Boğdan’ın Fethi
26.07.1476 01 Ocak 1970
Fâtih, Rumeli beylerbeyi Süleymân Paşa’yı Karadeniz sahilinde bulunan Boğdan üzerine gönderdi. Boğdan voyvodası, Osmanlı askeri ile meydan muhârebesine girmekten sakındığı için, usta bir hareketle Paşa’yı Türklerin Ağaç denizi dedikleri Rasboleni ormanlarından geçirerek Berlad ırmağına kadar çekti. Burada Macar ve Leh kuvvetlerinin yardımıyla yorgunluğundan ve hava şartlarından faydalanarak Süleymân Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunu ağır şekilde mağlûb etti. Süleymân Paşa güçlükle kurtulabildi. Boğdan voyvodası ele geçirdiği Osmanlı askerinin hepsini kazığa oturttu. Bunun üzerine Fâtih Sultan Mehmed Han, ordusu ile 1476 baharında Boğdan topraklarına girdi. Üç yüz gemiden müteşekkil donanma da Boğdan sahillerini top atışları ile vurdu. 26 Temmuz 1476 günü Osmanlı ordusu Akdere mevkiinde Boğdan kuvvetleri ile karşılaştı. Yapılan muhârebede voyvodanın kuvvetleri tamamen yok edildi. Voyvoda dördüncü Stefan, güçlükle hayâtını kurtardı. Boğdan ordusunda Leh ve Macar kuvvetleri de vardı. Bunların açtığı top ateşinden yeniçeri yere yatıp hareketsiz kalınca, Fâtih Sultan Mehmed atı ile ileri atıldı. Bunu gören yeniçeri de hücuma geçti ve düşman ağır şekilde mağlûb edildi. Böylece Boğdan da Osmanlı hâkimiyetine girdi. Fâtih daha sonra da bu küçük devleti himaye eden Lehistan’a göz dağı vermek için Hotin kalesini kuşattı. Böylece ilk defa muntazam Türk ordusu Lehistan’a girdi.
Fâtih Sultan Mehmed, savaş alanında konaklayıp akıncıları Boğdan içlerine gönderdiği sırada, gelen bir haberci, Macarların Semendire civarında Türk askeri kalmadığını öğrendiklerini ve bunun için de o tarafa sefer düzenlediklerini bildirdi. Diğer taraftan Macar kuvvetleri Semendire’yi muhasara etti ve başarı sağlayamadı. Haberi alan Fâtih, Boğdan’dan ayrılarak sene sonuna doğru Macaristan topraklarına girdi. Türk akıncıları Dalmaçya ve Hırvatistan içlerine akın yapmakla vazifelendirildi. Mevsim kış olmasına rağmen akıncılar, buz tutan Tuna’yı geçerek, Macar Kralı’nın yaptırdığı ahşap kaleleri tamamen yıktılar. Sonra Fâtih ağır hava şartları yüzünden Edirne’ye döndü.