AKP’nin Başarısının Sebepleri
Mehmet Şevket Eygi 31 Temmuz 2007
AKP’nin inanılmaz başarısının sebepleri nelerdir? Kendinden mi kaynaklanmaktadır, yoksa kendi dışındaki sebeplerden mi?
Birincisi: Alternatifsizliktir.
İkincisi: Deniz Baykal’dır.Baykal, AKP’nin yüzde 50’lere yaklaşan miktarda oy alabilmesi için doğrudan doğruya veya dolaylı olarak elinden geleni yapmıştır. AKP oylarının bir kısmı, Baykal’a kızan, öfkelenen vatandaşlara aittir. CHP’nin başında, bir gün camiye sabah namazına giden, öbür gün cemevine giden Mustafa Sarıgül bulunsaydı ve doğru dürüst siyaset ve particilik yapılmış olsaydı, en az yüzde 10 daha fazla oy alırdı.
Üçüncüsü: MHP lideridir. Merhum Alparslan Türkeş’in mektubundaki iddianın menfi tesiri büyük olmuştur. MHP, seçim kampanyasından önce Muhsin Yazıcıoğlu’nun partisi ile birleşmiş olsaydı, seçimlerde yüzde 25’ten fazla oy alırdı.
Dördüncüsü: Halk yığınları, gece yarısı bildirisine karşı reaksiyon olarak AKP’yi desteklemişlerdir.
Beşincisi: Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin ve siyaset dışında kalması gereken bazı kurumların yaptıklarına öfkelenen bir kısım halk AKP’yi desteklemiştir.
Altıncısı: Bu bir iddiadır. Seçimlerden önce bazı Kürt lider ve temsilcileriyle gizli anlaşmalar ve uzlaşmalar yapılmış ve Kürt nüfusunun büyük bir kısmının oyları çekilmiştir.
Yedincisi: Bazı Beyaz Türk gazetecilerin çok taraflı, çok militan, çok fanatik şekilde dezenformasyon yapmaları AKP’nin işine çok yaramıştır. Bu Beyaz Türklere kızan büyük sayıda seçmen AKP’yi desteklemiştir.
Elbette başka sebepler ve faktörler de vardır.
Deniz Baykal’ın CHP başkanlığından çekilmesi, siyaseti bırakması gerekmektedir ama o bırakmam diyor, Süleyman Demirel de "Aman sakın bırakma!..” diye ısrar ediyor.
Sade bir vatandaş olarak siyaset arenasında çok olumlu, çok güçlü, çok etkili bir muhalefet olmasını isterim. Şahsî kanaatim, Türkiye’nin iyi idare edilmediğidir, Türkiye’de yaygın ve genel bir kokuşma olduğudur. Bunun panzehiri güçlü, ahlâklı, faziletli, vatansever bir muhalefettir.
Okur-yazar bir Türkiyeli olarak muhalifim. Muvafık olmayı, desteklemeyi, alkışlamayı (şahsım adına konuşuyorum) hıyanet kabul ederim. Madem ki yolsuzluk var, kokuşma var, kötülük var, münker var elbette muhalif olacağım. Ama nasıl bir muhalefet? Olumlu, yapıcı, ıslah edici; devlete, ülkeye, halka zarar vermeyen bir muhalefet.
Sen kimsin? Ateş olsan düştüğün yeri yakamazsın... Eyvallah. Vazifemi yapayım, vicdanım müsterih olsun...