Erzurum Kongresi ve Önemi
01 Ocak 1970
İstanbul’da kurulmuş olan Doğu İllerinin Haklarını Koruma Derneğinin bir şubesi de Erzurum’da açılmış, şube kongresi, 17 Haziran’da toplanarak tüm doğu illeri temsilcilerinin katılacağı bir bölge kongresi düzenlenmesini kararlaştırmıştı.3Temmuz’da Erzurum’a gelmiş bulunan Mustafa Kemal’in ve Kazım Karabekir’in destek ve katkılarıyla kongre 23 Temmuz’da toplandı. Mustafa Kemal ve Rauf Bey de Erzurum’dan delege olarak kongreye katıldılar. Mustafa Kemal kongre başkanlığına seçildi.Kongrede alınan kararlar şöyleydi:
Erzurum Kongresinin Maddeleri
14 gün yoğun çalışmadan sonra Erzurum Kongresi,7 Ağustos'ta sona erdi. Aldığı tarihi kararlar ile yalnızca doğu illerini değil, bütün ulusu temsil ediyordu.Alınan belli başlı kararlar şunlardır:
• Ulusal sınırlar içinde vatan bir bütündür. Onun çeşitli kısımları birbirinden ayıramaz.
• Her türlü yabancı işgal ve müdahalesinde karşı ve Osmanlı Devleti’nin dağılması halinde ulus birlikte karşı koyacaktır.
• Yurdun ve bağımsızlığın korunması için İstanbul’daki Hükümet yeterli olmaz ise geçici bir Hükümet kurulacaktır. Bu Hükümet, ulusal kongrece seçilecekti. Kongre toplanmamışsa bu seçimi Temsil Heyeti yapacaktır.
• Ulusal gücü etkin ve ulusal iradeyi egemen kılmak esas amaçtır.
• Gayrimüslim unsurlara siyasal egemenliğimizi ve sosyal dengemizi bozucu ayrıcalıklar (imtiyazlar) verilemez.
• Meclisin derhal toplanması ve hükümet çalışmalarının Meclisin denetimine girmesi için çalışılacaktır.
• Kongre dağılmadan önce dokuz kişilik Temsil Heyetini seçti. Mustafa Kemal, Temsil Heyeti başkanlığına getirildi.
Erzurum Kongresinin Önemi
Bu kongrede yeni bir devletin kurulması düşüncesi belirtilmiştir. Kongre, ayrıca Doğu Anadolu bölgesindeki, ‘ulusal hakları savunma örgütlerini’ de birleştirmiştir. Erzurum Kongresi daha sonraki kongreye ışık tutmuş ve ana ilkeleri saptayarak yaygınlaştırılmış, ulusal birlik yolunda atılan önemli bir adım olmuştur. Ulusal egemenliğimizin koşulsuz olarak gerçekleştirilmesine ilk kez burada karar verilmiştir. Erzurum Kongresi, bölgesel bir kongre olmasına karşın alınan kararlar ülkenin tümüne yönelikti. Bu da kongrenin önemini arttırmıştır.Bu hareketin tabandan geldiğini göremeyen ve onu sadece birkaç subayın işinden ibaret sayıp dağıtılabilirse başkaldırının sona ereceğini sanan İstanbul Hükümeti bir bildiri yayımlayarak kongreye katılanların tutuklanmasını istedi.Ne var ki İstanbul Hükümeti bu emri yerine getirecek bir makam bulamadı.
Yabancı devlet temsilcileri de kongreyi, kısa ömürlü ve cılız bir başkaldırma hareketi olarak değerlendirdiklerinden fazla önemsemediler.Bu sıralarda Batı Anadolu’daki dernekler de birleşme yoluna gitmişlerdi. Balıkesir (26-30 Temmuz), Alaşehir (16-25 Ağustos) Kongreleri toplanmış ve Amasya Genelgesinde yazılı esasların uygulanması kabul edilmiştir.