Sabetay Sevi
Alişan SATILMIŞ 01 Ocak 1970
İzmirlilerin ”Kara Menteş” dediği Haham Mordohay,1492’de İspanyadan İzmir’e gelen ailelerden Sevilerin oğludur.
Sevi ailesi, önce Mora sonra İzmir’e yerleşti.
Kara Menteş oğlu Sabatay Sevi, İzmir’in Agora semtinde doğdu.
İyi bir eğitim alarak Haham oldu.
Tevrat’ın en gizli yanı olan ”Kabala” yorumlarına kapıldı.
Kendisinin (Mesih-Mehdi) olduğunu ilan etti.
Mesihliğe yönelik vaazlarını Agora’daki Portugal ve Galata Sinagoglarında vermeye başladı. (1)
Yahudilerin Mesih inancına göre, ahir zamanda bir mehdi gelecek, tüm Musevileri tek bayrak altında toplayacak ve Arz-ı Mev’ud dedikleri Ortadoğu topraklarında büyük bir İsrail Devleti kuracaktır.
Aynı mehdiyi hem Hıristiyanlar, hem de Müslümanlar bekliyordu.
Üç din tarafından beklenen bu inanç Osmanlı Devletini sarstı.
Hıristiyanlar mehdinin ordusu olmak için, ayaklanırken, Müslümanlar ahir zaman geldi diye çalışmayı bıraktılar.
Yahudiler de vaad edilmiş topraklara doğru harekete geçtiler…
Ülke genelinde iyice artan huzursuzluğun sorumlusu olarak yakalanan Sabatay Sevi yargılandı.
Sevinin sorgulamasında çevirmenliği IV. Mehmet’in doktoru Hayati Zade Mustafa Fevzi Efendi yaptı.
Gerçek adı Moses Ben Raffael Abrabanel olan Mustafa Fevzi, 1665’li yıllarda Macaristan, 1670’lerde Erzurum valiliklerinde bulundu.
Torunu Mehmet Efendi, Osmanlı’da ilk kez Şeyh-ül İslamlığa getirilen bir Yahudi dönmesidir…
Sadrazam Fazıl Ahmet Paşa, sefere çıkmadan önce Sabatay Seviyi yedi kule zindanlarına attırdı.
Seviyi bir kurtarıcı olarak kabul edenler, onun zindana atılmasını mesihlikle alakalı olay ve gelişme olarak yorumladılar.
Onlara göre Mesih Sabatay Sevi, Yusuf Peygamber gibi güneş tamam zindandan çıkacak, bir aslanın sırtına binecek ve yedi başlı ejderhasıyla tüm düşmanlarını yok edecekti.
Sebetay’ı İstanbul’dan Edirne’ye getirten Sultan IV.Mehmet, kendisini ölümsüz olarak ilan eden bu sahtekarı bizzat kendisi denemek istedi.
Çıplak olarak Sevi’yi bir ağaca bağladıktan sonra okuyla nişan aldı.
Durumun ciddiyetin kavrayan Sevi olanca yalakalığıyla ve Hüseyin Fevzi’nin baskın tazyikiyle kelimeyi şahadet getirerek Müslüman oldu.
Korku ve ümitsizlik zamanlarında Müslüman olmanın İslam hukuku acısından hiçbir hükmü olmamasına rağmen Sevi’nin hayatı avcı Mehmet tarafından bağışlandı…
Bir Peygamber olarak inandıkları Sevinin ihanetini gören Yahudilerin bir kısmı acıdan intihar ederlerken, bir kısmı da dinlerini inkâr edip, değiştirip Müslüman oldu.
İzmir, İstanbul, Bursa, Selanik, Balkanlar’da bulunan Yahudi ailelerinden beş yüzden fazlası, 1683’e kadar Müslümanlığa geçti.
Danimarkalı gezgin Karsten Nibeuhr’un yazdığı kayıtlara göre 1784 yılında sadece Selanik’te Müslümanlığı tercih eden 600 Yahudi aileden bahseder.
Tabi burada okuyucuya uyarıcı bir not aktarımın da bulunmak lazım.
Osmanlı bir çok Sebateist’i tarikatlara dahil ederek, bir tesirsiz kılma metodu uygulamıştır.
Ne kadar başarılı olup, olmadığı okuyucunun yorumuna ve ferasetine bağlıdır…
Ayriyetten, İttihat ve Terakki’nin ilk dönemindeki, Selanik destekli finansmanını da farklı bir yoruma tabi tutup şerh bir kayıt koymak gerekir…
Sebetay Sevi, 1671 yılında ölmesine rağmen, ona inananlar ölmediğini, sadece beden değiştirdiğini, dünyaya bir başkasının suretinde geldiğini savunur…
Sevi’nin hanımı Ayşe Selanik’liydi.
Sevi’nin öldüğü gün dünyaya gelen kardeşi Yakov Kerido’nun “Abdullah Yakup” kocasının ruhunu taşıdığını iddia etti.
Tarikatın başına geçen Yakov Kerido’nu öğretileri şu şekilde özetlenir…
Müslüman gibi yaşamak, Müslüman kıyafetiyle dolaşmak, sünnet olmak, tek eşli olmak, yabancılarla evlenmemek, beşik kertmesi ya da görücü usulüyle evlenmek.
Sünnet, evlilik, seyahat, ad koyma, iş açma gibi bir çok işte tarikat liderine danışmak.
Müslüman Türk adlarını alırken kendilerine yakın alanları tercih etmek.
Tek isim yerine en az iki isim kullanmak.
Önce benzemiş gibi yapıp sonra kendine benzetmek.
Yakov Kerido, yanına aldığı müritlerinden Mustafa efendiyle Hacca giderken yolda deveden düşerek öldü.
“Olmayacak hacıyı deve üzerinden kuduz dalarmış”
Haçtan dönen Mustafa Efendi Mehmet ve İshak ağaları kendisine “Zişan” unvanıyla halef seçti.
Bu seçime Mustafa Çelebi başta olmak üzere bir takım müritleri karşı çıktı.
Mustafa Çelebi’nin adamlarından Abdurrahman Efendi, Sebetay’ın ölümünden dokuz ay sonra doğan oğlu Baruchiah Russo Maşiah’ın Sevi’nin ruhunu taşıdığını iddia edince Sebateistler ikiye bölündü.
Baruchiah Russo’ya (Müslüman adı Osman baba) inanan kimselere Karakaşiler; Yakov Kerido’ya (Müslüman adı Abdullah Yakup) inanlara da Yakubiler denildi.
Zamanla Karakaş gurubu parçalandı.
İbrahim Ağa’nın liderliğini yaptığı guruba kapani ya da İzmirlim adı verildi.
Yakubiler Selanik’i üst edinirken Osmanlı Devleti’nin üst sınıfını ele geçirdiler…
Kapaniler de İzmir’i üst edinerek ticareti ele geçirip ülkenin burjuva sınıfını oluşturdular…
1-Not: İzmir’in Agora Semtinde bulunan bu Portugal ve Galata sinagogları, TÜSIAD Başkanı Tuncay Özilhan ve İzmir’in ölen Belediye Başkanı Ahmet Piriştina tarafından 1999–2000 yıllarında restore edilmiştir.
Kaynak: İsmail Yılmaz Türk Tarihinde Dalkavuklar ve İhanetler