Ali Şeriati
Prof Dr Sayın Dalkıran 01 Ocak 1970
İran Devriminin ideologlarından olan ve din sosyolojisi alanındaki eserleriyle tanınan Şeriati 1933 yılında İran'da doğdu Babası ilerici milliyetçi bir vaizdi Eğitim yıllarında ilk kez İran'ın daha aşağı sınıflarından insanlarla tanıştı, var olan fakat bilmediği yoksulluk ve zorluklarla tanışması bu dönemde oldu Ayrıca aynı dönemde Batı felsefi ve siyasi düşüncesiyle de tanışmıştır Modern sosyoloji ve felsefenin bakış açısı ve bunun geleneksel İslami prensipler ile harmanlanması aracılığıyla Müslüman toplum ve toplulukların karşılaştığı sorunları açıklamaya ve çözümler bulmaya çalışmıştır Şeriati Mevlana ve Muhammed İkbal'den büyük ölçüde etkilenmiştir
Ali Şeriatî, edebi bir üslupla daha çok sosyal konularda eserler kaleme almış olan ve 60 civarındaki eserlerinin hemen hemen tamamı Türkçeye çevrilmiştir Şeriatî eserlerini duygusal devrimci bir ruhla kaleme aldığı için bilhassa gençler arasında taraftar bulmuş, bazıları tarafından da büyük bir İslam kahramanı ve inkılapçısı olarak takdim edilmiştir Öte yandan onun fanatik bir şii gibi bazı sahabeye hücum etmesi göz ardı edilmiş, adeta hoşgörülmüştür Şeriatî’nin eserlerinde İslamla sosyalizmi sentezlemeye çalıştığı da hissedilmektedir Ayrıca Allah hakkında kullandığı teşbih ve tecsimi çağrıştıran benzetmeler de İslâm âdabına uygun düşmemektedir
Fazlur Rahman, Şeriatî gibi aydınların fikirleri genelde doğru olsa da her konuda istikamet üzere olamadıkları eserlerinde yer yer ehl-i sünnetin çizgilerinden uzaklaştıkları müşahede edilmektedir
Bu nevi aydınların üzerinde durdukları Tevhîd, adalet, özgürlük, uyanış, öze dönüş, devrim gibi cazip kavramlarla yola çıkıldıktan sonra, onlara tabi olanlar işi ileri götürüp zamanla suçlu bulunan "geleneksel" denilen değerlere savaş açılmış ve bu savaşta sınır gözetilmeden İslâmî pek çok değer ve anlayışa da başkaldırı halini alabilmiştir