Tevhid-i Selam gerçekleri-4
Gültekin Avcı 01 Ocak 1970
Tevhid-Selam espiyonaj ve terör örgütü Türk mahkemeleri ve Yargıtay’ın pek çok kararıyla mahkum edilmişti.
Adli mekanizmanın yaptığı takiplerde; evvelce bu terör örgütünden mahkûm olup ağır hapis cezası alan kişilerin, yine hücresel olarak aktif oldukları ve pek çok illegal bağlantılara girdikleri tespit edilmiş.
Savcılar ve polislerin mahkeme kararlarıyla yaptıkları takiplere göre bugünün Tevhid-Selam örgüt faaliyetlerinde genel hatlarıyla 8 eksen var.
Ve 4 hücre belirlemişler.
1-İllegal–1 Hücresi: Devletin gizli bilgi ve belgelerini, üst düzey devlet adamı ve istihbaratçıların bilgilerini, TSK’nın “gizlidir” şerhli askeri haritalarını, Halkalı Nükleer Araştırma Merkezi’nin krokilerini ve daha nice gizli devlet dokümanını İran ajanı Ghafari’ye gizlice servis ederken görüntülenen;
-Hüseyin Avni Yazıcıoğlu--Naser Ghafari ekseni ve irtibatları.
H.Avni Akabe Vakfı Başkan Yardımcısı’dır.
Basına yansıdığı üzere Selam soruşturmasının başlangıcı olan bu hücrenin tespit ve takibi, Hüseyin Avni’nin eşi Kamile’nin polise teslim ettiği bilgi ve belgelerden sonra yapılmıştı.
2-İllegal–2 Hücresi:
-İran Devrim Muhafızları Kudüs Ordusu generallerinden Seyed Ali Akbar Mir Vekili.
-22. dönem AKP Milletvekili Faruk Koca.
-Tevhid-i Selam örgüt üyeliğinden mahkûm olup cezası Yargıtay’ca onanan Abdülhamit Çelik.
-İran Devrim Muhafızları Kudüs Ordusu’nun Türkiye yapılanmasını kuran ve Tevhid-Selam örgütünden 12 yıl 6 aya mahkûm olan Hakkı Selçuk Şanlı ekseni ve bu şahısların irtibatları.
3-İllegal–3 Hücresi: İran ajanları Naser Ghafari--Iraj Necefi—Mehdi Mamaghani ekseni ve irtibatları.
4-İllegal–4 Hücresi:
-Ehlader Vakfı Başkanı Hasan Kanaatlı
-İran ajanı siyasi ateşe (ajan) Naser Ghafari
-İran Misyon görevlisi (ajan) Hasan Şabani
-İran ajanı Mugtediri
-İran ajanı Ali Kiasatfar
-Yazar Kenan Çamurcu ekseni ve bu şahısların irtibatları (Polislerin Selam soruşturması takipsizlik kararına itirazı s.20–107)
5-Örgütün TRT faaliyetleri (s.107 vd)
6-İran’daki İttihadiye ‘İslami Radyo Televizyonlar Birliği’ ve örgütün Kanal On4, Kevser yayınları ve Ehlader’le ilgili faaliyetleri (s.102, 105 vd)
7-Örgütün Akabe Vakfı’na sızması ve faaliyetleri (s.111–112)
8-Örgütün Türkiye’deki Mut’a operasyonları (s.112 vd)
Savcılar ve polisler zikredilen kişiler tablosunda, İran casuslarıyla çok vahim irtibat ve iltisaklar tespit etmiş ve takip yapmış.
Şok bağlantılarda Hakan Fidan
Çok daha dudak uçuklatıcı vahim bir konu ise, polisler Selam soruşturmasında takip ve tespitleri yaparken MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da takipli bazı örgüt şüphelileriyle bağlantılarının ortaya çıkmış olması.
Mahkeme kararıyla yapılan teknik ve fiziki takiplerde;
MİT Müsteşarı Hakan Fidan dinlenmese de Fidan’ın ilk iki hücreyle bağlantıları tespit edilmiş.
