Gül o kitapları dört yıl önce okusaydı!
Mehmet TEZKAN 05 Aralık 2007
Terör bugün niye var? PKK neden hâlâ ölüm kusuyor?
Abdullah Öcalan yakalandıktan sonra rehavete girildi de ondan..
Cumhurbaşkanı Gül’ün tespiti böyle..
Aslında acı itirafı..
Çünkü rehavet içinde olan, Gül’ün Başbakan Yardımcısı olduğu AKP hükümetiydi..
Apo 1999 yılının şubat ayında yakalandı..
Nisan ayında seçim yapıldı.. Sandıktan üçlü koalisyon çıktı..
Ama o üçlü koalisyon önce depremle uğraştı..
Sonra ekonomik krizle.. Hatırlayın o günleri, Türkiye dibe vurmuştu.. Kimsenin PKK’ya bakacak hali yoktu..
2002 yılında AKP iktidara geldi.. Ekonomi rayına girmişti.. IMF’in kontrolüne geçmişti.. Düzlüğe çıkmak için yapılan planı uygulamaktan başka yapılacak bir şey yoktur.. Parkur dışına çıkma yeter..
AKP de öyle yaptı zaten..
2002’yi, 2003’ü hatırlayın, terör de yoktu..
İşte asıl rehavet yılları bunlardır..
Kayıp yıllar..
2004 yılında tek tük de olsa eylemler başladı..
AKP bir şey yaptı mı? Kürt sorunu için yeni bir açılım getirildi mi?
Hayır
Niye?
Rehavet sürüyordu..
***
2005 yılında PKK eylemleri daha da arttı.. Hükümet ciddiye almadı.. PKK nasıl olsa bitti gözüyle baktı.. Eylemleri çatapat sınıfına koydu..
2006 yılında durum birden ciddileşti.. Başbakan bir ara sabrımız taştı dedi.. Kışla birlikte PKK mağaralara, kamplara çekilince biz yine uykuya daldık..
Yani rehavete devam..
2007’nin nisan ayını hatırlayın.. Genelkurmay, terör azacak, sınır ötesi harekât
yapalım dedi.. Başbakan önce içeridekileri temizlesinler diye gönderme yaptı..
Rehavet alabildiğine hüküm sürüyordu..
***
Aslında AKP iktidarı ilk günden beri PKK meselesini askerin işi olarak gördü..
Kürt sorununa da elimi yakar diye baktı..
Soruyorum.. Gül’ün ağzından bugüne kadar PKK konusunda, Kürt sorunu hakkında bir söz duydunuz mu?
Güneydoğu için şunları yapmamız gerekir dediğini..
Hayır..
Niye mi?
Hem ilgi alanı dışındaydı hem de bilgisi yoktu..
(Aslında Başbakan Erdoğan’ın da öyle.. Güneydoğu hep ilgi alanlarının dışında kaldı. Öncelikler listesine giremedi.)
Nereden mi biliyorum?
Kendisi söylemiş..
Demiş ki:
“Terörle mücadele komisyonu başkanıyken bu alanda çok kitap okudum. Bu konuda söylenen, yazılan hemen her şeyi okudum. Kitapları yazanları, TV’de görüş bildirenleri çağırıp konuştum. Birçoğundan rapor aldım. Değerlendirdim.”
Tahminen Gül o kitapları 2006’da okumuş..
Ah be!
Gül o kitapları dört yıl önce okusaydı..
Terör olur muydu?
PKK belasıyla hâlâ boğuşmak zorunda olur muyduk?
Gül okuyup öğrendiği için yapılması gerekenleri sıralamış.. Bir yanda silahlı mücadele, diğer taraftan ekonomik mücadele ve açılım yollarından bahsetmiş..
Gül bunları üç yıl, dört yıl, beş yıl önce söyleseydi..
Ne söylemesi; yapsaydı..
O zaman silahlı mücadele de durmuştu..
Tüh be!..
Biri Gül’e o kitapları dört yıl önce okutsaydı ya..
Ne iyi olacaktı..