« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

M. METİN KAPLAN

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

21 Nis

2025

Mazlum Kobani’nin Koluna İlk Kim Girecek?!

Müyesser Yıldız 01 Ocak 1970

İçerdeki siyasi savaştan başımızı kaldıramayıp da konuşamadığımız dışarıdaki “barış” açılımlarına bir örnek daha.

Erdoğan, 2017-2023 yılları arasında sözde Suriye Demokratik Güçleri (SDG) hakkında şunları söyledi:

“Kamuflaj”dı… “Çatı Terör Örgütü”ydü

“ABD yönetimi, YPG terör örgütünün adını SDG olarak değiştirdi ve ‘Orada biz YPG’yle değil SDG’yle iş birliği yapıyoruz’ dedi. ABD’nin kuzey Suriye’de 14 kara ve hava üssü var; PYD-YPG terör örgütüne 3 bin 500 tır dolusu ağır zırhlı araç, silah ve mühimmat taşıdı. Kimse bize SDG’yi demokratik bir kuruluş olarak yutturmasın. Adı demokratik, ama kendisi bir terör örgütüdür.”

17 Kasım 2017
“PYD ve YPG terör örgütlerinin ismi SDG olarak değiştirildi. Sevsinler sizi, biz anlamadık, yuttuk bunu, artık bunların hepsini biliyoruz. Bu fabrikada üretilen örgütler ihtiyaca göre tedavüle sokuluyor, gerektiğinde tadilata tabi tutuluyor, gerektiğinde ise, imha ediliyor.”

18 Kasım 2017
“PYD-YPG ile onların anası konumunda olan PKK terör örgütlerinin, SDG olarak isimlendirilmesi bir tezgâh. Bu aldatmacaya inanmayacağız.”

5 Aralık 2017
“Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un, ‘YPG’ye destek verdik, Türkiye’yle SDG arasında arabulucu olabiliriz’ sözleri, söyleyen kişinin haddini ve boyunu çok aşan bir beyan. Sana böyle bir görev kim verdi? Boyunu aşan işlere girme. Bizim arabulucuya ihtiyacımız yok. Türkiye’nin ne zamandan beri terör örgütleriyle bir masaya oturmak gibi sorunu var; nereden çıkardınız bunu? Siz terör örgütleriyle beraber masaya oturabilirsiniz; ama Türkiye terör örgütleriyle mücadelesini Afrin’de olduğu gibi yapar.”

30 Mart 2018
“Şimdi bir uydurma örgüt çıkarıldı, açılımı Suriye Demokratik Güçleri – SDG. Aslında bu bir aldatmaca, bir kılıf. Bunun da PYD’den ve YPG’den hiçbir farkı yok, buna çadır terör örgütü de diyebiliriz. Onları gölgeleyen, örten bir başka terör örgütü. Onunla bunu yapıyorlar. Hepsi de iç içe.”

21 Eylül 2019
”SDG dediğimiz, terör örgütünün farklı bir ismidir. YPG/PYD’yi bir şemsiye altına almışlar, o şemsiye de SDG.”

16 Ekim 2019
Kırmızı Bültenle Aranan Bölücü Başıydı

“Bunlar (Batılı muhataplar) nedense yatıyorlar, kalkıyorlar; PYD, YPG diyemiyor, ‘Kürtler’ diyor. En sonunda bunu da kamufle etmek için ne yaptılar? SDG dediler. Bugüne kadar neredeydi SDG, var mıydı SDG diye bir şey? Yok. Ama son zamanlarda bir kamuflaj, bunu uydurdular. Bütün işleri maalesef alavere dalavere; yaptıkları iş bu… Abdi Şahin denilen kişi adeta bölücü başı biliyorsunuz. Yani ‘manevi oğlu’ diyebilirsin, ‘beslemesi’ diyebilirsin; ne dersen de, böyle bir konumda. Ee bununla Amerika’nın en üst kademesi görüşme yapıyor, aynı şekilde Rusya görüşme yapıyor. Böyle olduğu zaman bir netice alınamaz ki. Kaldı ki, bu biri de kırmızı bültenle aranıyor.”

