Asker darbeci bunlar demokrat
Behiç KILIÇ 08 Mayıs 2007
Memleketİn üzerinde karabulutlar sıklaşırken, bu duruma karşı duyarlı olarak işi askere bırakmadan, hassasiyetle el koyması,milleti rahatlatması gereken kurum neresi?..
Elbette TBMM..
Peki TBMM içi demokrasi bu hassasiyeti gerçekleştirmeye uygun mu?..
Sondan başlayalım...
Askerin “uyarı” mektubu açıklamadan birkaç saat öncesi, memleketteki demokrasi kalesinde olan bitenlere şöyle bir bakalım...
DYP Milletvekili Ümmet Kandoğan,TBMM bahçesinde Cumhurbaşkanlığı oylamasına iki saat kala TV ekranından vatandaşlara görüşlerini aktarıyor... İktidarın tavrına karşı görüş beyan edip partisinin oylamaya girmeyeceğini duyuruyor... Televizyoncu, Kandoğan’ın ardından AKP Gurup Başkan Vekili ile görüşüyor... Bu kişi yani Faruk Çelik, gazeteciye AKP ve CHP’den Genel Kurul’a girecekler olacağını söylüyor... Gazeteci “Şimdi konuştum DYP Milletvekili oylamaya katılmayacaklarını söyledi” diyor. Faruk Çelik “Sen benim sözlerime bak” diyor ve onun dediği oluyor!.
Kandoğan, oylamanın başlamasına dakikalar kala, Genel Başkanı Ağar’ın hemen yanında basın açıklamasına onay veriyor ve bu sırada “tuvalete” diye tüyüp Genel Kurul’a girip iktidar lehine konuşuyor... Öteki DYP Milletvekili Eraslan da oylamada... Aynı milletvekili Mehmet Eraslan, birkaç gün önce Genel Kurul’da çok önemli tespitlerde bulunuyor, iktidarı eleştiriyor ve “Kerkük’e saldırı, Diyarbakır’aa yapılmış sayılır” sözünü eden Truva atlarının araştırılması için verilen önergeyi red etmelerindeki “garipliğin” izah edilmesini istiyor ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin nasıl bir kuşatma altında bulunduğunu seslendiriyordu...
Kendi partililerinin yolsuzluk yaptıklarını söyleyerek AKP’den istifa eden Amasya ve Hatay’ın bağımsız vekilleri “O iş başka” diye yoldan çıktığına inandıkları siyasetin Çankaya’ya çıkmasının önünün açılmasına destek veriyorlardı... Ve AKP’de “yolsuzluğa bulaştığını” ileri sürerek partiden attıkları ber değerli vekille, akaryakıt kaçakçılığı soruşturmasından kurtulmak için, milyonlarca dolar harcayıp bağımsız vekil seçilmeyi başaran bir şaibeliden medet umarak Çankaya hesapları yapabiliyor...
Ve CHP’den Esat CananÖHani şu Barzani-Talabani’ye yakınlığından söz edilen, Roj TV yorumcusu değerli vekilimiz...
Milliyet Yazarı Melih Aşık anlatıyor...
“Baykal’ın tanınmış bir işadamı bir milletvekilimizi aradı, vaatler vererek oylamaya katılmasını istedi.dediği milletvekiline... O milletvekilini bulduk ve arayan işadamının adını sorduk:
- Veremem, çünkü arayan işadamı benim hemşerim. Adını açıklarsam ayıp olur. Ama Tayyip Bey’in çok yakın bir arkadaşı. Zaman zaman ailece tatillerini birlikte geçirdiği, tekstil işiyle uğraşan bir işadamı.
- Ne dedi size?
- Oylamaya katılırsam her türlü maddi ve manevi yardımı yapacağını söyledi. “
Demokrasiye buyurun!..
Memleketin bu zihniyetine teslim olmasını isteyen ve askerden gelen uyarıya karşı yoğun kampanya başlatanları da burada anmadan geçemeyiz!.. PKK’nın hukuk bürosu (!) gibi çalışan baro başkanlarını, Barzani-Talabani devşirmesi işbirlikçileri, ABD usulü Müslüman görünümlü ihanet şebekelerini, memleketin dahilinde Truva atı biçiminde yuvalanmış “Türkiyeli”leri, bu şekilde fırsat kovalayanları bir kenara bırakalım...
Şu sermaye ağalarına bakalım...
Sermaye ağaları neden askere karşı tavır içerisinde, bu bozuk sistemin ayakta kalması için seferberdir?..
Gayet basit!..
Onlar, uluslar arası sermayenin emrindedir ve uluslararası sermaye Türkiye’yi işgal için düğmeye basmıştır
