Gizli görüşme gizli olur / Cüneyt Ülsever
01 Ocak 1970
DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu ile İsrail Ticaret Bakanı Ben Eliezer arasında hafta içinde Brüksel’de yapılan gizli görüşmenin, meseleyi tek başına ele alırsanız, hiçbir yanlışı yok.
İnsanlar var olduğundan beri savaş da vardır, gizli görüşmeler de!
Emin olun, şu anda dünyanın bir köşesinde İsrail ile İran bile gizli görüşüyorlardır.
* * *
Bu açıdan bakılınca Davutoğlu-Eliezer görüşmesinde bir hata yok.
1) Eliezer’in Ticaret Bakanı olması Davutoğlu’nu ilgilendirmez. Başbakan Netanyahu kimi yetkili kılmışsa, Türkiye Başbakanı’nın yetkili kıldığı kişi onunla görüşür.
2) Görüşmeyi ABD’nin dayatmış olması da gerek Türkiye, gerekse İsrail açısından çok rahatsız olunacak bir durum değildir. Yaşanan, reel politikanın bir gereğidir. “Artık ben tek merkezli politikayı reddediyorum” deseniz de, hatta İran meselesinde olduğu gibi bazen ters düşseniz de büyük abinin sizden “ricası”nı “emir” telakki etmek maalesef hayatın gereğidir!
Zaten, Türkiye’de gizli görüşmeye alkış tutanların bir kısmı esasında Hükümet’in ABD’nin ricasını kırmamış olmasından memnunlar.
* * *
Yeni evlendiğimde hayat tecrübesi yüksek bir ağabeyim “Bazı haltları artık yeme demem, sadece yakalanma derim” diyerek nasihatte bulunmuştu.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile İsrail Ticaret Bakanı Ben Eliezer arasında hafta içinde Brüksel’de yapılan gizli görüşmenin tek yanlışı “yakalanmasıdır”.
Taraflar, büyük abinin telkinleri ile, ama gönüllü, ama gönülsüz gizli görüşmeye kalkmışlar ama aralarından birisi hinlik ederek gizli gelişmeyi ifşa etmiştir.
Sanırım, hinlik eden taraf İsrail’dir!
Neden İsrail gizli görüşmeyi ifşa etmiştir?
Tahminime göre neden şu:
İsrail, ABD’yi kıramazdı. Obama istedikten sonra görüşmeden kaçmak olmazdı. Öte yanda, İsrail’deki hükümetin iç dengeleri bu görüşmeyi kaldıramazdı. O halde, hem görüşme yapılmalı, hem de Türkiye’ye hiçbir taviz verilmediği hem İsrail halkına, hem de dünyaya pompalanmalıydı.
Ama, en önemlisi Türkiye Cumhuriyeti’nin İsrail’e son dönemde ha bire kafa tutan tavrının örselenmesi hedefleniyordu!
* * *
Gizli görüşme afişe edildiği andan itibaren hem Batı’da, hem Ortadoğu’da Türkiye’nin “One minute” sözü ile hafızalara kazınan:
“Hem ABD’ye, hem İsrail’e Ortadoğu adına kafa tutan” tutumu sorgulanmaya başladı:
“Türkiye gürleyip duruyor ama eninde sonunda ABD’nin sözünden dışarı çıkamıyor, İsrail’in yalnızlaşmasından bahsediyor ama İsrail ile bizzat kendisi görüşüyor!”
Gizli görüşmenin ifşa edilmesi zihinlerde bu sorgulamayı yaratmıştır.
Görüşmenin ifşa edilmesi aynı zamanda Türkiye’yi “Biz öne sürdüğümüz şartlardan vazgeçmeyiz!” köşesine iterken İsrail’i de memnuniyetle “Kimse bizden özür beklemesin!” köşesine itmiştir.
Belki de İsrail’in şahin Dışişleri Bakanı Lieberman görüşmeden “haberli-habersizdi”.
Kaldı ki, Netanyahu özür dileyerek onun da gönlünü almış, üstelik hiçbir taviz verilmeyeceğini beyan ederek şahinlerle ters düşmemiştir.
* * *
İsrail Mavi Marmara’da insan öldürerek Türkiye-Hamas yakınlaşmasını açığa çıkardı, şimdi de gizli görüşmeyi ifşa ederek Türkiye’nin havasını söndürmeye çalışıyor.
Gizli görüşmede hiçbir mahzur yok ama gizli kalmayan gizli görüşme Türkiye’yi ketenpereye getirmiştir.