Çare şalter!
Tarık Toros 01 Ocak 1970
Cesur bir muhabir çıktı, arka arkaya üç merak edilen soruyu çatır çatır sordu: Urla villaları, medyaya altyazı müdahalesi ve Sabah-atv'nin satışı.
Cevabın ne olduğunun önemi yok. Özete, iddialar teyit edildi.
-Fas'tan, bir haber kanalı yöneticisinin aranıp o anda akan altyazının kaldırtıldığı...
-Urla'da sit alanına birilerinin birileri için villa yaptığı...
-Sabah-atv'nin satışında işadamlarının bir yardım havuzu oluşturduğu...
Doğrulandı.
Ekstrası bile var:
Başbakan soru soran muhabiri azarladı, hatta aşağıladı:
-Bu iddiaların altında patronlarınız var.
-Dışa bağlı olduğunuz yer nasıl komut ediyorsa ona göre hareket ediyorsunuz.
-Patronlarına bunları söyleyecek irade sende yok!
-Hukukta bir kaide var, bunu öğren!
-Patronlarınız doğru konuşmamayı kendine meslek edindi.
Yasal ses kayıtları
Sorular, savcılık soruşturmalarının mahkeme evrakına girmiş yasal ses kayıtları ile ortaya konulan iddialardı. Ve bunlara haftalardır cevap verilmiyordu.
Haliyle, "Müddei iddiasını ispatla mükellef" sözü anlamsız.
Bilakis Başbakan, haftalardır ispatlanmayan iddiaları kürsülerden dile getirdi.
"Ananas kod adıdır" dedi. Örgüt, böcek, kaset, paralel laflarının altı doldurulmadı.
Soruşturma savcısına, "Daha dur bakalım seninle işimiz var. Nereye çalıştığını açıkla, açıklamazsan biz açıklayacağız" dedi. Arkası gelmedi.
Yığınla konuşma var, "Açıklamazsan biz açıklayacağız" diye biten... Bekliyoruz.
Hepsi bir yana.
Pazartesi akşamı Fatih Altaylı'nın açıklamalarıyla medyaya düşen bombanın, ertesi akşam aynı saatlerde Başbakan tarafından teyit edilmesine kadar geçen 24 saat içinde olan biten, normal bir ülkede bırakın hükümetleri, her şeyi altüst ederdi.
Gerçekleri saklayamaz
Skandalları kanıksadık sanki.
İnternete sansür getiriliyormuş. İsterse fişini çeksinler.
Gerçekleri örtemez, saklayamaz, kaçıramaz, silemez, yok sayamazsınız.
Tüm gedikleri tıkasanız bile, bir muhalefet lideri çıkıp Meclis kürsüsüne projeksiyon kurar, yasal ses kayıtlarını dinletir.
Şalteri indirmekten başka çareniz kalmaz!