AKP sicilinden başlıklar
BEHİÇ KILIÇ 03 Temmuz 2007
BAKINIZ neler oluyor!.. Yola “Camiler kışlamız, minareler süngümüz, kubbeler miğfer..” diye çıkmışlardı, camilere giremez hale geldiler!..
Asla İslami kimliklerine taciz edilecek şekilde bir yaklaşıma hedef olmazlar diye kabul ediliyorlardı, müttefiklerine bakıldıkça bu durumları sorgulanır durumda!..
Ve çarpıcı bir sonuç...
Tayyip Erdoğan’a ‘Allahsız’ demek hakaret sayılmadı!..
Cem Uzan’a açtığı davayı kaybetti! Uzan, 2003 yılında, Bursa’da düzenlediği bir mitingde, Başbakan Tayyip Erdoğan için “kalleş” ve “Allahsız” ifadelerini kullanmıştı. Yerel mahkemenin söz konusu konuşma için verdiği beraat kararını Yargıtay onadı.
Yazının konu ruhuna uygun bir yorum deneyerek, bu sonuçlara “İlahi işaret” diyelim!..
Acaba bu iktidar, icraatlarının milletin dini ve milli hassasiyetlerini incittiğine aldırmadığı için mi böyle sonuçlara muruz kalmaktadır?!.
Mazlumun ahı olmasın?!.
Okuyuculardan Turan Gümüş, iktidarın bazı icraatlarını satırbaşları ile sıralamış... Bu icraatlar, milletin çaresizlik içerisinde “Allahınızdan bulun” serzenişine yol açabilecek niteliktedir... Mazlumun ahı olmasın dememiz de bu yüzden...
İcraatları satırbaşlarından, Sayın Gümüş’ün naklettiği şekilde bir hatırlayıverelim...
Peygamberimize en büyük hakareti yapan Papa’yı, Başbakan uçağın kapısı önünde karşıladı.
2005 yılında Amerika’daki Yahudi lobisi olan ADL örgütü Başbakan’a Cesaret Ödülü vermiştir. (Bkz.Bundan önceki 9 ödülü Yahudi kökenli liderlere vermiştir.)
Bir rekor kırılarak her yıl ABD Başkanı ziyaret edilmiştir. Bu rekor sade Türkiye’ye aittir.
Kuzey Irak’ta askerimizin başına çuval geçirildiğinde ABD’ye hiçbir tepki konulmamıştır.
1 Mart Tezkeresi geçmemesine rağmen bir gün sonra Gül’ün gizli genelgesi ile bütün limanlar, sınır kapıları, hava sahamız ABD’nin emrine verilmiş ve Irak’taki 100 binlerce insanın kanının akmasında bu katillere en büyük desteği vermiştir.
Başbakanımız İslam dünyasının sınırlarını değiştirme projesi olan BOP’un yani büyük İsrail planının başkanlığına getirilmiştir ve bununla övünmüştür.
Papa V.İnnosan’ın heykeli önünde Avrupa Birliği Kanunları imzalanmıştır.
Başbakanın dostum dediği AB ülkelerinde “Ermeni soykırımı olmamıştır” diyenlere ceza getiridi.Bütün AB ülkeleri “Ermeni soykırımı yaşanmıştır” diyerek Türkiye’nin aleyhine her defasında karar aldılar.
Yeni Ceza Yasası’nda “Eşcinsel olmak ahlaksızlık değildir” maddesi konulmuştur.
Başbakanın Başdanışmanı Cüneyt Zapsu’nun eşinin başını çektiği bir grup kadın erkeklerle aynı safta namaza durmuşlar, halkımız dini duygularınıyla alay etmişlerdir.
Lübnan’ı yerle bir eden İsrail’in güvenliği için bölgeye 1000 asker gönderildi.
Bir İslam ülkesi olan Türkiye’de Papa’nın ölümü sebebi ile bayraklar yarıya indirilmiştir.
M.Ali Şahin “türban Türkiye’de yüzde bir buçuğun sorunudur” diyebilmiştir.
Erdoğan “İslam ortak pazarına karşıyım, çünkü böyle bir oluşum kamplaşma başlatır” demiştir.
Bakan GÜL, eşinin İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki davasını geri çekmiştir...
Yazıyı, okuyucumuzun yorumu ile bitirelim...
“Şu an Türkiye; korkunç bir ahlaki çöküntü,derin bir ekonomik kriz, terör olayları, iflas eden bir dış siyasetle karşı karşıyadır. Yani bu ülke uçurumun tam eşiğine getirilmiştir. Bunların hanımı başörtülü, bunlar İmam Hatip mezunu denilerek tekrar iktidara getirilmek istenmektedir. Oyunu küçümseme, vereceğin oyu nereye vereceğini çok iyi düşün...”