Kafamda deli sorular
Tarık Toros 01 Ocak 1970
Yakın zamana kadar…
Otomatikman ABD vatandaşı olsun diye…
Çocuk doğurmak için Amerika'yı tercih eden aileleri kınardım.
Kınamak bir yana…
Dost sohbetlerinde ayıplardım.
Taşıdığımız Türk pasaportuyla ileride gurur duyacağımızı…
Dünyada tüm kapıların bu pasaporta açılacağını anlatırdım.
Lakin…
Şu son üç senede…
İnancımı sarsan, hayal edemeyeceğim gelişmeler oldu.
Haliyle…
ABD'ye uçan hamile kadınlarımızı kınamaktan vazgeçtim.
**
Yakın çevrem başta olmak üzere son zamanlarda sıklıkla şunu işitiyorum:
“Artık Türkiye'de yaşamak, çocuğumu burada okutmak istemiyorum.”
İmkânı olsun olmasın…
Pek çok dost muhabbetinde de konuşuluyor bu.
**
Gazetecilikte bir numaralı usta öğreticim Ufuk Güldemir'dir.
12 Eylül darbesini takip eden yıllarda Cumhuriyet'in Washington temsilciliğini yaptı.
7 yıl Amerika'da kaldı.
Kızının mezuniyetine giderken anlatmıştı.
“Green Card” hakkı tanınmış fakat almaya tenezzül etmemiş.
Hayretle dinlemiştim.
Çünkü…
Green Card, ABD'de oturma ve çalışma hakkı verir, vatandaşlık değildir.
Bu kadar titiz bir adamdı.
**
Türkiye'de insanlar yurdu terk etmeyi düşünürken…
Dışarıdaki itibarımız ne durumda, merak ediyor musunuz?
TV'ler vermediği için, görülmüyor.
Misal:
İngiltere, 23 Haziran'da referanduma gidiyor.
Avrupa Birliği'nde kalıp kalmamayı oylayacak.
AB'den çıkmak isteyenlerin bir numaralı malzemesi, Türkiye.
Propagandalarını, “Türkiye'den müthiş bir göç dalgası olacağı” üzerine oturtmuşlar.
Oysa…
İngiltere, ne ortak para birimini (Euro) kullanıyor, ne de “Schengen” bölgesi içinde.
Başbakan David Cameron, “Türkiye'nin 3000 yılına kadar AB'ye giremeyeceğini” söyledi, geçenlerde.
Halbuki, aynı Cameron…
2010'daki Ankara ziyaretinde, “Türkiye'nin AB üyeliğini hararetle desteklediğini ve en güçlü savunucusu olduğunu” belirtmişti.
**
Durumumuz budur.
Müthiş bir geriye gidiş var.
İngiltere, hayallerimizi bin yıl öteye fırlatıp atmış olabilir.
Başta açık bıraktım, öyle bitireyim:
Bir gün, pasaportumuzu gururla taşıyacağımıza ve pek çok ülkeye vizesiz gireceğimize inancım sürüyor.
Olan bitenin bizi gerilettiğini değil…
Bilakis süreci hızlandırdığını düşünüyorum.