Ankara’da yırttılar, ya Tahran’da ne olacak?
Cüneyt Ülsever 01 Ocak 1970
Dört eski bakan, AKP’nin verdiği fireler 48’e kadar çıkmasına rağmen, TBMM’de RTE’nin şürekâsına verdiği emirle Yüce Divan’dan yırttılar.
“Dosya” Ankara’da kapandı.
Ancak, “dosya” başka bir başkentte, Tahran’da başka saiklerle halen takip edilmektedir.
İddia ediyorum, “dosya” Tahran’da dolanıp-dolaşıp tekrar Ankara’ya düşecek.
Bu köşede kaç kere yazdım.
“19/25 Aralık Depremi” üç ayaklı bir denkleme dayanıyor:
i) Zafer Çağlayan+Muammer Gülen+Egemen Bağış+Süleyman Aslan= İran!
ii) İran=Rıza Sarraf+Babek Zencani.
iii) Rıza Sarraf+Babek Zencani=Recep Tayyip Erdoğan+Mahmud Ahmedinejad!
***
İran’da Ahmedinejad iktidardan gittikten sonra dengeler değişti.
Yeni cumhurbaşkanı Batı ile “barışmak”, dünya düzenine uyum sağlamak istiyor.
Bu amaçla ülkesindeki nükleer çalışmaları olabildiğince Batı’nın denetimine açıyor.
Amacı ambargolardan kurtulmak!
ABD ve AB ile işbirliği yapmak.
Ruhani İran’da Batı’ya açık “yeni bir düzen” kurmak için ülkesini “temizlemeyi” de görev bilmiş. Üstelik İran’ın kayıp paralarını da bulmak istiyor. Bu uğurda İran’da hummalı bir çalışma yapılıyor. Gün geçmiyor ki, İranlı bir yetkili basına bu konuda bir açıklama yapmasın!
***
Günlerdir Türkiye’de çeşitli gazetelerinde bir haber tekrar tekrar yayınlanıyor. Sanırım, haberin önemini Türk medyası yeni yeni kavrıyor.
Habere göre İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri, İran Ticaret Odası Temsilcileri oturumunda yaptığı bir konuşmada eski cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad döneminde ülkedeki döviz kurlarını kontrol etmek adına petrol satışından elde edilen 22 milyar dolar paranın İstanbul ve Dubai'ye gönderildiğini söylemiş!
Ayrıca demiş ki:
. “Petrol satışının özel sektöre verilmesi kararlaştırıldı ancak nedense gerçek özel sektöre verilmedi. Petrol satış sistemine nasıl dâhil olduğu belli olmayan Babek Zencani gibi isimlere verildi. 2,7 milyar dolar, petrol veya nakit para şeklinde bu adama verildi. Bu para geri alınmazsa ülke için kara bir leke olur.”
Babek Zencani’nin de tıpkı Rıza Sarraf gibi istediği saatte bakanlıklara giderek bakanları toplantıdan dışarıya çağırabildiğini, yine tıpkı Rıza Sarraf’ın Halk Bank (eski) Genel Müdürü Süleyman Aslan ile hemhal olabildiği gibi Merkez Bankası Başkanı’yla saatlerce müzakere edebildiğini de ayrıca belirten Cihangiri, bu desteğin arkasındaki kişilerin belirlenmesini istiyor.
***
Özcümle Cumhurbaşkanı Ruhani’nin birinci adamı İshak Cihangiri:
i)Ahmedinejad döneminde petrol satışından elde edilen 22 milyar doların “ülkedeki döviz kurlarını kontrol etmek adına” (bahanesi ile-CÜ) İstanbul ve Dubai’ye gönderildiğini,
ii)petrol satış sistemine nasıl dâhil olduğu belli olmayan ve Rıza Sarraf’ın patronu olan Babek Zencani’nin 2.7 milyar dolar veya bu değerde petrolün üzerine yattığını, (Ahmedinejad’a çok yakın iş adamı Mahaferit Emir Hüsrevi yolsuzluk iddiası ile idam edildi.)
iii)Bu paralar bulunmaz ise İran’a kara bir leke sürüleceğini söylüyor.
***
İran dünyada kendisini aklamak, ülkesinin kayıp paralarını bulmak, İran’ı töhmetten kurtarmak adına 22 milyar doların ne kadarının Türkiye’ye gönderildiğini muhakkak ortaya çıkarmak arzusunda. Bu ısrarını da en yetkili ağızlar vasıtası ile habire dünyaya ilan ediyor.
Paranın ne kadarının Türkiye’ye gönderildiği ortaya çıktığında:
i) parayı İran’dan Türkiye’ye kaç seferde kimlerin getirdiği,
ii) paranın ülkemizde depolanmasına Türkiye’de kimlerin, hangi seviyelerde aracılık ettiği de hali ile ortaya çıkacaktır.
Ben her türlü gelişmeyi medyadan takip ediyorum.
Ancak, emin olduğum iki şey var:
i) 22 milyar dolarlara ulaşabilecek miktarda bir parayı “çok ama çok yukarılarda” biri ve/veya birilerinin haberi olmadan Türkiye’ye sokamazsınız.
ii)22 milyar dolarlara ulaşabilecek miktarda bir parayı “çok ama çok yukarılarda” biri ve/veya birilerinin haberi olmadan Türkiye’de “ham” yapamazsınız!
***
Dört bakandan üçüne ve dahi eski Halk Bank Genel Müdürü’ne haber vereyim.
Türk yargısından kaçabilirsiniz ama Acemler bu işin ardını bırakmayacak!
Neydi RTE’ye yakılan şarkının adı:
“Bu Şarkı Burda Bitmez!”
