PYD'den ortalığı karıştıracak açıklama
01 Ocak 1970
PKK'nın Suriye'deki kolu PYD'nin lideri Salih Müslim'den Şam'daki kimyasal katliama ilişkin çarpıcı bir iddia...
İNTERNET HABER - PKK’nın Suriye’deki kolu PYD’nin lideri Salih Müslim, Esad’ın Şam’daki kimyasal saldırıyı gerçekleştirecek kadar aptal olmadığını, saldırının Esad’a operasyon isteyen “başkaları” tarafından yapıldığını iddia etti.
Müslim, BM müfettişlerinin saldırıyı isyancıların gerçekleştirdiğini saptamaları durumunda herkesin bunu unutacağını savunarak “Bu durumda kimi cezalandıracaklar? Katar Emiri, Suudi Kralı ya da Türkiye Başbakanı Erdoğan’ı mı” dedi.
GELİN BENİ YAKALAYIN DİYE YAPMAZ
Müslim, Suriye'de kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin, kendilerinin 3 ay önce Halep'te bir Arap vatandaşın evinde yaşanan olayda "kimyasal silah kullanıldığı" yönünde uyarıları olduğunu ancak kimsenin buna kulak asmadığını söyledi. Müslim, Şam'da kullanılan kimyasal silahı Esed yönetiminin kullandığı iddialarına ilişkin ise, ''Silahın soruşturma komisyonunun orada olduğu zamanda kullanılması akıllıca değil. Rejim kalkıp da, 'Gelin beni yakalayın' diye yapmaz. Bu, soruşturma isteyen bir konudur'' diye konuştu.
GÖÇÜ YASAKLADILAR MI?
Göçün yasaklandığı iddiaları Suriye'nin Kürt bölgesinden komşu ülkelere göçün yasaklandığına ilişkin iddiaların hatırlatılması üzerine PYD Başkanı, ''Yasaklanması değil de son dalganın düzensiz bir şekilde güneye geçmesinden rahatsız olduk. Güney yönetimi de rahatsız oldu. Çok hazırlıksız yakalandık. Bir anda 5-10 bin kişinin birden geçmesi... Onun için bunu bir düzene sokmak istedik. Rojava'yı boşaltmaktan ziyade geçişlerin düzenli olması için tedbirler alındı'' ifadelerini kullandı.
TÜRKLERİN DOSTLUĞU DA DÜŞMANLIĞI DA ÖNEMLİ
Türkiye'nin gerek dostluğu gerekse düşmanlığının çok önemli olduğunu vurgulayan Müslim, "Biz Kürtler Suriye'nin geleceğinde yer almak istediğimiz için Türkiye'yi görmezden gelemiyoruz" dedi.
Türkiye'nin bu konudaki politikasını gözden geçirdiğini ileri süren Müslim, şunları söyledi: "Ne kadar yanlışlık ya da hata olursa olsun, en azından güven sağlamak için, görüşmelerin devam etmesini istiyoruz. Birikimle gelen güvensizliği gidermek zaman ister. Biz gerçekten çaba sarfediyoruz ve buna devam etmeye hazırız. Türkiye'nin de aynı çabayı sarfetmesini isteriz. 900 kilometrelik bir sınırdan bahsediyoruz ve iki tarafında da Kürtler var. İstikrar en fazla bizi ilgilendirir. O tarafta da bu tarafta da ezilenler bizimdir. Hiçbir bakımdan Türk halkıyla sorunumuz olmamıştır. Yüzlerce yıldır acıyı, sevinci beraber yaşadık. Güvensizlik ortamını kaldırmak için elimizden geleni yapmaya hazırız.''