MEHMET ERÖZ’E GÖRE KÜRTLER
01 Ocak 1970
Aşağıdaki alıntılar, Prof.Dr. Mehmet Eröz’ün yazmış olduğu Erciyes Üniversitesi yayınlarından (26).1992. Türk Kültürünün Alt Kültür Unsurlarından Kürtler kitabında mevcut olup daha geniş bilgi için bu esere başvurulabilir.
Sayfa:9
Türkiye’de esas itibariyle “Kurmanç” ve “Zaza”lara, “Kürt” denilmektedir. Bunlar birbirlerinin dilinden anlamayacak kadar ayrı konuşan dil zümreleridir. Bugün Türkiye’nin birçok yerinde Türkçe konuşan Türkmen kölülerinin yaşadığı “Kürt” adı verilen köyler vardır. Bunlardan bir göçebe oymağı, Toros Yörükleri arasında görmüştük ki, diğer yörüklerden hiçbir farkları yoktu. Osmanlı kaynaklarında, bir kısım Türkmen aşiretinden , bazen Türkmen bazen de “Kürt” olarak bahsedilir. İran’ın batısında yaşayan Türkler arasında Türkçe konuşan bir uymağın adı, “Seneklü kürdü” dür. Bu kelime (Senek) Türk dünyasının çeşitli yerlerinde “ağaç, dirgen, çam ağacından yapılımş testi ve kemik” manalarına gelir. Anlaşılıyor ki “Kürt” adı altında birçok etnik zümre ve kültür birleştirilmektedir. En gerçekçi bir ifade ile belirtelim ki, bu ad altında toplanan cemaatler içinde bazı yerli unsurlar bulunmuş olsa bile, onun esas nüvesi Türk uruklarından oluşmaktadır. Bu Türk urukları, başta Oğuzlar(Türkmenler) olmak üzere, Kalaç, Çiğil, Kanglı, Karluk uruklarıdır.
Göktürk’ler arasında bir “Kürt” topluluğunun varlığı da, Türk menşeiini gösteren delillerden biridir. Macar bilginleri, Göktürkler arasında görülen “Kürt”lerin, Hunlar ve diğer Türk Toplulukları ile Macaristan’a gelldiklerini kabul ederler. Bu gün Macaristan’da otuz kadar köy kurmuş olduklarını ve Macarca konuştuklarını öğrendiğimiz “kürtler”in, Türk asıllı oldukları ortadadır.
“Kürt” adı altında anılan topluluklar içinde, pek çok Oğuz boyu ve oymağı vardır ki, bunlardan bazılarının adını vermekle yetinelim.Beydili, Döğer, Salur, Avşar boyları;Karakoyunlu, Kızkapanlı, Tilkili, Atmalı (Atmacalı), Çakal, Cüngüş, Sünni ve Alevi olmak üzere iki mezhep grubu halinde gördüğümüz Kürt yopluluklarının kültürü ile Türk kültürü arasında büyük bir ayniyet vardır. Doğum, sünnet, evlenme, bayram, eğlence, ölüm adetleri diğer Türkmenlerin adetlerine benzer. Eski Türk adetlerinden olan “Ülüş” usulü ve cirit oyunu da, yakın yıllara kadar bazı kürt oymakları tarafından biliniyordu. Çadırlar, giyim, kuşam, hayvancılık gibi konularla ilgili maddi kültür unsurlarında da büyük benzerlikler görülür.
Sayfa:19-20-21-22-23-24-25-26-27-28-29
Güneydoğu’da adı değişen bazı köyler:
Adı değiştirilen Bazı Köyler
1-Türk adıyla veya Türk Ulus ve Uruk adlarıyla anılanlar:
(Parantez içindeki kelimeler yeni adları gösteriyor)
a)Türkyenice (Akoluk)- Sivas ;Türkkaravenk (Aşağıbudak)- Tunceli;Öztürkan (Atayolu)- Ağrı;Türkyenice (Belenyenice)- Manisa;Hamallıtürk (Beyyurdu)- Çorum; Türkçaybaşı (Çaybaşı)- Sakarya; Türkali (Dikendere)- Ağrı; Türkarage (Duruköy)- Sivas;Ağcaalantürk (Eskiakçalan)- Ordu;Türkbacak (Eskibakacak)- Çanakkale;Çokdeğirmentürk (Eskideğirmen)- Ordu; Türkderbendi (Eskiderbent)- Tokat; Divantürk (Eskidivan)- Ordu;Karguçatürk (Eskikargıcık)- Ordu;Türkşükrüye (Eskikent)- Adana;Türkormanköy (Eski ormanköy)- Skarya;Sayacatürk (Eskisayaca)- Ordu;Erdürük (Gökdere)- Elazığ;Hacılarhantürk (Hacılarhanı)- Çorum;Türkhüyük (Hüyük)- Ankara;Kadılıtürk (Kadılı)- Çorum;Türkkarsak (Karsaklı)- Ankara;Türkmeşen (Kırdamı9- Kars;Türksöğütlü (Söğütlü)- Kars;Türktaşnık (Şenol)- Kars;Türkşerefli (Şerefli)- Ankara;Toptepetürkleri (Toptepe)- Samsun; Türkvartanık (Yukarıdemirbük)- Tunceli;Türünk (Bindalı)- Gümüşhane;Türkeşen (Yiğitkonağı)
b)Avar Türkleri ile ilgili olması çok muhtemel olanlar:
Yukarıavara (Yukarıgüçlü)- Tokat;Avara (Serenli)- Tokat.
