Ey Müslümanlar / Mehmet Şevket Eygi
01 Ocak 1970
Kriptolar, Gizli Yahudi'ler Türkiyeyi babalarının çiftliği gibi sahiplenenler mallarını, baba çiftliklerini, atalarından kendilerine miras kalmış olan bu ülkeyi, bunca gücü, bunca serveti, bunca saltanat ve imkanı ellerinden kaçırmak istemezler.
Direneceklerdir... Kesinlikle tâviz vermeyeceklerdir.
Gerekirse:
1. Türkiye'yi parçalayacaklar, parçalatacaklardır.
2. Korkunç bir iç savaşı bile göze alacaklardır.
3. Çiftlik ve mal ellerinden gidecekse o halde batsın diyeceklerdir.
Onların gözleri karadır, son derece cesurdurlar.
Tarihî ârızanın giderilmesi, tarihî devamlılığa geçilmesi taraftarı olan çoğunluk bu işin kolayca, tereyağından kıl çeker gibi olacağını sanıyorsa aldanıyor.
Onlar "devlet biziz, devlet bizimdir" diyor.
Onlar "ata çiftliğimizi elimizden almak isteyenin dünyasını dar ederiz" diyor.
Halka dayanan gerçek cumhuriyete,
Vesâyetsiz gerçek demokrasiye,
Tam ve gerçek düşünce, inanç, din hürriyetine,
Millî kimlik ve kültüre dayalı temel kurumlara,
Millî ve âdil hukuka... geçişin bir faturası vardır.
Haklılar haksızlardan daha gözü kara ve cesur olacak.
Daha sabırlı ve azimli olacak.
Daha kültürlü olacak.
Daha yılmaz olacak.
İradesi daha güçlü olacak...
Ki bu ülkenin semalarında hürriyet, adalet, güvenlik güneşi doğsun.
Uyanık, şuurlu, namuslu, vasıflı Müslümanlara hitap ediyorum:
1. Size bugünkü şartlar içinde eğlenmek, tatil yapmak, yan gelip yatmak haramdır. Esaretten kurtul, hür Müslüman ol, ondan sonra belki tatil yapıp dinlenebilirsin.
2. Çocuklarımızın ve gençlerimizin istidatlı ve ehliyetli olanlarını gece gündüz demeden eğitmeli, iyi yetiştirmeliyiz.
3. Çocuğum yetişsin, ileride bol para kazansın, lüks ve konforlu bir hayat sürsün diyen hâindir. Peki ne diyecek: Çocuğum iyi yetişsin, güçlü ve vasıflı bir vatandaş olsun, iyi bir Müslüman olsun ve dinimize, vatanımıza, halkımıza, devletimize hizmet etsin. Amaç budur.
4. Bozuk düzenin ve yamuk sistemin kirli rantlarını yiyenler, haram nimetlerine köpek gibi tâlip olanlar hain kere haindir. Müslüman haram yemez, Müslüman haram rantlara talip olmaz. Böyleleri Müslüman değil kızıl münafıktır, merduttur, mel'undur.
5. Müslümanların nasıl kurtulacağı Kur'anda, Sünnette, Şeriatta açıkça belirtilmiştir. İslam ulema ve fukahası bunları anlatan çok güzel kitaplar yazmıştır. Bütün halk bu kitaplardaki bilgileri öğrenmeli anlamalı ve hayata tatbik etmelidir.
6. Müslümanların birliğini, ittifakını, vifakını bozan, Ehl-i Tevhid'i tek bir Ümmet olma şuurundan mahrum bırakanlar haindir ve merduttur.
7. Din ve mukaddesat sömürücüleri, âşikâre kafirlerden bin kat daha zararlıdır.
8. Müslümanlar Ashab, Tâbiîn, Tebe-i Tâbiîn, Selef-i Sâlihîn ve her asırda yaşamış örnek ulema, fukaha ve mücahidler gibi çalışmaya, onları taklide mecburdur. Fasıkları, bid'atçileri, reformcuları, kendilerinde nifak alametleri olanları taklit edenler kesinlikle kurtulamaz. Yol Ömer İbn Abdilazizlerin, Selahaddini Eyyubîlerin, Şeyh Şâmillerin ve benzeri sâlih ve âdil idarecilerin yoludur.
