Papağan liberalizmi
Ertuğrul ÖZKÖK 03 Ekim 2007
BUGÜN turnusol káğıdı gibi bir soruyla yazıma başlayacağım."Anayasayı tartışalım, böyle anayasa yapılmaz" diyen insanları anında, "Sen darbe mi istiyorsun" terörüyle susturmaya çalışan bir zihniyetin kabul ettireceği anayasaya demokratik ve sivil diyebilir misiniz?"
"Sivil anayasa" kavramı tabu değildir.
Onu yapanlar, yapış biçimleri, tartışma süreci, bu süreçteki "uzlaşma" kültürü...
Bir anayasayı sivil yapan, bunların hepsidir.
Yok bunu yapmıyor, sadece kendi hazırladığınız bir metnin arkasına yüzde 47’yi koyup, bunu demokratik diye yutturmaya kalkıyorsanız, onun adı sivil de olsa, demokratik olduğu söylenemez.
Ben kimseye ders falan vermiyorum.
Sadece hepimizin hayat tarzını, ülkenin bir arada bulunma iklimini belirleyecek ortak metnin ruhundan söz ediyorum.
* * *
Oysa estirilen şu teröre bakın.
"Anayasanın hazırlanış biçimini doğru bulmuyoruz" diyoruz.
Karşımızda güya liberal bir koro:
"Zaten siz askeri darbe istiyorsunuz."
"Dini motifleri anayasanın içine sokmayın" diyoruz.
Cevap yine aynı:
"Zaten siz askeri darbe istiyorsunuz."
"Anayasanın girişindeki değiştirilemez maddelere dokunmayın."
Papağan korosunun cevabı hazır:
"Zaten siz askeri darbe istiyorsunuz."
"İşe başlarken, kurucu fikriniz, türban ve imam hatip saplantısı olursa, yanlış yaparsınız" diyoruz.
Aynı terane:
"Zaten siz askeri darbe istiyorsunuz."
* * *
Günlerdir kafamızın üzerinde bir kılıç, anayasayı tartışmaya çalışıyoruz.
Ama görüyorum ki, ülkenin kendine liberal diyen aydınlarında bile ciddi bir "akıl tutulması" başladı.
Her an her şeye itiraz eden arkadaşlarımız, neredeyse paralize olmuş vaziyette.
Dimağlarını otomatiğe bağlamışlar, her gün aynı suçlamayı yapıp, utanılacak bir fikri terör yaratıyorlar.
Bu terör altında anayasayı nasıl tartışacağız?
Bu arada AKP’nin en liberal olması gereken üyesi Kültür Bakanı Ertuğrul Günay bile, aynı koroya katılmış.
12 Eylül günlerinde feleğin bütün çemberlerinden, işkencenin bütün türlerinden geçmiş bir Tarık Akan’ı, "askeri darbeden medet ummakla" suçluyor.
Ne kadar ucuz, ne kadar yazık bir ifade...
Biz anayasayı özgürce tartışabileceğimizi sanıyorduk.
AKP iktidarının böyle bir metni tartışmaya açtığını zannediyorduk.
Gerçi cumhurbaşkanlığı seçiminde bir defa aldatılmıştık ama, bu defa da inandık.
İnandık ve tartışıyoruz.
Yaptığımız iş de sadece fikrimizi söylemek.
Tekrar soruyorum.
Bu kadar masum bir tartışmayı darbe iftiraları ve terörü ile sindirmeye çalışan insanlar ve partiler bize sivil ve demokrat bir anayasa vaat edebilirler mi?
* * *
Bu iktidar elbette bir anayasa yapabilir.
Yüzde 47’lik cüssesiyle onu Meclis’ten geçirebilir.
O anayasayı "türban referandumu" haline çevirip, halka onaylatabilir.
Çıkardığı anayasa da meşru olur.
Ama bu bütün toplumun anayasası olmaz.
Elbette ona uyarız, ama kendimizin hissetmeyiz.
Sonra bir gün bir başkası yüzde 50 oyla gelir.
O da oturur kendi anayasasını yapar.
Böylece anayasaları, basit birer kanun haline getirmiş oluruz.
Papağan liberalizminin yarattığı fikri terör bizi işte buraya götürür.
İşte o yüzden dün sivil toplum örgütlerinin bir araya gelip, özgürce bir tartışma platformu oluşturulması yolundaki çağrısını gönülden destekliyorum.
MHP’nin önerdiği uzlaşma platformunu da...
Nihayet papağan liberalizminin yarattığı terör bulutlarını dağıtacak sesler yükselmeye başladı diye seviniyorum.