c)Eftalit (Akhun)lerle ilgili olanlar:
d)Kalaç (Halaç) Türkleri ile ilgili olanlar:
Hallaçengezor (Güneytepe)- Bitlis; Hırbalalaç (Anıttepe)- Mardin, Halaç (Hallaç)- Ağrı (Halaç Türk adı, Halaç esnafı zannetmiş olmalılar)
e)Hazar Türkleri ile ilgili olanlar:
Hazara (jaraboyun)- Van;Hazara (Kırkçalı)- Van; Hazar (Plajköy)- Elazığ;Hazeri (Anıl)- Tunceli;Küçükharziyan (Küçüksütlüsü)- Kars;Hazorkek (Günbahçe)- Sivas:Hazerkozan (İkidere)- Trabzon; Hazergrat (İkizce)- Balıkesir;Hazerek (Tandırbaşı)-Erzincan.
f)Hunlar’la ilgili olanlar:
Humlar (Beşkaya)- Erzincan.
Ve Kıpcak, Kırgız, Kuman, Peçenek, Yakutlar dan 13 köy.
Ayrıca Eftalit (Akhun) oymağından 9 köy.
İdil ve Bulgar Türklüğü ile ilgili 19 köy. Oğuz oymakları ile ilgili 230 köy.
Ünlü Türk kişilerine göre adlandırılmış, Ortaasya ve öteki Türk illerine ait, Totemik izler taşıyan, Maddi kültürümüze ait çok sayıda köy adları
/Bütün bu köy adları adı geçen eserde mevcuttur)
Sayfa:30-31-32-33-34
“KÜRT” ADI ÜZERİNE
Bir uruk veya boy adı olarak “Kürt” kelimesine tarihte ilk defa , YENİSEY’DEKİ GÖKTÜRK KİTABELERİNDE (ELEGEÇ YAZITI)nda rastlıyoruz. Bengütaşı’ndaki kısa bilgiden anlaşılacağına göre, sözü edilen Kürt uruğu, Göktürkler içinde yaşıyordu ve beylerinin adı “Alp Urungu” idi.
Orta Asya’da varlığı çok eski tarihlere çıkan Kürtler uruğu, daha sonraları Batı’ya göç etmiştir. Bu gçö, diğer Türk gçöleri gibi, Hazar ve Karadeniz’in kuzey ve güneyinden olmuştur.Macaristan’da ve Çekoslovakya bölgesinde görülen kürtler kuzeyden gelenlerdir.
Hazar’ın ve Kradeniz’in güneyinden geçenler, İran ve Anadolu’ya geldiler. İran’da “Seneklü Kürtler” ve Türkiye’de “Kürtler” denen , Türkçeden başka dil bilmeyen oymaklar ve köy halkı, Ortaasya’daki kürtlere dayanır
Antalya’da yirmi kadar köy kurmuş olan ve tarihi Ortaasya’yı andıran Söbüce Yaylasında gördüğümüz “Yeni Osmanlı Yörükleri”ne de , buralara ilk geldiklerinde “Kürtler” deniyordu. Yptıkları caminin adı da “Kürtler Camisi” idi. Bu yörükler, Ortasaya’daki Kürtlerinde onların soyundan gelenlerin de Türkçe konuştuklarını gösteriyor.Bazı istisnaları da olmalıdır. Osmanlı vesikaları, Yörük ve Türkmenlerden ayırt etmeksizin, bunlarsan “Türkmen Ekradı (Türkmen Kürtleri) diye bahseder.
DİL.
Batılılar ve Ruslar, yüz-yüzelli yıldır, “Kürt meselesi” üzerinde çok sıkı şekilde çalışıyor. Ve dört ayrı dil gerçeğini bir yana bırakarak “Kürtçe” adı altında bir dil yaratmak için uğraşıyorlar. Şimdi bu konuda Ruslar en önde geliyor. Çalışmalarının geçmişi epeyce eski. Vakile Petersburg Akademisi, bu konuda incelemeler yapmış ve bir lugat yayımlamıştı. “Kürdçe-Rusça-Almanca” adını verdikleri lugatta, “8307”, “kürtçe” kelime vardı. Bu, “8307 kürtçe kelime”nin 3080’i Türkçe (Dr.Friç, eski Türkmence diyor) 1640’ı Farsça (eski ve yeni), 2000’i Arapçadır. Dr. Friç, bu Arapça kelimelerin, dini ve ilmi terimler ve kelimeler olduğunu, bu bakımdan artık Arapça sayılamayacaklarını, onları Türkçe saymak gerektiğini söyler.
Prof.Dr. Mehmet Eröz’e göre de Kürtler bir Türk boyudur.