Çelik Gülersoy
Ali Aksakal 01 Ocak 1970
Hakkari/Çölemerik'te dünyaya geldi. Tam adı Çelik Uygur Gülersoy’dur. Münevver Hanım ile jandarma subayı Akif Gülersoy’un oğludur. 1949’da Beyoğlu Erkek Lisesi'nden, 1958’de ise İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Kısa bir süre avukatlık yaptı. 1947’de lise birinci sınıf öğrencisiyken çalışmaya başladığı TTOK Türkiye Turing ve Otomobil Kurumunun çeşitli kademelerinde görev aldı. 1966’dan sonra aynı kurumun müdürlük görevini üstlendi.
Restorasyon ve çevre düzenlemesi çalışmalarıyla, 1950’lerden sonra hızla yok olan İstanbul kimliğini yeniden kazandırmaya çalışan Çelik Gülersoy'un, şehir kültürünü ve estetiğini korumaya, tarih bilincini canlı tutmaya ve İstanbul’a toplumsal açıdan bakmaya yönelik eserlerinde kültür adamı kimliğini öne çıkardığı görüldü. Kütüphanesini ve belge koleksiyonunu kendi kurduğu İstanbul Kütüphanesine bağışladı. Karadeniz Teknik, Boğaziçi ve Anadolu üniversitelerinden fahri doktorluk unvanı aldı. 1976'da İtalya Cumhurbaşkanı tarafından “Cavaliere” Nişanı, 1979’da ise Fransa Cumhurbaşkanı tarafından Ulusal Liyakat Nişanı ile ödüllendirildi.
Çelik Gülersoy, 5 Temmuz 2003’te ikindi vakti Büyükada’da fenalaşmasının ardından kaldırıldığı Osmanoğlu Kliniğinde, 6 Temmuz gününün ilk saatlerinde sabaha karşı vefat etti. 8 Temmuz günü sevdikleri, dostları, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu çalışanlarının katıldığı bir törenle son yolculuğuna uğurlandı. Kendi arzusu doğrultusunda çok sevdiği annesi Münevver Hanım’ın yanına, Demirciköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Gülersoy, 1981 Atatürk Yılı’na anlam katan bir dizi hizmeti de gerçekleştirdi. Atatürk'ün Samsun’a gitmeden önce 1919 yılında bir süre kaldığı tarihî ev, kısa sürede kurum kadroları seferber edilerek onarıldı. Metnini kendisinin yazdığı ve Suha Arın’a hazırlattığı Dolmabahçe ve Atatürk belgeseli geniş ilgi uyandırdı. Eser, Güvenlik Konseyi’nin ve TRT’nin ilgisi ile, 10 Kasım gecesi TRT televizyonunda gösterildi.
İlk yazısı, 1952’de TTOK dergisinde yayımlandı. Daha sonra yazılarını, Cumhuriyet gazetesinde yayımlamaya devam etti. 1961’den sonra çeşitli radyo programlarında ve 1999’da TRT 1 televizyonunda yer alan “Gizli Kalmış İstanbul” belgesinde yer alan Çelik Gülersoy, 1970’li ve 1980’li yıllarda TRT’de yayımlanan “Safranbolu”, “Kapalıçarşı” ve “Mavi Cami” belgesellerini kaleme aldı. Tarih, turizm ve mimarlığı konu alan birçok kitap yayımladı.
Yazarın bir masalı vardır. Eskilerin tabiriyle "fena fi’l-İstanbul" olmuş bir çeşit mistiktir. Çelik Gülersoy, birtakım mekânları zamanın elinden ve kurtların pençesinden çekip aldığını ve belki garibanların giremediği, ama başka türlü ayakta kalması mümkün olmayan, en azından çiçekleriyle, temiz ve bakımlı görünüşleriyle göz zevkimizi okşayan, betonarme kaosunun ortasında biraz nefes alabildiğimiz "postmodern güzellikler"e dönüştürmüştür.
Çelik Gülersoy, İstanbul Maceramız I kitabında; hukukçu-yönetici, yazar ve dekoratör hokkalarına batırarak, bu şehrin önceki günleri, dünü ve bugünü üstüne, bildiklerini, deneyimlerini ve gözlemlerini dile getirir. Değişik gazete ve dergilerdeki yazılarını toplayan bu kitap dizisinde, dağınık konulu metinler, bir sistem içinde sınıflandırılmış, kuru bilgilerden, yaşanmış anılara, durup düşünme ürünlerinden, semtler ve yapılarla ilgili duygulanmalara kadar, bir yelpazeyi sunuyor.