Katar’ın Türkiye’yle ilgili hesabı ne?
Barış Doster 01 Ocak 1970
Katar, Ortadoğu’da küçük bir ülke. Ne var ki Türkiye ekonomisindeki büyük ağırlığıyla biliyoruz biz onu. Adı sıklıkla, iktidarla olan yakınlığıyla, ülkemizdeki özelleştirmelere olan ilgisiyle anılıyor. Tank Palet Fabrikası’ndaki payı ve Kanal İstanbul güzergâhı dahil, arazi alımlarıyla dikkat çeken Katar’da, Türkiye’nin bir askeri üssü var.
Katar, önceki gün de Türkiye ile imzaladığı 10 anlaşmayla gündeme geldi. Peki, Türkiye’yle yakınlığı, ABD ve İngiltere’yle sıcak ilişkileri, Suudi Arabistan ve öncülük ettiği Arap ülkeleriyle son yıllarda yaşadığı gerilimle öne çıkan Katar neyi amaçlıyor? Birlikte tartışalım...
Katar, her ne kadar Suudi Arabistan’a karşı kimi hamleler yapsa da Mısır merkezli Müslüman Kardeşler örgütünü desteklese de, İran’la ilişkilerine önem verse de arzu ettiği gibi bir bölge gücü olma ihtimali yok. Çünkü bunu yapacak devlet kapasitesinden yoksun. Basra Körfezi’nde bir yarımada olan Katar’ın karadan tek komşusu Suudi Arabistan. Nüfusu 2.5 milyonu biraz geçiyor. Bunun da yüzde 88’i Katarlı değil. Halkın yüzde 68’i Müslüman, yüzde 14’ü Hıristiyan, yüzde 14’ü Hindu, yüzde 3’ü Budist, yüzde 1’i Yahudi. Ülkenin yüzölçümü, 11 bin 586 kilometrekare. Kişi başına milli gelir 128 bin dolar. İki yıl önce OPEC’den (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü) ayrılan Katar, petrol zenginliği açısından orta sıralarda. Doğalgaz kaynakları açısından ise Rusya ve İran’ın ardından üçüncü. Sıvılaştırılmış doğalgaza (LNG) büyük yatırım yapıyor, bu alanda çok iddialı.
Katar, İsrail’le anlaşırsa ne olur?
Türkiye; dış yatırım, yabancı kaynak arayışlarında, enerji konusunda, Ortadoğu genelinde ve Körfez özelinde izlenecek politikalarda Katar’ı önemsiyor. Öyle ki Katar uğruna, bir zamanlar çok yakın ilişkiler içinde olunan Suudi Arabistan’la bile gerilim yaşamayı göze aldı. Katar’da üs kurdu. Asker yolladı.
Ne var ki Türkiye - Katar ilişkileri, iki ülkenin niyetinden bağımsız olarak, bölgesel gelişmelerin etkisine fazlasıyla açık. Örneğin, son dönemlerde İsrail’le ilişkilerini normalleştirme kararı alan Arap ülkeleri listesinde Katar’ın da adı geçiyor. Keza, Doğu Akdeniz’de, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nce, Türkiye’ye karşı yapılan hamlelerde Katar, Türkiye’nin yanında durmuyor. Dengeleri gözetiyor. Soğukkanlı davranıyor. Dış kaynak gereksinimi söz konusu olunca Türkiye’nin yanında olan Katar, Türkiye’nin taraf olduğu gerilimlerde taraf olmuyor. KKTC ve Azerbaycan konusunda bile, Türkiye’nin beklediği açıklamaları yapmayan Katar, Rusya’yla ilişkilerini ise dengeli şekilde yürütmeye çalışıyor.
Katar, ABD etkisine fazlasıyla açık. ABD’nin Ortadoğu’daki en büyük askeri üssü Katar’daki El Udeid. Üstelik ABD, bu üssü daha da büyütüyor. Büyütürken de maliyetin çoğunu Katar’a ödetiyor. 2017’den beri Suudi Arabistan ve müttefiklerinin yaptırım uyguladığı Katar, ABD silah şirketlerinin en önemli müşterilerinden. Fakat bu silahları ihtiyaçtan almıyor. ABD’ye haraç veriyor. ABD’nin sağladığı koruma kalkanının karşılığını ödüyor.
Kısacası, Türkiye’nin Katar’dan beklentisinin büyüklüğü, Katar’ın devlet kapasitesiyle örtüşmüyor.