve Patriğin “Ekümenik” sıfatını kullanması Lozan’a aykırı.
Nitekim Trabzon’a gittiğinde, Patrik Bartholomeos’a, “Ekümenik” yazılı forma hediye edilmesine Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP Lideri Devlet Bahçeli tepki gösterdiğinde, Fatih Kaymakamlığı uzun bir açıklamayla neden “ekümenik” sıfatının kullanılamayacağını izah etti.
Dinleyen, umursayan ve de bu hukukdışılığın gereğini yapan kim? Haliyle hem Patrik Bartoholomeos hem de onu destekleyen dış güçler bildiğini okumaya devam etti, ediyor.
Yakın zamandan bazı örnekler verelim.
Türk vatandaşı olan Patrik Bartholomeos, tanımadığımız Rum kesimine gidip azılı Türk düşmanı olan Rum papazın cenaze törenini yönetti.
Sonra, ölen papazın yerine seçilen ve göreve başlarken Türkiye’ye “işgâlci” deyip Rumların silahlanmasını isteyen Başpiskopos Georgios’u, İstanbul’da “resmi” davetlisi olarak ağırladı.
Aynı Başpiskopos geçtiğimiz günlerde, bir kez daha Türkiye’yi suçlayıp, “silahlanma ve özgürlüğü kazanma” çağrısında bulundu.
Başka?
Çok sayıda devlet başkanı ve bakan, çoğu kez Ankara’ya uğramadan Patrikhaneyi ziyaret edip Patriğe “Ekümenik” diye hitap etti. Bu ziyaretlerde İstanbul yerine “Konstantinopol” ifadesini kullananlar oldu.
Ukrayna’dan sonra Balkanlardaki kiliseleri “Ekümenik Patrikhaneye” bağlama faaliyetlerini hızlandırdı.
Son olarak gittiği Litvanya’da yine “Ekümenik Patrik” olarak ağırlanmakla kalmadı, Başbakan’la “işbirliği anlaşmaları” imzaladı. Litvanya Meclis Başkanı Viktorija Nielsen, Bartholomeos’un “Konstantinopol”den geldiğini vurguladı.
Başka?
Patrik Bartholomeos, son 1 yıldır uluslararası toplantılarda ve yayımladığı mesajlarda resmen “Konstantinopol-Yeni Roma Başpiskoposu ve Ekümenik Patrik” unvanını kullanmaya başladı. Son olarak geçen haftaki Paskalya mesajında da aynı unvana yer verdi.
Tesadüf bu ya; ABD’li Senatör Menendez’in o şartı dillendirdiği sırada, üç dinin mensupları Hatay’da “Birlik ve Kardeşlik Sofrası”nda bir araya geldi. Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın ev sahipliği yaptığı; siyasilerin, dini cemaat liderlerinin, konsolosların, STK ve medya temsilcilerinin katıldığı iftarda Patrik Bartholomeos da vardı.
Ne mi oldu? Bizzat iktidarın gazetesi Sabah’ın en kıdemli kalemi, Bartholomeos için, “İstanbul Ortodoks Patrikhanesi Ekümenik Patriği ve İstanbul Başpiskoposu” diye yazdı.
Son bir örnek:
Daha önce Patrik Bartholomeos’un, Mora isyanının ele başlarından olup Padişah 2. Mahmut’un Patrikhane’nin kapısı önünde -o kapı tam 202 yıldır kapalı tutuluyor ve ‘kin kapısı’ olarak adlandırılıyor- idam ettirdiği Patrik V. Gregorius’u “şehit” olarak andığına dikkat çekmiştik.
İşte Patrikhane’de o papaz için dün de ayin düzenlendi ve Patrik Bartholomeos, kapalı tutulan kapının önünde mum yaktı, çiçekler koydu.
Ez cümle; tüm bu olan bitene hem iktidarın hem de muhalefetin gıkını bile çıkarmaması bir yana, Patrik Bartholomeos, Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusu olan Lozan’ı korumakla yükümlü Cumhurbaşkanlığı katına bile artık “Ekümenik” diye davet edilirken, o Senatör daha ne olmasını istiyor?
İstanbul’un anahtarının Bartholomeos’a teslim edilmesini mi?!
