« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

20 Ara

2009

Cem Sultan ve Rodos Şovalyeleri / İsmail Yağcı

01 Ocak 1970

İstanbul'u 1453 senesinde fetheden Fatih Sultan Mehmet hanın, üç oğlu vardı. Bunlar, Bayezid, Mustafa ve Cem isimli şehzadeler idi. 1481 senesinde Gebze yakınında Sultan Çayırı denilen yerde, Fatih Sultan Mehmet vefat etti. Kuvvetli rivayete göre, Yakup paşa isimli bir doktor tarafından Fatih zehirlenmiştir, ilaç diye zehir verilmiştir.

Vefatını askere duyurmadan Amasya'da bulunan büyük oğlu Bayezid'e haber uçuruldu, Cem Sultan ise Konya'da idi. Şehzade Mustâfa Fâtih'in sağlığında vefat etmişti. Kendilerine çıkar sağlamak isteyen bazı devlet adamları da, Konya'ya haberci gönderdiler, Bayezid hemen gelerek tahta çıktı, Bazı fitneciler de Cem Sultan'ı Bursa'da tahta çıkardılar ve iki kardeşin arası iyice bozuldu. Cem Sultan mücadelesinde yalnız kalmaya başlamıştı, Ağabeyinin tahttan vazgeçmesi karşılığı, kendisine sunduğu teklifleri kabul etmeyen Cem Sultân, Rumeli (Trakya) taraflarına geçebilmek için Rodos Şövalyelerinden gemi kiralamak istedi. Adamlarından Frenk Süleyman Bey'i Rodos'a gönderdi, Süleyman Bey bir gemi kiralayarak; ayrıca Cam sultan için canına zarar vermeyeceklerine dair EMANNAME ile geldi, Ancak Cem Sultan'a dedi ki "Efendim, bu adamların halini beğenmedim. Sözlerinde durmayabilirler." Ancak etrafındaki bazı adamları Sultan'a; "Beyimiz bu insanlar sözlerinde müstakim olur, yani sözlerini tutarlar" diyerek fikrini çeldiler.

Cem Sultan Kodoşa gelince, Şövalyelerin reisi kendisini törenle karşıladı. Onuruna ziyafetler verdi, Hatta içmesi için şarap ikram etti. Cem Sultan ona "Bizler için şarap yasaklanmıştır. Ben ömrümde hiç kullanmadım, Atalarım da böyle bir şey yapmadı" deyince, Şövalyelerin başkanı, "İyi öyleyse. Ben inançlarına sıkı sarılan insanları severim" diyerek onu küstürmekten kaçındı. Cem Sultan'ı Gelibolu'ya geçirmek için Fransa'nın Nice (Niş) limanına götürdü. Nerede ise ikibin kilometre uzaktı. Kötü niyetli bu korsan topluluğu, Cem Sultan'ı yedi sene, Alp dağlarındaki bir çok şatolarında yarı mahpus olarak gezdirdiler. Çok eziyetler ettiler. Bu süre içinde, Cem Sultan'ın annesinden ve Osmanlı padişahı ikinci Bayezid'den para sızdırmaya baktılar, Vatikan'daki Papa ise Cem Sultan'ı ele geçirmek için can atıyordu. Ve Şövalyelerden yüklü bir para ile satın aldı. Papa yanına getirilen Cem Sultan'a, "Eğer Hristiyanlığı kabul ederse, kendisini Macar tahtına kral olarak oturtacağını" söz verdi. Cem Sultan ise "Dinimi değiştirmektense ölmeyi tercih ederim" diyerek Papanın teklifini şiddetle reddetti.

Papanın yanında da yedi sene kadar oradan oraya süründürülen Cem Sultan, Fransa Kralı II, Charles'ın zorlaması ile Papa tarafından kendisine teslim edildi. Ancak Papa onu vermeden; Tofana isimli bir zehir ile onu zehirletmişti. Bu zehir yavaş yavaş insana tesir edip sonunda öldürüyordu.

Cem Sultan'ın da iki gün sonra; Başı, boynu ve eli yüzü şişmeye başladı. Çok dermansız kalmıştı. Kendisini ziyarete gelen Fransa kralı teselli etmek için "Sultanım inşallah yakında iyileşirsiniz ve çocuklarınıza kavuşursunuz. Zira artık AZAPSINIZ" dediğinde, Cem Sultan dermansız gözlerini açarak "Elhamdülillah 15 senedir ilk defa kulağımıza AZAP sözü geldi. Bundan sonra ölsem de gözüm açık gitmez" dedi. Bu olaydan birkaç saat sonra da orada vefat etti, Kendisine rahmetler diliyoruz.

Ziyaret -> Toplam : 125,27 M - Bugn : 30609

ulkucudunya@ulkucudunya.com