Koltuğa feda edilmesin...
Güngör Mengi 01 Ocak 1970
Doğru; Güneydoğu’da bugün devlet otoritesi varlığını duyurmuyor.
Egemen devlet iddiasından bir iktidar vazgeçmeye razı olur mu?
Olmaması gerekir.
Ama öyle sorunlar iktidarı boyun eğmiş görünmeye mecbur eder ki, geçici olarak ve taktik gereği rıza gösterirsiniz.
Güneydoğu’da PKK birkaç noktada yol kesip kimlik kontrolü yaparken “buralar benim” narası atmış olmuyor.
Böyle eylemlerin devleti itibarsız hale düşürmekten başka bir sonucu yoktur.
Ama terör örgütünü yönetenler hesap hatası yapıyorlar.
Devletin oradaki pasifliği sanılmasın ki bölücü örgüte mevzi kazandıracak; büyük yanlıştır.
Çünkü bu görüntü toplumda öyle bir tepkime yaratır ki, o ana kadar mutabakatı sağlanmış kazanımlar elden uçar gider.
Söz konusu kazanımların netliği yok ama çok büyük kavgalara yol açacağı belli.
AKP’nin Diyarbakır’da düzenlediği Çözüm Süreci Çalıştayı’nda Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın yaptığı açıklama şüphe doğuracak belirsizlikler taşıyor.
Takvime bağlanmış bir yol haritası için çalışıldığını belirten Beşir Atalay, atılacak adımlar konusunda ipuçları veriyor:
“Çözüme en yakınız, başaracağız ve mecburuz. Siyasete güven, eve dönüşler, hayata dönüşler, siyasete dönüş, hepsi var. Bütün bunlar görüşülüyor.”
Neredeyse kapsamlı bir genel af vaadinin derinden gelen sesi ...
Eve, hayata ve siyasete dönüşleri sağlayacak bir uzlaşma mı oluştu Oslo’dan bu yana? Bilmiyoruz.
Ama CHP dün bölgedeki otorite boşluğuna iktidarın göz yumduğunu iddia ederek nedenini sordu. Cevabını da verdi:
“Başbakan’ın cumhurbaşkanı olma hesapları onu bu olaylara göz yummaya yöneltmektedir.”
Cumhurbaşkanı olma isteği ihtiras ölçeğinde de olabilir.
Bu ayıp değil. Yeter ki Anayasa çiğnenmesin, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğü pazarlık masasına gelmesin!
Böyle danışman dostlar başına
Başbakan’ın Başdanışmanı Akdoğan maaşını son kuruşuna kadar hak ediyor!
Verdiği mülâkatta Başbakan’ı yere göğe koyamamış...
“Muhtar bile olsa farketmez, ülke yönetimini oradan etkilerdi demiş..”
Bu güçte bir siyasi liderin belli makamlara hapsedilemeyeceğini savunuyor.
Başdanışman’ın teşhisi doğruysa Tayyip Erdoğan’ı başkanlık bile kesmeyecektir. Hazır olalım..