« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

03 Mar

2014

Bu millet ‘bidon kafalı’ değildir

Şahin Alpay 01 Ocak 1970

Yaklaşık üç yıl öncesinden başlayarak Erdoğan ve kliğinin niyetlerinin iyi olmadığı belli olmuştu. “Türk usulü başkanlık” adı altında, Rusya’dakine benzer bir tek adam rejimi kurma arayışında olduğu görülmüştü.
Muhtemelen yakın zamana kadar, kolaylıkla kazanacaklarını hesapladıkları önümüzdeki üç seçimden sonra bu ideallerini gerçekleştirebileceklerini tasavvur ediyorlardı.
Ne var ki hesap edemedikleri bir şey oldu ve 17 Aralık 2013’te, İstanbul’da savcıların 14 ay önce başlattıkları, MİT’in 8 ay önce kendilerini uyardığı, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasına yakalandılar. Ve, soruşturmayı örtbas etme ve iktidarlarını sürdürme telaşıyla, seçimler sonrasına bıraktıkları projeyi, belki bugüne kadar düşünmedikleri boyutlarıyla, şimdiden uygulamaya koydular. Bizzat Başbakan’ı ve ailesini de kapsadığı giderek anlaşılan soruşturmanın bir iftira, (kullanışlı bir bahane olduğuna inandırıldıkları) “paralel devlet, paralel yapı, Fethullahçı çete” tarafından girişilmiş bir darbe olduğu iddiasını ortaya attılar. Binlerce polisi, yüzlerce savcı ve yargıcı yerlerinden ettiler. Kabul ettikleri internet yasası, HSYK yasası, kabul etmeye hazırlandıkları MİT yasası, oluşturdukları “havuz medyası” ve aldıkları öteki yasal ve idari önlemlerle, Türkiye’yi polis devletini andıran bir düzene doğru götürmek istiyorlar.
Şimdi Türkiye’nin aklı başında bütün insanlarının zihninde şu soru var: Erdoğan ve kliği iktidarda kalabilir, Türkiye’yi bir polis devletine çevirebilir mi? Benim cevabım net ve açık. Hayır, asla! Erdoğan ve kliği, tarihin en büyük yolsuzluk soruşturmasını adım adım örtbas ediyor, izlerini siliyor, her gün yalan üzerine yalan uyduruyor, böylelikle eninde sonunda yargılanmaktan kurtulacağını sanıyor olabilir. Ama milletin vicdanında çoktan mahkûm oldu.
Millet’in giderek büyüyen bir çoğunluğu, (Erdoğan’ın tanımıyla “milli irade”) artık bu kliğin arkasında değil. Oyları giderek yükselen muhalefet partileri, Erdoğan ve kliği hakkında hükümlerini verdi. Ortaya çıkan pislikten sonra, istifa edip yargılanmasını talep ediyor. CHP lideri, “Hırsızdan başbakan olmaz…” dedi. MHP Başkanı, “Başbakan, hırsızlığı inkâr eden yüzsüzlüğünün hesabını vermelidir…” dedi. BDP lideri, “Bu iktidarla yürümek imkânsız hale geldi…” dedi. Bu kliğin çözüm sürecine de engel olduğu giderek daha iyi anlaşılmakta. Sivil toplumun giderek safları genişleyen kesimleri, Erdoğan ve kliğinin istifa edip yargılanmasını istiyor. ABD yönetimi, Türkiye’deki yolsuzluk skandalını ve bunu örtbas için yapılan insan hakları ihlallerini teşhir ediyor. AB üyelik müzakerelerini askıya almaya hiç bu kadar yakın gelmedi. Erdoğan ve kliği, ne yazık, dünya gözünde itibarımızı iki paralık ediyor.
Eminim, Parlamento’daki AKP grubunun siyasi kaderini kliğe bağlı görmeyen çoğunluğu kara kara, partilerinin bu badireyi nasıl atlatacağını düşünüyor. AKP’ye oy vermiş olan yurttaşlarımızın giderek büyüyen kesimi Erdoğan ve kliğinden uzaklaşıyor. İnançlı yurttaşların giderek artan bir bölümü, “Müslümanlık ile yolsuzluk, yalancılık bağdaşmaz…” diyor.
Görünen köy kılavuz istemez: Ne yaparsa yapsın, Erdoğan ve kliğinin iktidarının sonu gözükmüştür. Türkiye halkı, bu millet “bidon kafalı” değildir! Türkiye halkı artık ne asker sopasıyla ne de polis sopasıyla yönetilmek istiyor; haklarına hukukuna sahip çıkıyor. Bu halk “bidon kafalı” olduğu için AKP’yi iktidara getirmedi; “bidon kafalı” olmadığı için Erdoğan ve kliğinin iktidarına son vermeyi bilecek, “milletin anasını bellemesine” izin vermeyecektir.

Ziyaret -> Toplam : 123,13 M - Bugn : 37846

ulkucudunya@ulkucudunya.com