« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

03 Şub

2014

İstiklal hukuku mu?

Mustafa Ünal 01 Ocak 1970

12 yıllık AK Parti iktidarı en büyük reformları ‘yargı alanında’ yaptı. İtici güç Avrupa Birliği’ydi.
İrili ufaklı paketlerle Türkiye adım adım ilerledi. Hukuk mevzuatı evrensel kriterlere yaklaştı. AK Parti bu sayede nice badireyi atlattı. Kılpayı kapatılmaktan kurtuldu. Ankara kriterleri hüküm sürseydi çoktan tarih olmuş, partiler mezarlığında yerini almıştı. RP ve FP gibi. 10 yılın ‘sessiz devrimini’ ustalık döneminde yeni anayasayla taçlandırması beklenirken eski siyasetin hastalıkları bir bir nüksetmeye başladı. Daha çok da merkez sağın hastalıkları. Öncesi de var ama AK Parti için 17 Aralık tam dönüm noktası oldu. Onca yılın deneyimiyle süreci serinkanlı şekilde yönetmesi beklenirken, telaş ve paniğe kapıldı ve işler tersine döndü, süreç onu yönetmeye başladı. Buna savrulma hali de diyebilirsiniz, panikatak da...
17 Aralık’ın ağır bir operasyon olduğu muhakkak... Siyasi sonuçlarından kaçmak mümkün değildi. İlk dokunuşta 4 bakan koltuğunu kaybetti zaten. Bu iddiaların güçlü olduğunun, öyle basit ‘komplo ve senaryo’ ile izah edilemeyeceğinin göstergesiydi. Bazı hasarlar bıraksa da buradan çıkış AK Parti için pek zor değildi aslında. Ergenekon’dan bile çıkmayı başarmış bir partiydi çünkü. Olayın sıcaklığı içinde Başbakan’ın parti teşkilatına konuşurken söylediği “Bu çirkin komplodan güçlenerek çıkacağız ve yeni Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bu süreç yeni Türkiye’nin ‘İstiklal Mücadelesi’ sürecidir.” açıklamasını duygusal ve siyasi tepki olarak yorumlamıştım. Dün de tekrar etti. Bu kez seçimi İstiklal Mücadelesi’ne benzetti. Bir zamanlar CHP’nin yaptığı gibi.
Milli Mücadele, İstiklal Mücadelesi gibi kavramlar kaybedenlerin argümanıydı. Bugüne kadar da özellikle ‘ulusalcılar’ tarafından AK Parti’ye karşı kullanıldı. Devlet içindeki uzantılarıyla da milli mücadeleye giriştiler. Sonları hüsran oldu. Ne mücadele kaldı ne ulusalcı akım. 17 Aralık’tan çıkmak için ‘İstiklal Mücadelesi’ başlatırsanız sadece siyaseti değil ‘hukuku’ da bu olağanüstü sürece uygun hale getirirsiniz. Olağan mahkemeleri ‘İstiklal Mahkemeleri’ gibi kullanmanın yollarını ararsınız. Bugün yaşanan ne yazık ki bu. Reformlarla Sessiz Devrim yapan parti şimdi İstiklal Mücadelesi başlattı. Tek hedef sandık değil. Bütün satıh... Her yasal düzenleme ve savcılar ile dosyalar üzerinden soruşturmalara müdahale ‘İstiklal Mücadelesi’nin’ olağanüstü ikliminden besleniyor. Ne AB ne de evrensel standartlar kriter. HSYK kanunu şimdilik rafta. Ancak AK Parti pes etmiş değil. Yargı konularının ağırlıklı olarak yer alacağı yeni demokrasi paketi yolda. İçeriği tam açıklanmasa da çerçevesi az çok belli.
17 Aralık operasyonu olmasaydı ne böyle bir paket gündeme gelirdi ne de yargıya el atılırdı. Her şey 17 Aralık’tan çıkmak için. Bütün uğraşı ‘yargıyı yürütmeye bağlamak’ için. Çoğu gitti azı geldi. Kanun da olsa, yönetmelik de olsa yollar aynı yere çıkıyor. Ne yargı bağımsızlığı ne de kuvvetler ayrılığı dikkate alınıyor. Çünkü söz konusu olan İstiklal Mücadelesi. Gerisi teferruat.
İstiklal Mücadelesi sadece 17 Aralık’a değil, durdurulan TIR’lara, iki yıldır ağızlarda çiğnene çiğnene çürüyen böceklere karşı da başladı. Keşke TIR da böcek sorunu da hukukun olağan sınırları içinde çözülebilseydi. Bir devlet bu kadar uzun süre içinde Başbakan’ı dinleyen böceklerin faillerini bulamaz mı? Ne hikmetse bulamadı. Umutlar istiklal hukukunda.
İstiklal Mücadelesi’nin hukuku da bugünlerde yürürlükte. Yüksek perdeden ajanın, vatan haininin, dış güçlerin konuşulduğu bir ülkede istiklal mahkemeleri de kaçınılmazdır. Bir paket onun için. Memleket elden giderken yolsuzluklar, ayakkabı kutuları, dosya dosya fezlekelerin lafı mı olur. Vatan söz konusu.
Unutulmamalı ki, her istiklal mücadelesinin bir ömrü var. Ve asla kaderin hükmünden kaçılmaz. Asıl hüküm İlahi Adalet’indir. Ama burada ama ötede.

Ziyaret -> Toplam : 124,38 M - Bugn : 183930

ulkucudunya@ulkucudunya.com