Aman Hoca sakın konuşma, yoksa ipimizi çekerler
Tufan TÜRENÇ 19 Aralık 2007
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül'ün atadığı YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcan üniversite rektörleriyle tanışmak istiyor. Bunun için Ankara'da toplanan Rektörler Komitesi Toplantısı'na geliyor.
Oturuyor, adını sanını söyledikten sonra özgeçmişini okuyor.
Ardından akademik kariyeri hakkında bilgi veriyor.
Sonra da kalkıp salondan çıkıyor.
Yani rektörlerle tanışmıyor, sadece onlara kendini tanıtıyor.
Garip ve anlamsız bir davranış.
Rektörlere değer mi vermiyor?
O zaman neden gelip o toplantıya giriyor?
Yoksa dekanlık, rektörlük yapmadan YÖK başkanlığı koltuğuna oturtulmanın ezikliğini mi yaşıyor?
* * *
Kapıda bekleyen gazeteciler doğal olarak YÖK Başkanı'nın başına üşüşüyorlar.
Soruları yanıtsız bırakarak makam aracına atlayıp oradan uzaklaşıyor.
Aynı gün saat 14.00'te Meclis Başkanı Köksal Toptan'ı ziyarete gidiyor.
Gazeteciler yine yolunu kesiyor ve soru soruyorlar.
Yanıtlamadan yürüyüp içeri giriyor.
Köksal Toptan'ın makamına girince gazeteciler çekim için içeri alınıyor.
Meclis Başkanı, YÖK Başkanı'na gazetecileri göstererek "Sayın Başkan, YÖK ile ilgili söyleyecekleriniz varsa..." diyor.
Özcan, "Hayır yok hocam. Mümkün olduğu kadar bu işten kaçıyorum. Hem Sayın Cumhurbaşkanı tavsiye etti, hem de sayın Başbakan. 'Aman hocam. Bir şey söylersin, ipimizi çekerler' dedi" diyerek konuşmak istemediğini söylüyor.
O sırada çekimde olan Kanal D kamerasının tepe üstü mikrofonu açık olduğu için bu sözleri kaydediyor.
TV kanallarının akşam haberlerinde de bu konuşmayı bütün Türkiye duyuyor.
* * *
Partilerüstü olması gereken bir cumhurbaşkanı...
Seçilmeden önce "Ben AKP'nin değil, 70 milyonun cumhurbaşkanı olacağım" sözünü veren bir cumhurbaşkanı...
YÖK Başkanı'nın tarafsız olmadığını, tamamen iktidarın adamı olarak bu makama getirildiğini belgeleyen Başbakan'ın "Aman konuşma ipimizi çekerler" sözleri.
Bu tablo, üniversiteler için AKP'nin beslediği niyetlerin ne olduğunu gösteriyor.
* * *
YÖK Başkanı bir saat sonra bu kez Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamalarla Cumhurbaşkanı, Başbakan ve kendisi arasındaki kumpası da ele veriyor:
"Rektörleri kendi hallerine bırakırsak konu edilen yasaklar da kendi kendine ortadan kalkar. Başörtüsü sorununun çözümünde Anayasa Mahkemesi kararlarına gerek yok. Bunlar üniversitelerin dışında konmuş yasaklardır. Öyle bir kural olabilir ama siz onu önemli görmeyebilirsiniz, bir sürü insanı rahat ettirirsiniz."
Böyle diyor rektörlere YÖK Başkanı.
Onlara Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay kararlarını dinlememeyi, hukuka boş vermeyi öğütlüyor.
Gördünüz mü demokrat AKP iktidarının üniversiteleri kimlerin eline teslim ettiğini.
Haberiniz olsun, yakında üniversitelerde kıyametler kopacak.