9. Ümmet şuuru olmazsa, hizip ve fırka asabiyeti büyük zarar verir.
10. Hulefa-i Râşidin devrinden sonra Kur'ana, Sünnete, Şeriat-ı Gara-i Ahmediyyeye en fazla yaklaşmış İslamî sistem Osmanlı sistemidir.
11. Beş vakit namaz dinin direğidir. Bu direği ayakta tutan bir Müslüman toplum dinini ayakta tutmuş olur, namazı terk eden dinini yıkmış olur. Namazsız necat ve i'tilâ olmaz.
12. İslam ahlak ve fazilet dinidir. İslamın ahlak kurallarına uymayan bir toplum zâhiren dindar gibi görünse de kesinlikle dindar değildir: Müslüman yalan söylemez, Müslüman emanete hıyanet etmez, verdiği sözü tutar, haram yemez, paraya ve mala tapmaz, gıybet ve haset etmez, komşularına karşı melek gibi olur, Müslüman asla fitne ve fesat çıkartmaz, Müslüman âdildir, insaflıdır. Müslüman din kardeşlerini sever ve korur, Müslümanda paylaşma ahlakı vardır... Müslüman israf etmez, lüks hayat sürmez, Nemrudluk ve Firavunluk taslamaz... Komşusu açken kendisi tok olarak sabahlamaz... Müslüman Allah'ın yeryüzünde şâhididir... Resul-i Kibriya aleyhi ekmelüttahaya Efendimizin askeridir... Müslüman nefs-i emmaresi ile büyük cihad yapar... İnsanlar, Müslümanın elinden ve dilinden güvende olur...
Sevgili din kardeşlerime âcizâne bir hususu söylemek istiyorum:
Bugünkü dindarlığımız, bugünkü ahlakımız bizi kurtarmaya yetişmez.
Daha bilgili, daha irfanlı, daha kültürlü,
Daha ahlaklı, daha faziletli,
Daha hikmetli,
Daha cesur ve gözü kara,
Daha mücahid,
Daha âdil,
Daha vasıflı,
Daha güçlü, daha üstün Müslümanlar olmalıyız.
Peki nasıl böyle Müslümanlar olacağız?
Cevap:
Bunları anlatan çok kitap var. Birini zikr edeyim: İmamı Gazalî hazretlerinin İhyau Ulumi'd-Din'i... Bunu (1) alırız, (2) ders kitabı gibi okuruz, (3) İçindeki faydalı bilgileri iyice ve sağlam şekilde öğreniriz, (4) Bu bilgileri hayatımıza uygularız...
Bazı farzlar vardır ki Ümmet onları terk ederse azaba uğrar. Onlardan biri emr bi'l-mâruf ve nehy 'ani'l-münkerdir. Hadîs meali: "Beni İsrailden bir kavmin yaşadığı şehrin üzerine azap indirildi, halbuki o şehirde peygamberler gibi ibadet eden 18 bin kişi vardı..." Ashab sordular: Bu kadar âbid varken o şehre nasıl azab iniyor? Efendimiz buyurdular: "Çünkü onlar Allah'ın gazap ettiği münker/kötü işler yapıldığında hışım etmezlerdi..."
İstikamet (doğruluk ve dürüstlük) de İslamın büyük ve temel farzlarındandır. İstikameti terk eden Müslüman bir toplum iflah olmaz, necat bulmaz. Bu düzen bozuktur, böyle bozuk bir düzende yamukluk yapmak ve haram yemek caizdir diyen kafir olur.
Zekat, İslamın beş temel şartından (farzından, kurumundan) biridir. Zekatı doğru dürüst vermeyen ve doğru dürüst sarf etmeyen Müslüman bir toplum Allaha ve Resulüne isyan etmiş olur.
Evet ya adam gibi doğru dürüst Müslümanlar oluruz, yahut Kriptoların maskarası ve esiri olarak sürünürüz.