Gerilen tel kopar!
Rahmi Turan 01 Ocak 1970
Birinci sayfadaki yazımda anlattım.
Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin her şeyi olmak istiyor!
Hem Cumhurbaşkanı, hem Başbakan, hem Başkomutan, hem parti başkanı…
Memlekette başka adam kalmadı mı Allah aşkına?
Tayyibistan mı olacak burası?
Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Erdoğan, hedefinin 2023 olduğunu söylüyor. Yani Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100’üncü yılı…
Ancak gidişat pek iyi değil…
O zamana kadar belki de ortada Türkiye Cumhuriyeti kalmayacak ve devletin adı değişecek… Ülke şimdiden “Tayyibistan” gibi oldu!
* * * * * * *
Baksanıza, Atatürk anıtlarına çelenk konulması yasaklandı, bazı valiliklerden ve kaymakamlıklardan sonra Ziraat Bankası’nın adından da Türkiye Cumhuriyeti’nin simgesi olan “T.C.” ibaresi kaldırıldı…
Bu kasıtlı uygulamalar birer alıştırmadır. Yavaş yavaş yaygınlaştırılıyor!
Amaç belli… Türkiye Cumhuriyeti’ni silmek!
Bizim millet de bu hazırlıkları kuzular gibi sessizce seyrediyor!
Bu arada “Vatan seninle gurur duyuyor!” diye meleyenler de var!
Vatanın gurur duyduğu söylenen kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti’nin kahraman kurucularına
“İki ayyaş” tabirini yakıştırıyor!
Böyle hazin bir tabloda Cumhurbaşkanlığı Seçimi’ne
gidiyoruz.
* * * * * *
MHP Ankara Milletvekili
Özcan Yeniçeri, sayıları az olan düzgün parlamenterlerden biridir. Gelişen olaylara isyan ederek diyor ki:
“Başbakan Erdoğan, Roma imparatorları olan Neron ve Sezar ötesi yetkiler istiyor. Bunun için de baskıcı bir yapının oluşturulması gerekiyor.
Türkiye bu Başbakan’dan kurtulmalıdır!
Ülkemiz daha fazla gerilmeyi, kutuplaşmayı kaldıracak durumda değil!”
Bunlar doğru sözlerdir. Gidişat ne yazık ki iyi değil! Gerilen tel, bir yerde kopar!
Türk, Türk’ü vuruyor!
Biz içeride seçimle uğraşırken, dışarıda bir facia yaşanıyor.
Hem Suriye, hem Irak Türkmenleri, terör örgütü IŞİD karşısında bin bir güçlükle hayatta kalmaya çalışıyor!
Sahipsiz, silahsız, yiyeceksiz olan Irak ve Suriye Türkmenleri, AKP’nin basiretsiz tutumu nedeniyle tarihlerinin en karanlık günlerini yaşıyorlar!
Suriyeli isyancılara yardım yollayan ve Suriyeli sığınmacılara sınır kapılarını açan AKP iktidarı, Türkmen kardeşlerimize Türkiye’ye sığınma izni vermiyor ve onları terör çetesinin insafına terk ediyor.
* * * * * * *
Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan:
“PKK gibi yine emperyal güçlerin kullandığı terör örgütü IŞİD, Irak’ta Türkmen kardeşlerimize soykırım uyguluyor”
diyor ve ekliyor:
“Ben şimdi yeni bir tehlikeye dikkat çekmek ve siyasetçileri uyarmak istiyorum!
IŞİD terör örgütü, petrol bölgelerinde Türkmenleri temizlerken bir taraftan da Amerika’nın kullanımında olan Türkler ile Anadolu’nun bağrından kopup Irak’a soydaşlarının yardımına koşan Türkler karşı karşıya getiriliyor (yani Türk Türk’ü vuruyor).
AKP’nin sahipsiz bıraktığı kardeşlerimiz Irak’ta çölün ortasında, Suriye’de yanı başımızda çaresiz bekliyor. Bir taraftan da Irak’taki Türkmenlere yardım gönderen sivil toplum kuruluşlarının IŞİD ile nasıl bir bağlantısı var sorusu da yanıtsız! Bunun cevabını önümüzdeki günlerde bulacağız!”
Vah zavallı Kıbrıs!
Defalarca yazdım. “Kıbrıs gitti gidiyor!” dedim. Hayret! İktidardan da, muhalefetten de ses soluk çıkmadı!
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Philedelphia’da, Amerikan Ortodoks Kilisesi Ruhban Meclisi’nde konuşurken:
“Türk Hükümeti, fiili durumun çıkarına olmadığını anladı. Biz, Kıbrıs sorununu Başbakan Erdoğan ile çözeceğiz!” dedi.
Erdoğan, Amerika’nın, Başkan’dan sonraki en güçlü kişisi olan Joe Biden’e herhalde umut verdi ki adam böyle konuşuyor.
Yani, Kıbrıs gitti gidiyor sevgili okurlar! Tayyip Bey’in ve AKP iktidarının büyük başarısı (!).
Tebessüm
Gerçekler yavaş gider!
İngiliz başbakanlarından Benjamin Disraeli (1804-1881) kürsüde, önceki iktidarın yolsuz davranışlarını anlatırken, muhaliflerinden biri oturduğu yerden seslenir:
“Hey dostum! Sesini yükselt! Seni duymuyoruz!”
Disraeli acı acı gülümseyerek şöyle cevap verir:
“Gerçekler yavaş gider ama üzülme, zamanla sana da ulaşacaktır!”
Günün Sözü
Seni yöneten zengin oluyorsa, senden çalıyor demektir!