Cumhurbaşkanı siyaseti seçti
Mehmet Tezkan 01 Ocak 1970
Yargıyı kısmen yürütmeye bağlayan yasayı Cumhurbaşkanı onayladı..
Onayladı ama belli ki içine sinmemiş..
Belli ki siyaseten onaylamış.. Zaten günlerdir kamuoyunu hazırlamaya çalışıyordu; şöyle gayret gösterdim böyle gayret gösterdim ..
Cumhurbaşkanı bazı maddelerin yorumunu Anayasa Mahkemesi’ne bıraktı.. Ben karar veremedim Anayasa Mahkemesi’nin heyeti karar versin dedi..
Ama bir dakika..
Yasayı onaylarken, bu açıklamayı yaparken yasayı Anayasa Mahkemesi’ne götürdü mü?
Götüreceğini açıkladı mı?
Hayır..
CHP’den medet umdu.. Nasıl olsa onlar götürecek düşüncesiyle, kendini riske atmadı..
İktidarla ters düşmek istemedi..
CHP’yi rejimin teminatı gördü..
*
Yetkisi var.. Yasayı Meclis’e geri yollar; şu maddeler sakıncalı diye gerekçesini yazardı.. Bir daha görüşün derdi.. Doğrusu buydu.. O yolu seçmedi..
Siyaseten seçmedi..
Ağustos ayının hesaplarını yaparak seçmedi.. Yeniden Cumhurbaşkanı olmak mı istiyor, AKP’nin başına mı geçmek istiyor bilemem..
İçine sinmeyen yasayı onayladığına göre bir hesabı var..
*
Peki, geri gönderse ne olurdu?
Seçim kapıda, iktidar bir an önce HSYK üzerinden yargıya hakim olmak istiyor.. Cumhurbaşkanı yasayı geri gönderse 15 gün daha gitti..
İktidar milletvekilleri 15 gün daha Meclis’te kalacak..
Göze alamadı..
*
Anayasa Mahkemesi karar verene kadar iş işten geçecek.. Cumhurbaşkanı buna izin verdi..
Efendim, geri gönderse ne olacak, Meclis aynen iade ederse onaylamak zorunda..
Böyle diyenlere şunu sorarım..
Yasalar neden Cumhurbaşkanı’nın onayına sunuluyor..
MİT’e ‘çete kur’ yasası
Dün yazdım, bugün de devam edelim..
Meclis’te çok önemli bir yasa daha var.. MİT yasası..
MİT’e inanılmaz yetkiler veriyor.. Tüm kurumların üzerine çıkartıyor, kurumların mallarına el koyma hakkı tanıyor, insanların özelini bile didik didik edebiliyor..
*
Bu yasa paralel devlet kurma yasasıdır..
Başbakan kendine hizmet edeceklerini düşünüyor ama bu yasayla MİT’in içinde bazı gruplar çete kurabilir.. Sınırsız güç, dokunulmazlık zırhı altındaki güç, kontrolsüz güç gün gelir her şeyi yapar..
Yapabilir..
Şantajla, tehditle Meclis’i bile kontrolü altına alır.. Devlet içinde devlet olur..
Yasa Genel Kurul’da.. AKP’liler iyi düşünün..
Yarın yine ah vah, yandık öldük pişmanız demeyin..
Yargı yok ki soruşturma yapılsın!..
Başbakan ile oğlu arasındaki ses kaydını dinlemişsinizdir.. Veya tapeleri okumuşsunuzdur..
Evdeki paraları konuşuyorlar..
Başbakan montaj olduğunu, dublaj olduğunu söyledi.. CHP lideri incelettik gerçek dedi..
Düzmece mi?
Hakiki mi?
*
İki gündür önüme gelene soruyorum..
Ses kaydının gerçek olduğuna inananlar da, montajdır diyenler de aynı görüşte..
Bir şey çıkmaz!..
Montajdır diyenler; yolsuzluk ve rüşvetin olduğuna inanmıyor.. Cemaatin komplosu diyor.. Hükümeti yıpratma, yıkma hareketi sayıyor.. Başbakan’ın hedef seçildiğine inanıyor..
Yani bir şey çıkmaz!..
*
Gerçektir diyenler de şunu söylüyor; rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasına müdahale eden.. Savcıları, polisleri görevden alan, bakanlar için hazırlanan fezlekeleri geri gönderen iktidar bunun mu üstünü örtmeyecek..
Hangi merci ses kayıtları gerçektir diyecek ki..
Yani bir şey çıkmaz!..
*
Gördüğüm şu.. Montajdır diyenler sonuna kadar montaj diyecek.. Gerçek diyenler de sonuna kadar gerçek olduğuna inanacak..
Efendim, hukuk, yargı onlar ne diyecek?
üldürmeyin..
Ortada hukuk mu kaldı, yargı mı kaldı? Yargıya güven mi kaldı?
Soruyorum size.. Yargı bu soruşturmayı hiçbir etki altında kalmadan.. Bağımsızlık ve tarafsızlık ilkesini koruyarak sonuçlandırabilir mi?
Sonuçlandırır belki..
Siz sonuca inanır mısınız?
Hayır mı?
Bir ülkenin düşebileceği en zavallı hal budur..
İktidarın ülkeye eseridir!..