« Ana Sayfa »      « İlkelerimiz »

BAŞBUĞ TÜRKEŞ

ELMALILI HAMDİ YAZIR MEÂLİ

İrfan YÜCEL

Alparslan TÜRKEŞ

Alparslan TÜRKEŞ

Seyid Ahmed ARVASÎ

Ayhan TUĞCUGİL

M. Metin KAPLAN

Namık Kemal ZEYBEK

Prof. Dr. İBRAHİM TELLİOĞLU

02 Mar

2015

Teröristlere af için kelle pazarlığı!..

Ahmet Takan 01 Ocak 1970

AKP-İmralı-Kandil arasında yine gözle görülemeyen hızlı bir trafik var. Hükümet, “süreç krizinin” atlatılması için yeni bir hamle yaptı. Tutuklu teröristlerin kısa zamanda serbest kalması için HDP’ye müjdeli (!) mesajlar iletti. Gel gör ki yine anlaşmazlık çıktı. Üçlü ayak, salıverilecek terörist sayısında şu satırların yazıldığı saatlere kadar anlaşamamıştı. Sayı üzerinde kavga ve pazarlıklar var.
Şöyle!..
Kandil’in şartları ve tehditleri karşısında eğilen iktidar kanadından PKK/KCK hükümlülerine sağlık nedeniyle tahliye müjdesi gelmeye başladı. Hükümet, terörist başı ve HDP heyetinin ısrarla cezaevinde bulunan PKK/KCK hükümlülerinin bir formül bulunarak salıverilmesi isteğini Adli Tıp Kurumlarından alınacak “olumsuz sağlık raporlarıyla’’ aşmayı planladı. İktidar, terör örgütünün özerklik ilanı için dışarı çıkmalarını çok istediği PKK/KCK hükümlüleri için Adalet Bakanlığı’nda kamuoyunun tepkisini çekmeyecek sessiz bir çalışma yürütüyor. Dayanak ise, torba yasaya eklenen madde; Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 16. maddesinin 6. fıkrasının sonuna eklenen iki kelimelik ‘ağır ve somut’ kritik hükmü ile madde, “maruz kaldığı ağır bir hastalık ve engellilik nedeniyle ceza infaz kurumlarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından AĞIR ve SOMUT tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkûmun cezası iyileşinceye kadar geriye bırakılır.” hükmüne dönüştürülmüştü. (16. maddeye iki kelimelik kritik hüküm 28 Haziran 2014, torba yasa ile eklendi-aht-)
Adalet Bakanlığı 16. madde üzerinde çalışmalarını tamamladıktan sonra cezaevlerinde kalan PKK/KCK’lı terör suçluları, gerekçe göstererek yoğun biçimde tahliye dilekçesi vermeye başladı. Dilekçe veren hükümlülerin tahliye olabilmesi için tam teşekküllü hastanelerce düzenlenecek olumsuz sağlık raporlarının Adli Tıp Kurumu’nca onaylanması gerekiyor. Ulaştığım bilgilere göre, bu aşamada Adalet Bakanlığı devreye girerek Adli Tıp Kurumu’ndan üzerinde anlaşılan listede yer alan KCK’lı ve PKK’lı hükümlülerin raporlarının onaylanması isteyecek. Adalet Bakanlığı’nın bu hukuksuz isteğini kabul etmeyen kurulların nasıl tasfiye edileceğini bilmek için kahin olmak da gerekmiyor!..
Sayı pazarlığında son duruma gelince;
Bölücü örgüt kanadı, yetişmiş kadrolarının tamamının cezaevinden bir an önce çıkartılmasını isterken, Hükümet geçen yaz tahliye ettiği çok sayıda KCK’lının, istihbarat raporlarına da yansıyan “Kobani eylemlerinde aktif rol almasından dolayı” sayıyı düşük tutmak istiyor. Bebek katili Öcalan ise çok sayıda mahkûmun dışarı çıkartılmasında diretiyor. Bu tıkanıklığı ise hükümet, “şimdilik kamuoyunun tepkisini çekmeyecek makul bir miktarda hükümlüyü serbest bırakarak, iyi niyetli bir adım atmasıyla aşılması” şeklinde planlıyor. Başbakanlık kaynaklarından, hatta Öcalan’ın hastalık nedeniyle dışarı çıkarılacak hükümlüler konusunda HDP’lilere kızarak “Başbakan ve Cumhurbaşkanı bu konuda olumlu düşünüyor siz hâlâ neyi bekliyorsunuz” dedikten sonra PKK’lı teröristlerin adli tıp müracaatlarının hızlandığını öğrendim.Tıkanıklığın(!) üçüncü ayağı Kandil ise tüm teröristlerin serbest bırakılıp genel af çıkarılması için geri adım atmıyor. Ellerde listeler, sayı ve isimler bir o tarafa bir bu tarafa gidiyor!..
***
Ege Üniversitesi’nde, Ülkücü Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun şehit edilmesinin ardından terör örgütü PKK’nın üniversite faaliyetleri istihbarat raporlarına da yansıdı.
Bölücü örgütün, üniversitelerde “seçim komisyonu” kurduğu istihbarat raporuyla ortaya çıktı. Şok istihbarat raporunda; “seçim çalışmalarının üniversiteler üzerinden örgütlenmesi, fakültelerde seçim komisyonları oluşturulması yönünde planlamalar yapılması Kandil’den tüm üniversite yapılanmasına bildirilmiştir” denildi.
Raporda PKK’nın; bölge halkına, “özerk yapı”da her evden en az bir “gerilla” yaklaşımı ile örgütte çocuğu bulunan aileleri “değer ailesi” olarak ilan edip, bu ailelere sözde özerk yapıda önemli görev verileceğini vaat ettikleri ve uyguladıkları motivasyon ile son iki yılda militan sayısını yüzde 70 artırdığı belirtiliyor. Ayrıca, örgüt mensuplarının, üst yönetiminin talimatlarıyla ciddi miktardaki yeni katılım teröristi önümüzdeki dönem stratejisi doğrultusunda yetiştirmek maksadıyla eğitim seferberliği başlattığı; bu kapsamda terörist gruplara kış üstlenmesi süresince ideolojik örgütsel eğitimlere ağırlık verildiği kaydediliyor.
Sinsi plan yolunda devam ediyor.
Yok, onun sahasındaymış. Vay, bunun sahasındaymış. Top masallarına inanmayın!..

Ziyaret -> Toplam : 125,24 M - Bugn : 126566

ulkucudunya@ulkucudunya.com