Israrla sağlama bekliyoruz
Mine G. Kırıkkanat 28 Ağustos 2007
Hürriyet yazarı Yalçın Bayer, ilk “Haber” müdürüm olup, pazar yazılarıyla girdiğim Cumhuriyet Gazetesi’nde 1985’ten 1990’a beni muhabir olarak yetiştiren ustamdır. Ağabeyimdir, kardeşimdir, arkadaşımdır.
Yine çok önemli bir iş yaptı ve ilk kez Can Ataklı’nın gündeme taşımak cesaretini gösterdiği seçim sayım sonuçlarına ilişkin kuşkuları, somut bir alana taşıdı ve sorular sordu: YSK’nın oy sayımında kullandığı bilgisayar donanımlarını üreten Sun Microsystems şirketi, bu iş için Türkiye’nin ekonomisiyle yakından ilgili JP Morgan’dan kredi almış mıydı? YSK’nın, Yunanistan’ın aynı tür bir ihaleyi iptal ettiğinden haberi var mıydı? YSK Başkanı Muammer Aydın ve seçim sayımıyla ilgili veri tabanına girenler, bu bilgisayar programının nasıl kullanıldığını biliyorlar mıydı?
***
Dün Yalçın Bayer’in köşesinde, ilgililerin verdiği yanıtlar vardı.
Baştan belirtmeliyim ki, benim yazımın konusu ne dünyanın üçüncü büyük sistem üreticisi Sun Microsystems şirketinin güvenirliğine gölge düşürmek, ne de YSK’nın tarafsızlığını sorgulamaktır. Ama Türkiye’de sandık tutanakları ile bilgisayar ortamına aktarılan oy verileri arasında önemli farklar olabileceğine ilişkin tedirginlik, giderek artıyor.
İşte bu kapsamda, özellikle bilgisayar ortamı gibi bir uzmanlık alanına dair kuşkuları gidermek için doğru soruları sormak gerekiyor.
Sun Microsystems Türkiye Müdürü Özhan Toktaş, Yalçın Bayer’e verdiği yanıtlarda, ne kendilerinin ne de bir başka kuruluşun ürettiği sunucu/verici depolama donanımlarının hata oluşturmasına imkân vardır derken, doğru söylüyor. Eğer istisnai ya da topluca bir hata yapıldıysa, bu hata teknik donanımdan değil, ancak programdan ya da programı kullanan insan(lar)dan kaynaklanabilir.
Oysa YSK’nın veri tabanı ve program yazılımında Sun Microsystems’ın dahli yokmuş. Keşke olsaydı: Dünyaca ünlü “hacker” ve şimdi Polonya bilgisayar sistemleri denetim kurulu üyesi Przemyslaw Frasunek, 2005 yılında Sun Microsystems’in ürettiği Solaris 8, Solaris 9 ve Solaris 10 programlarında, tam da bizim seçimlerde aradığımız “kullanıcı lehine manipülasyona” açık bir zafiyet tespit etmiş ve bu zafiyet 15 gün sonra “program güncellenerek” giderilmiştir.
***
Zaten bilgisayar programlarının hepsinde benzeri kırılganlıklar olduğu içindir ki, seçimlerde bilgisayar kullanılan her ülkede şaibe oluşuyor ve pek çok ülke, henüz tam, kesin güvenlik sağlanamayan elektronik ve enformatik sistemlere rağbet etmiyor, çekinceli yaklaşıyor, çoğu geçmiyor, geçenlerde de mutlaka yazılı belgeyle karşılaştırmalı “çifte sağlama” isteniyor. Her konuda, her tür bilgisayar programının “zaafları” kullanım süresince bulunduğu içindir ki, hepsi düzenli aralıklarla “güncelleme” gerektiriyor.
YSK’ya sorulması gereken soru, belki de kullandığı data aktarım, depolama ve sağlama programlarının ne kadar güncelleme geçirdiğidir bir, kimler tarafından güncellendiğidir iki, data gönderen yerel seçim sorumlularının nasıl bir eğitimden geçirildiğidir üç...
Öte yandan, Özhan Toktaş, “JP Morgan’dan kredi kullanmadık” derken yine doğru ama eksik söylüyor: JP Morgan, Sun Microsystems’in zaten hissedarı... Toktaş, Google arama motoruna Sun Microsystems/ J.P. Morgan, diye yazsın, karşısına çıkar, hisselerin dağılımı. Hatta, Sun Microsystems şirketinin YSK’nın kullandığı portal güvenlik sistemlerini sağlayan CISCO’dan 2005 yılında Storage Tek şirketini satın aldığını da öğrenebilir. Storage TEK, data depolama sistemi üretmektedir.
Acaba YSK’nın data depolama sistemi kimin eseridir?
***
Beri yandan, bilmeyeni hemen bilgilendirebiliriz: Hem de iki kez ihale iptali söz konusu olan Yunanistan’da, seçim datalarının bilgisayar yoluyla işlenmesi projesi önce 2002 yılında Simitis hükümeti tarafından durduruldu, 2006 yılında gelecek yıl yapılacak seçimlere yönelik ikinci ihale ise muhalefetin sert çıkışı üzerine Karamanlis hükümeti tarafından askıya alındı.
Ama bu yandan, biz ısrarla YSK’nın yazılı sandık tutanakları ile bilgisayar çıktılarının karşılaştırma sonuçlarını bekliyoruz. CHP ve MHP’yi de ne kadar ısrarlı olacaklarına dair dikkatle izliyoruz.