Ulan hepiniz ordaydınız be!
Mehmet Türker 01 Ocak 1970
Bunların arasındaki kavga 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarıyla
patladı!..
Birbirlerinin gırtlağına sarıldılar!..
Kirli ilişkiler ortaya döküldü!..
İki taraf da din sömürüsünden besleniyordu!..
Trilyonlar havalarda uçuşuyordu!..
İktidar kanadı yolsuzluk ve rüşvet iddiaları altında ezilmeye başlayınca, karşı atağa kalktı!..
Rüşvet ve yolsuzluğun ortaya dökülmesinin adı “darbe teşebbüsü” oldu!..
* * * *
Aslında bunlar el ele kol kola, kucak kucağa iktidara birlikte geldiler!..
Fethullahçılarla koalisyon ortağıydılar…
Devlet kurumlarını paylaştılar…
Yargıyı paylaştılar…
Polisi paylaştılar…
Yüksek Askeri Şura’da komutanından değil şeyhinden emir alan personelin ihracına “şerh” koydular!..
Fethullahçıların orduya da sızmasına yol verdiler!..
* * * *
Kendine devlet kurumlarında veya siyasette ikbal arayanlar, bunların anahtarını elinde tutan Pensilvanya’nın kapısını aşındırıp “Hoca efendinin” elini eteğini öptüler!..
Milletvekilliğinde bile Pensilvanya’nın kontenjanı vardı…
En büyük ihalelerin verilmesi, imar değişiklikleri, “hizmet hareketine” yapılan bağışlar, bankalarına ve medyasına tanınan olanaklar bu iktidar tarafından sağlandı…
İktidarın medyadaki uşakları ile TV’lerdeki soytarıları Fethullah’ın ve Fethullahçıların yanındaydı…
Fethullahçıların kurduğu Yazarlar Vakfı’nın müdavimleri yine onlardı ve “Hoca efendinin” gözünün içine bakıyorlardı…
O Pensilvanya’dan, bunlar Türkiye’den birbirlerine dualar gönderiyorlardı!..
* * * *
Şimdi Tayyip diyor ki:
“Bunlara giden her kuruş vatana ihanete gitmiştir. Bu çevrelerle iş tutanlar da asla başarılı olamayacağını bilsin.”
Ama aynı Tayyip 17-25 Aralık operasyonlarından sonra ne demişti?..
“Ne istediler de vermedik?”
Ve mazeretini de açıklamıştı:
“Saflığımıza geldi.”
Tayyip ve elemanlarının saflıklarına gelerek her şeyi Fethullahçılara vermenin sonucunu bugün kendisi söylüyor:
“Bunlara giden her kuruş vatana ihanete gitmiştir.”
Peki Beyefendi, ne istedilerse verdiğine, verilenlerin de vatana ihanete gittiğine göre sen de bu suça ortaklık yapmış olmadın mı?..
Zamanında bunlarla iş tutanlar sizler değil miydiniz?..
* * * *
Tayyip, Fethullahçıların faili meçhul cinayetlere bulaştığını da iddia ediyor!..
O zaman neden ortaya çıkartmıyorsun?..
Devlet senin elinde; emniyet istihbaratı, MİT, askeri istihbarat hepsi senden soruluyor…
Afaki şeyler konuşacağına bu bulaşmayı ortaya çıkar da bilelim…
İktidardakilerin çoğu ile bugün manşetlerinde, köşe yazılarında Fethullah’a ve Fethullahçılara savaş açan soytarılar, zamanında onlarla canciğer kuzu sarmasıydı, al takke ver külah ilişkiler içindeydi!..
* * * *
Şimdi “Milli orduya kumpas kuruldu” diyenler ile…
Dalga dalga gelen operasyonlarla komutanlar, bilim insanları, gazeteciler, sivil toplum örgütlerinin yöneticileri tek tek içeri atılırken “Türkiye bağırsaklarını temizliyor”, “İyi ki bu paşalarla savaşa girmemişiz” diyenler aynı adamlardı!..
Şimdi “kumpas” dedikleri o davaların savcısı da bunlardı!..
* * * *
Sonuç itibarıyla Ahmet Kaya olayı için Meclis’teki kürsüden, “Ulan hepiniz ordaydınız be!” diye bağıran Tayyip’in bu sözünü…
Zamanında Fethullah’ı etekleyen, ABD’ye, taaa Pensilvanya’ya kadar gidip elini öpen…
Gözlerinin içine bakarak ikbal bekleyen…
Gazete köşelerinde her Allah’ın günü yağ çeken…
Şimdi de dönüp “Paralel yapı”, “darbeci” diyen karakter fukarası soytarılara tekrar edelim:
Ulan hepiniz ordaydınız be!..