İllegal–1 Hücresi’yle bağlantı:
Polislerin Selam soruşturma dosyasındaki takip ve tespitlere dayanarak yaptıkları itirazda kullandıkları ifade aynen şöyle:
“…Yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere FİDAN’ın bir dönem Hüseyin Avni YAZICIOĞLU, Yücel SERDAR, Ahmet kod Duran ÖZDEMİR, Fevzi KETENCİOĞLU isimli şahıslar ile örgütsel ilişki ve irtibatının bulunduğu görülmüştür. (Belirtilen şahısların isimlerinin FİDAN’a ait özgeçmiş raporunda da referanslar olarak yazılı olduğu,)” (Takipsizlik Kararına İtiraz s.75)
Ve polislerin adli takibe dayanarak yaptıkları sonraki tespitinde ise bu ilişkinin devam ettiği görülüyor.
Şöyle ki:
“Geçmiş dönem ilişki ve irtibatlı olduğu şahısların da FİDAN ile doğrudan görüşmemeye özen gösterdikleri, telefon görüşmelerinde dahi “bizim komutan, Halit’in babası, o arkadaş, Yenimahalleli”gibi şifreli cümleler ile anlaştıkları, iletmek istedikleri mesajları güvenli/kamufle olmuş kuryeler (Yılmaz ENSAROĞLU gibi) vasıtasıyla ilettikleri değerlendirilmiştir.” (Takipsizlik kararına itiraz s.75–76)
Ve şu vahim tespiti de ekliyorlar:
“BENZER ŞEKİLDE H.A.YAZICIOĞLU’NUN YÜCEL SERDAR VE YILMAZ ENSAROĞLU ARACILIĞIYLA HAKAN FİDAN’A BİLGİ/BELGE İLETTİĞİ BİLİNMEKTEDİR VE DOSYADA MEVCUTTUR.” (s.75)
Bunlar normal mi sizce?
Bir MİT Müsteşarı, kendi ülkesinin ordusuna, istihbaratına ve devlet büyüklerine yönelik gizli bilgileri İran ajanı Ghafari’ye teslim ederken görüntülenen H.Avni gibi bir kişiden bilgi/belge neden alır?
Bilgi/belge alacaksa bunu neden “kuryeler” üzerinden yapar?
Veya H.Avni gibi biri Fidan’a hangi bilgi ve belgeleri iletmektedir?
Polisler bu tespitleri Selam soruşturma dosyasında mevcut takip ve görüntüleme işlemlerine dayandırıyorlar.
Hatırlayın.
Kamile Yazıcıoğlu ne diyordu 04.03.2011 tarihli ifadesinde?
TSK’nın gizli kroki ve haritalarını, Halkalı Nükleer Araştırma Tesisi’nin krokilerini, üst düzey devlet ve istihbarat yetkililerinin bilgileri gibi devletin gizli bilgilerini İran ajanı Naser Ghafari’ye servis ederken görüntülenen eşi Hüseyin Avni’nin MİT Müsteşarı Hakan Fidan’la zaman zaman görüştüğünü söylüyordu.
Bu arada Yılmaz Ensaroğlu neden dinlenmiş görebiliyor musunuz?
Polislere göre; İran ajanı Naser Ghafari’ye devlet sırlarını teslim ederken görüntülenen H.Avni’nin Hakan Fidan’a ulaştırmak istediği bilgi ve belgeler için aracılık etmesi sebebiyle.
Her normal ülke, kendi ülkesinin hassas bilgi ve belgelerini yabancı bir devlet görevlisine teslim eden Hüseyin Avni gibi kişilerin tüm irtibat ve görüşmelerini takip altına alır.
Doğal olan da budur, yapılması gereken de.
İllegal–2 Hücresi’yle bağlantı:
Polislerin takipsizlik kararına itiraz ederken kullandıkları ifade şöyle:
“FİDAN’ın ise Ankara’da bulunduğu konum/müsteşarlık itibarıyla Hakkı Selçuk ŞANLI, Faruk KOCA, İranlı Seyed Ali Akbar Mirvakili ile ilişkide olduğu…” (s.75)
Bunlar ne menem ilişkilerdir, neler konuşulmuştur yazmaya devam edeceğim.