Çözüm Meclis’te!
Necati Doğru 01 Ocak 1970
Çözüm; Oslo’da gizli görüşmekle gelmedi. Çözüm Abdullah Öcalan ile saklı müzakere yaparak da gelmedi. Çözüm İmralı’ya “heyet göndermekle” de gelmedi. Kandil ile müzakere yaparak da çözüme ulaşılmadı. Çözüm Diyarbakır’da Çalıştay düzenleyerek de gelmeyecek.
2 yıl doldu.
Çözüm planı neydi?
2 yıldır ne görüşüldü?
İktidar ve onun “Tek Adamlı” muktediri; “Çözüm Planını bir kanun tasarısı haline getirip 2 yıl önce Meclis’te tartışmaya açsaydı” ve bağırarak, icabında milletvekilleri birbirini “vatan hainliğiyle suçlayıp” yumruklaşarak, ara verip yeniden tartışarak “çözüm kanunu” görüşseydi; bir karar alma noktasına gelirdi.
Meclis duvarında yazıyor:
Egemenlik Milletindir.
Kayıtsız şartsız.
Yani 1920 yılından beri Meclis, “Millet adına kararlar alıyor, yasalar yapıyor” ve hükümetler de (iktidarlar) Meclis’in aldığı kararların yürütücüsü oluyorlar. Türkiye’nin sorunlarını, iyi ya da kötü, 1920 yılından beri Meclis çözüyor.
* * * *
Çözüm planı neydi!
İçinde ne var?
Meclis’ten (yani halktan) gizlenerek Oslo’da gizli görüşmeyle, İmralı’da örtülü müzakereyle, Diyarbakır’da medyatik çalıştayla varıla varıla çözüme değil “Türk Ordusu’nun ocağından Türk Bayrağı’nı indirme” noktasına gelindi.
Bayrak indiriliyor.
Yeni değil.
10 yıldır indiriliyor.
Yakılıyor.
İndiren çocuktu, ajandı.
Haindi, şuydu, buydu.
O indirilen, yakılan bayrak; 1920 yılında Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri hem Türk’ün, hem Kürt’ün ortak bayrağı oldu. Bayrak diktiğin yer senindir. Bayrağın indiriliyorsa ve senin ordun da bunu “seyretmek zorunda bırakılıyorsa” o yer senin değildir.
Çözüm planı bu muydu?
Türk Bayrağı oradan kalkacak.
Yerine iki bayraklı vatan olacak.
* * * *
Çözüm; Türkiye’yi 2 bayraklı, 2 vatanlı, 2 dilli, 2 meclisli, 2 bütçeli yapmak üzerine kurulduğu için mi orduya; “bayrağını indirmeye kalkabilirler, karakoluna saldırıp taş atabilirler, askerini kaçırıp dağa kaldırabilirler sen sakın ateş etme, barış sürecini bozma. Ateş edersen soruştuma açar seni cezalandırırım” diye emir verildi. Nitekim, 3 gün önce seyretmeyip ateş eden askerin silahına el koyup soruşturma açtılar.
Çözüm Meclis’e gelseydi.
Çözümü Meclis tartışsaydı.
Millet bilirdi.
Ne var bu çözümün içinde?
* * * *
Abdullah Öcalan, PKK, KCK, BDP hepsi birlikte hareket ediyorlar. Ayrı bayrak, ayrı vatan, ayrı meclis, ayrı dil, ayrı bütçeli bir yapıya hedeflenmişler. Bunu da gizlemiyorlar.
Onların söylediklerine baktığımızda; çözüm diye sunulanın “Türkiye Cumhuriyeti’nin Varlığını tartışmak” olduğunu anlıyoruz.
PKK’nın çözüm planı bu.
İktidarın çözüm planı ne?
Başbakan Tayyip Erdoğan, Büyük Millet Meclisi’ne “Çözüm Kanunu” adı altında bir yasa tasarısını hazırlayıp sunmadı, sunamadı, sunmuyor.
Niçin?
Çözüm Meclis’te!
Sorunu ancak Meclis çözer.
Didişecek.
Kavgalaşacak.
Çözümün içinde ne var?
Millet de öğrenecek.
Çözüm Meclis’le gelecek. Çözüm Abdullah Öcalan ve PKK ile gizli görüşme yaparak gelmiyor.