Yeni bir Balyoz mu?
Güngör Mengi 01 Ocak 1970
MİT TIR’ları konusu kapanmak bilmiyor.
Adana’da 1.5 yıldır devam eden davada, 4 savcı ile 1 albay Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla tutuklandı. Tutuklama gerekçesi “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görev yapmasını kısmen ya da tamamen engellemeye teşebbüs”.
Unutmaya imkan yok, haklarında önce müebbet hapis cezaları verilen, yeniden yargılanınca hepsi beraat eden 236 Balyoz sanığı için de aynı suçlama yapılmıştı.
Ağır hapis cezaları verilen ve sonra tahliye edilen, şimdi onlara da beraat yolu açılan Ergenekon sanıkları için de…Örgüt kurmak ve darbeye teşebbüs.
Balyoz’da geçen hafta açıklanan beraat gerekçesi “Bu suçu işledikleri yönünde mahkumiyetlerine yetecek kesin ve inandırıcı delilin olmaması”ydı. Buna rağmen sanıklar yıllarca tutuklu yargılandıkları için büyük bir haksızlığa uğramış oldular.
Emir komuta zinciri
Hem haksızlık, hem de hukuksuzluk… “Kumpas” sözcüğüyle açıklanamayacak bu hukuksuzluk Balyoz’da beraat eden sanıkların açmak istediği tazminat davalarında daha çok ortaya çıkacaktır.
Şimdi Balyoz ve Ergenekon davalarındaki suçlamanın benzeri MİT TIRları konusunda 4 savcı ve eski Adana Jandarma Komutanı Albay Özkan Çokay’a yapılıyor.
Çokay’ın avukatı Hasan Tok “Daha dün Ergenekon ve Balyoz’da TSK mensupları mağdur oldu, bugün de TSK mağdur oluyor. PKK ile savaşacak hiçbir kurum kalmadı. Askerler emir komuta zinciri dışında hiçbir emri yerine getirmez. Olay Jandarma İl Komutanlığı’na geldikten sonra Kuvvet Komutanları’na, generallere kadar sıçrar” dedi ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’i “soruşturmayı hassasiyetle takip etmeye” çağırdı.
Hakim ve savcılar
Geçen Çarşamba “Adana ve Hatay’daki MİT’e ait TIR’ların durdurulması” talimatını veren dönemin Adana Cumhuriyet Başsavcısı da gözaltına alındı.
Antalya Baro Başkanı Alper Tunga Bacanlı hukukun korunmasına dikkat çekerek “Suçüstü halleri dışında hakim ve savcılar yakalanamaz, sorguya çekilemez. Ayarını bozduğun kantar, gün gelir seni de tartar” dedi.
Görüldüğü gibi hukukçular yine, Ergenekon ve Balyoz davaları sürecinde yaptıkları gibi ortada ciddi bir hatanın olduğunu vurguluyorlar. Bu TIR’ların aranması “bir darbe” olarak adlandırılıyorsa bunun nedeni yıllar geçmeden, en kısa zamanda açıklanmalıdır.
Unutulmasın ki bu olayla ilgili belgeler Hollanda’da ve Birleşmiş Milletler’de mevcuttur, raporlara girmiştir. Kısacası “bunun da Paralel örgüt darbesi” olduğuna inandırmak üzere Türkiye içinde farklı bir yol izlemek sonucu değiştirmeyecektir.
Daha önce yaşadığımız hukuksuzluklar tekrarlanmamalı… Önce müebbet hapse mahkum edip sonra özür dilenmemeli…
MİT TIR’ları olayı doğru şekilde çözülmeli ve toplum gerçeği öğrenmelidir!