15 Aralık 2019
“PKK’ya, YPG veya SDG etiketi yapıştırtmakla gerçekler ortadan kalkmıyor. Hakikatlerin üzeri örtülmüyor.”

11 Mart 2020
“Sınırlarımızda ne tek bir teröristin barınmasına, ne de bir terör koridoru kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Esasen müttefiklerimiz bunun sözünü bize verdiler, ancak bu sözlerini tutmadılar. Terör örgütünün ismini değiştirmeleri sadece kendilerini kandırmaları anlamına gelmiyor, başkalarını da kandırıyorlar. PKK’ya SDG demekle, Amerika’ya Birleşik Devletler, Büyük Britanya’ya Birleşik Krallık demekle burada herhangi bir şey değişmiyor. Dolayısıyla, PKK’yı terör örgütü olarak tanıyan her ülkenin bu örgütün farklı isimlerle faaliyet gösteren yapılarını da aynı kapsama alması hem hukuki hem ahlaki bir yükümlülüktür.”

9 Ekim 2023
Şimdi Durum Bu

O kadar laftan sonra geldik bugüne.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin İmralı açılımından sonra Suriye’deki PKK/YPG/PYD yani SDG’nin de silah bırakıp Suriye milli ordusuna katılacağı ve Suriye’de federal bir yapılanmanın asla söz konusu olmayacağı anlatılmaya devam edilirken şunlar oldu:

Erdoğan’ın “kırmızı bültenle aranıyor” dediği Mazlum Kobani, ABD helikopteriyle Şam’a götürülüp, “eşbaşkan” gibi Şara’yla anlaşma imzaladı…

Anlaşma kapsamında, SDG’nin “askeri güçleri” Halep ve Afrin’deki bazı mahallerden Fırat’ın doğusuna çekildi. Ama silahları, mühimmatları ve sözde Halk Savunma Birlikleri (YPG) ile Kadın Savunma Birlikleri’nin (YPJ) paçavralarıyla birlikte…

Başka?

PKK/YPG ile Şam yönetimi arasında, “güven inşası için her iki tarafın da iyi niyet adımı” olarak esir takası yapıldı…

Mazlum Kobani, “devlet başkanı” gibi, “halkın isteklerine cevaben ve bayramın ruhuna uygun olarak özel af” ilan etti…

Şam ile Mazlum Kobani yönetimi arasında eğitim sistemi konusunda görüşmeler başladı…

Hâlâ kendilerine “Rojava özerk yönetimi” diyen Mazlum Kobani’nin adamları, IŞİD’e Karşı Uluslararası Koalisyon’un “DSG ile Türkiye arasında ateşkes için arabuluculuk yaptığını ve karşılıklı mektupların gidip geldiğini” iddia etti…

Son olarak Mazlum Kobani, “Şam ile müzakerelerde ortak bir iradenin ortaya çıkması için Kürt ulusal kongresini toplayacaklarını ve DSG’nin kimliğinin Suriye Ulusal Ordusu saflarında korunmasını talep ettiklerini” açıklarken şunu kaydetti:

“Türkiye, DSG kontrolündeki bölgeler hakkındaki resmi açıklamalarında daha ılımlı bir dil kullanıyor. Türkiye’nin DSG’nin ve özerk yönetim kurumlarının Suriye devleti içindeki varlığını kabul etmeye başladığını hissediyoruz.”

Mazlum Kobani “hislerinde” yanılmadı, hemen bir sonra da; 2021 yılında “Barzanistan”a giden ilk Genelkurmay Başkanı unvanını kazanan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, yurt içindeki ve sınırın ötesindeki birlik komutanları ile düzenlediği telekonferans toplantısında; önüne arkasına “terör örgütü” ifadesini koymadan, “Yeni Suriye hükümeti ile SDG arasında varılan mutabakat kapsamında belirli bölgelerdeki çekilme ve devir sürecinin dikkatle izlendiğini”, “bu noktada Türkiye’nin beklentileri ve çekincelerinin muhataplara açık bir şekilde iletildiğini” söyledi.

Özetle; İmralı’daki teröristbaşı “kurucu lider” sayıldıktan sonra şaşılmaz, ama ABD’nin kamuflajladığı SDG örgütü Türkiye’ye de kabul ettirilmiş oldu.

Bakalım teröristbaşı Kobani’nin koluna ilk kim girecek!..

Sonrası mı?

Bana her şey, ABD’nin Irak işgâli sırasında verilen “No Kurdish state” sözünü hatırlatıyor!..

Ziyaret -> Toplam : 146,82 M - Bugn : 110777

ulkucudunya@ulkucudunya.com