Bu sorunun cevabı bizi aşar
Güler KÖMÜRCÜ 05 Aralık 2007
BÜYÜK ABİ tempoyu artırdı, yeni tanımlamalar yapıldı (bakınız cuma yazıma tekrar, lütfen) bu çerçevedeki malum hesapları bozmaya kalkanlar ‘teker teker hedefe yerleştirildi.’
Efendiler, biz ölümlülere açıkça şunu söylüyorlar; ‘Türkiye’de ilk adımda federatif yapıyı hayata geçirip Güneydoğunuzu çözeceğiz, ardından Kuzey Irak’ta Kürt devletinin kurulup, Türkiye’nin koruması altına sokulmasını sağlayacak bu arada Türk kamuoyunu yoğun psikolojik operasyonlarla uyuşturup, Güneydoğu’da federasyonun ve de Kuzey Irak’ta Türkiye himayesinde bir Kürt devletinin Türkiye’nin ekonomik menfaatine uygun olacağı havası yaratacağız, havucunuz bu, zorluk çıkarmayın. ‘Barzani’nin Kürt devleti bir süre sonra Türkiye’ye iltihak edecek, “Kürdistan”, ikinci yavru vatan! olacak’ havucunu kabul etmezseniz, sopaya razı olun.
Her kim, adı; ‘demokrasi gereği uyum paketi’ gözüken fakat gerçekte BOP’un merkez projesi olan (Türkiye-İran-Suriye ve de Irak’tan parçalarla oluşturulacak) Büyük Kürt Devleti’ni oluşturma planımıza karşı çıkar, milli mücadele vermeye kalkarsa da derhal bu kişilere ‘şahinler, faşistler, cuntacılar, paranoyak ve de komplocular hatta daha da yetmez ise çeteciler’ suçlamalarının yapılmasıyla itibar infazına geçilecek. İtibar infazı da yetmez ise, milli projeleriyle, milli mücadeleleriyle projemizi yavaşlatmaya kalkanları bir biçimde etkisiz hale getirilecek. Edebiyatta, bilimde, medyada, işdünyasında ve de siyasetteki milliler, şahinler en kısa zamanda tasfiye e-di-le-cek...’
Ve... Sıcak gündeme dönelim. Cuma günü. Türkiye, geleceği adına çok önemli 6 değerli milli bilim adamını kaybetti. Bir okurumun gözüyle bu acı olayı kayda geçmek istiyorum efendim; ‘Değerli vatanseverler; cuma günü düşen uçakta Türkiye’nin geleceği açısından çok ama çok önemli olan 6 bilim adamı vardı. Türkiye’nin nükleer araştırmalarında çok önemli role sahip değerli rahmetli bilim adamları arasında yer alan Profesör Doktor Engin ARIK, Türk bilim adamlarının bilimsel araştırmalarını engelleyen TÜBİTAK’a sert eleştirileri ile de gündeme gelen bir bilim adamıydı. Ayrıca; dünyanın geleceğinde çok önemli bir rolü olan toryum madenine sahip olan ülkemizin neden bunu değerlendirmediğini sorgulayan ve bu konuda kamuoyunu harekete geçirmeye çalışan bilim insanlarının lideriydi. Yüzlerce vatanseverin suikastlara ve komplolara kurban gittiği ülkemizde Sayın ARIK’ın ve ekibinin ölümü de kirli bir planın sonucu olabilir mi? Tüm vatanseverleri uyarmayı görev biliyoruz.’
Bu arada, son üç günlük gazete haberleri arasına sıkışmış ‘konuyla tamamen alakasız (!) mini bir habere’ bakalım; ‘Amerikalılar düşen uçağı inceledi. İki minibüsle hemen kaza yerine gelen Amerikalı uzman heyet uçağın gövde ve kanat bölgesinde incelemeler yaptı.’
Cehaletime verin, siz hiç bundan önce Türkiye’de düşen uçaklarda Amerikalı uzmanların apar-topar gelip inceleme yaptıklarını hatırlıyor musunuz? Birden aklıma geldi (ne alakası varsa?!) İstanbul’daki sinagog saldırılarından sonra MOSSAD’ın olay yerinde temizlik yapması pardon pardon olay yeri incelemesi haberlerini hatırladım.
Sevgili Genel Yayın Yönetmenim Serdar Turgut’un önceki önceki günkü yazısından tam isabet bir bölümle noktayı koyalım, diyor ki Sayın Turgut; ‘Bazı ülkelerin elinde uçaklara dışarıdan müdahale teknolojisi var. Bu müdahale ise yönetimi pilotun elinden alıp uçağı dışarıdan yönlendirmek anlamına geliyor. Bu teknoloji 11 Eylül saldırısında kullanıldı. Denenmesi ise daha önce New York ve New Foundland üzerinde iki uçağın düşürülmesindeydi. Anlayacağınız o sabaha karşı düşen uçağın Atlasjet olması tamamen tesadüftü. O uçuşun sonu hangi şirket hangi uçak olursa olsun böyle olacaktı. Çünkü Türkiye’nin geleceği açısından çok ama çok önemli olan altı bilim adamı da o uçaktaydı ve bir kaza ile önemli bir proje ortadan kaldırıldı. Kim neden yapar bu işi, bilemeyiz. Bu sorunun cevabı bizi aşar...’
Perde açıldı. Dönemeç sahnesindeyiz.
