« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

27 Haz

2010

PKK kimin taşeronu?.. / Ardan ZENTÜRK

01 Ocak 1970

Eğer, 2003 yılından bu yana Irak coğrafyasında bulunan Amerika ve bağlantısındaki İsrail, “ortak düşmanları” İran’a karşı “PKK’yı taşeron olarak” kullanıyorlarsa...



Eğer, İran’ın, Amerika tarafından Kuzey Irak’ta PKK’nın uzantısı olarak kurulan, silahlandırılan, İsrailli askeri uzmanlar tarafından eğitilen PJAK terör örgütüne karşı askeri müdahalesiyle, sizin topraklarınızdaki saldırılar aynı döneme rastlıyorsa...



Daha da ileri gidelim...



Türkiye ile İran, “menşei belli” bir terör hareketine karşı, özellikle, Kuzey Irak’ın Kandil bölgesinde benzer harekatlar düzenliyorlarsa...



Acaba, PKK’nın taşeronunu nerede aramamız gerekiyor...



İsrail-PKK ilişkisi...



Şöyle döndüm bir baktım arşivlere...Kim söylemiş bunu?..Osman Öcalan...Kasım 2007’de Süleymaniye’de oturmuş, Sabah gazetesine açık açık anlatmış: İsrail, İran’a karşı savaşta Kürtler’i destekliyor...



İran’a karşı savaşan örgütün adı PJAK, yüzde 40’ı PKK’dan sağlanmış, buna karşılık PKK’nın Kandil bölgesinde “rahat etmesi” garanti edilmiş... Kim tarafından...Irak’ta işgalci kimse ona bakın, hemen Mesut Barzani gibi isimler ile uğraşmayın...



Ne demişti,Abdullah Öcalan, bir-kaç gün önce İmralı’da avukatlarına: “Kürtler olmadan İsrail bu bölgede olamaz. İsrail bu nedenle yıllardır, Güney Kürdistan’da (Irak’ın kuzeyi) bir Kürt ulusal devletinin inşası için çalışıyor. Türkiye bunu gördü ve çok kızgın,bu nedenle Gazze bahane...”



Öcalan’ın bu analizi, Mesut Barzani ‘nin babası Molla Mustafa Barzani ile dönemin İsrail Başkanı Moşe Dayan ‘ı birlikte gösteren o tarihi fotoğrafa kadar dayanıyor...



Doğrudur...



İsrail’in Kuzey Irak zeminli ama ilerleyen tarihlerde yayılma şansı yüksek “bağımsız Kürdistan” kavramını desteklediği, bunu da Arap dünyasına karşı bir silah olarak kullanmak için geliştirdiği biliniyor...



Şimdi, aynı kavramı, İran’a karşı kullandığı gibi...



Acaba...Bize karşı da...



Ortadoğu’nun bütün Kürt hareketlerinin içinde yer alan İsrail, bu hareketleri bugüne kadar, Irak ve Suriye’ye karşı kullandı...2003 yılından bu yana, PJAK aracılığıyla İran’a karşı kullandı...



Başbakan R.Tayyip Erdoğan, son PKK saldırıları sonrasında “taşeronun kim olduğunu biliyoruz” diyor, ismi açıklamıyor...



Acaba... Şimdi sıra bizde mi...



Kullanılan silahlara dikkat!..



Aslında, son saldırıların hangi istihbarat eksikliği ile ortaya çıktığını tartışmak yersizdir. Çünkü, hiçbir devlet, size, sürdürmekte olduğunuz bir ulusal mücadele ile ilgili düzenli istihbarat vermek zorunda değildir. Evet, bu, Türk-Amerikan ilişkileri açısından biraz farklı olabilir. Çünkü, Türkiye, özellikle 2007 yılından bu yana, Amerika ile varılan bir anlaşma çerçevesinde askerlerini Irak’ın kuzeyine sokmamakta, buna karşılık, bölgedeki işgalci gücün ortak güvenlik anlaşması çerçevesinde verdiği sözleri tutmasını beklemektedir.



Ama, Türkiye ile İran’ın yakınlaştığı izleniminin doğduğu, Türkiye ile İsrail’in çok sert bir kriz yaşadığı dönemde, sözlerin tutulmasını beklemek, en azından saflıktır. Bu nedenle, Türkiye’nin PKK ile sürdürdüğü mücadele çerçevesinde, askeri gücünü tekrar Irak sınırlarının içine sokması ve bazı bölgelerde kalıcı olması beklenmelidir.



Benim esas merak ettiğim konu ise, PKK’nın son saldırılarda kullandığı “ağır silahların” kaynağıdır. Roket atar, uçaksavar bataryası...Bunlar her terör örgütünün kolay ulaşabileceği silah kaynakları değildir. Ancak, arkasında güçlü bir devletin yer aldığı bir “milis örgütlenmesi”nin varacağı noktadır ve PKK’nın bu silahlara “serbest piyasadan” ulaştığını söylemek de hayalciliktir!..



Amerikan yönetimi, Irak coğrafyasına sevk edilmiş, “seri numaraları silinmiş” silahların yüzde 97’sinin nerede olduğunu kimseye izah edememektedir. Yine 2007 yılında, terör kamplarından kaçıp Türkiye’ye sığınan PKK’lıların, “ Silah ihtiyacımızı Amerikalılar karşılıyorlardı” yönündeki açıklamaları da orada,savcılık soruşturmalarının evrakları arasında yerini korumaktadır.



Belli ki, Irak’a yığılmış “kayıtsız silahların” bir bölümü, bu örgütün elindedir. Bu kadar karmaşık ilişkiler ağının bulunduğu bir ortamda, bizim hala kalkıp, “Amerika’dan istihbarat akışı ne durumda” tarzı tartışmalara gömülmemiz ise olacak şey değildir!..



Bir garip örgüt...



PKK...Soğuk Savaş yıllarının sert rüzgarlarının estiği dönemlerde, Suriye’nin Sovyetler’e yakın lideri Hafız Esad’ın Türkiye’ye karşı kullandığı maşasıydı...Şimdi, Amerika ve İsrail’in kucağında İran ve Türkiye ile savaşıyor...



PKK’nın dünya denkleminde varlığını sürdürmesi bize bir tek noktayı gösteriyor: Dünya değişebilir ama terör dünyasında parayı veren devlet düdüğü çalar...

Ziyaret -> Toplam : 125,32 M - Bugn : 82884

ulkucudunya@ulkucudunya.com