2014: 'Korku İmparatorluğu'na doğru...
Adem Yavuz Arslan 01 Ocak 1970
Yılın son yazısında geride kalan yılı değerlendirip yeni yıla dair projeksiyon yapmak adettendir.
Maalesef 2014 kayıp bir yıl oldu. AKP, yolsuzluk dosyalarıyla birlikte 12 yıllık tüm kazanımları bir kalemde sıfırladı.
17/25 Aralık yolsuzluk skandalı ve devamında yaşananlar 2014'ün en önemli gündemi oldu.
Yıla 2000 kişilik fişleme listesiyle başladık.
Meğerse 'alçaklıktır' dedikleri fişlemelerin âlâsını AKP yapmış. Fethullah Gülen'in illegal dinlenen telefonları önce Aktroller'e sonra da havuz medyasına malzeme oldu.
Takip eden günlerde MİT'in 'tüm dini cemaatleri izleme' talimatı ortaya çıktı.
Gezi’de kahraman olan polis 17/25 Aralık’ta 'vatan haini' oldu ve 20 binden fazla polis ya sürüldü ya da meslekten ihraç edildi.
Bu esnada adı rüşvet çarkına karışan 4 eski bakanın fezlekesi aylarca Ankara-İstanbul arasında gitti geldi.
Aylar sonra TBMM'ye geldiğinde 'kuşa dönmüş'tü.
15 yaşındaki Berkin Elvan'ın ölümü kadar Erdoğan'ın Berkin ile ilgili çıkışları da talihsizdi.
Hükümet Cemaat’e yönelik cadı avı başlattı.
Okullar, yurtlar baskına uğradı. İlköğretim öğrencileri sorguya çekildi. Emniyet’te, yargıda, bürokraside hatta iş dünyasında cadı avı sürdü.
Erdoğan, cadı avını önce Brüksel'e sonra Washington'a ardından da Afrika'ya taşıdı. Dünya BM'de IŞİD'i konuşurken Erdoğan, Gülen'i şikâyet etti.
Yolsuzluk ve hukuksuzlukları unutturmak için üst üste yasaklar geldi. Erdoğan, Bursa mitinginde
'Kökünü kazıyacağız' dediği Twitter 'bağımsız mahkemelerce' kapatıldı.
Soma'da tarihin en büyük maden facialarından biri oldu.
301 madenci hayatını kaybetti. Sorumlular yine hesap vermedi. Vatandaş, Erdoğan'ın danışmanı
Yusuf Yerkel'in tekmesini yedi. Bu fotoğraf dünya medyasına manşet oldu.
Musul Konsolosluğumuz basıldı.
49 rehine 101 gün IŞİD'in elinde kaldı. Rehineler karşılığında '180 civarı IŞİD'linin verildiği' iddiası hâlâ tartışılıyor.
Hükümet yolsuzluk kıskacından kurtulmak için yıllardır övünerek anlattığı Ergenekon, Balyoz ve KCK gibi davaların 'kumpas' olduğunu iddia edip yasal düzenleme ile tüm bu davaların sanıklarını serbest bıraktırdı.
Perinçek ile Erdoğan koalisyonu kuruldu.
Rıza Zarrab ve adamları serbest kalırken 23 Temmuz’da yolsuzluk, KCK, Balyoz ve Ergenekon davalarında görev alan onlarca polis tutuklandı. Bir polis eşi önce bebeğini sonra hayatını kaybetti.
Adliyede 'Kaç İsmail Kaç' ile özdeşleşen hukuksuzluklar zirveye çıktı.
Yerel seçimlerde trafolara kedi girdi, birçok şehirde seçimlere şaibe karıştı.
Erdoğan Cumhurbaşkanı oldu, Çankaya Köşkü'nü değil 1.4 milyar liraya mal olan yeni başbakanlık binasını kullanmaya başladı. 1000 küsur odalı saray dünya medyasının diline düştü.
28 Şubat’a rahmet okutan icraatlar
Türkiye'nin İsrail'e Gazze saldırısı öncesi 1584 ton jet yakıtı sattığı ortaya çıktı. Cemaatler MGK’da 'iç düşman' yapıldı.
Yargı paketleriyle her muhalifi tutuklama, mallarına el koymanın yolu açıldı. MİT, iç güvenlik, makul şüphe ve sulh ceza mahkemeleri ile ilgili düzenlemelerle Türkiye bir 'Korku İmparatorluğu' haline geldi.
Kimse Yok Mu’nun yardım toplama yetkisi elinden alındı. Türkçe Olimpiyatları engellendi.
Hükümetin kontrolündeki medyada her gün Camia ve Hocaefendi hakkında sayısız yalan çıktı.
14 Aralık'ta ise uydurma bir operasyonla Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve
Samanyolu Medya Grup Başkanı Hidayet Karaca ile çok sayıda TV çalışanı ve emniyetçi gözaltına alındı.
Karaca'ya ilaç içmesi için bile su verilmezken dizi senaryosundan Karaca tutuklandı.
Tüm dünya medyaya yönelik baskına tepki gösterirken Erdoğan kameralar karşısına geçip 'Başka gazeteciler de alınabilir' dedi.
Fethullah Gülen için ise 'terör örgütü liderliği' suçlamasıyla kırmızı bülten çıkarılacağı açıklandı.
Geçtiğimiz yılın olaylarından biri de kuşkusuz Twitter fenomeni Fuat Avni'ydi.
2014'e ait hatırlatılması gereken daha çok başlık var. Ama bu kadarı bile insanı dumur etmeye yeter.
Yaşananlardan hareketle 2015'in de çok farklı olmayacağını söylemek mümkün.
Ayrıca yeni yıl çok daha büyük riskleri beraberinde getiriyor. Erdoğan'ın kırıcı ve yıkıcı dili her kitleyi ayrı ayrı ötekileştirdi.
Son olarak AKP'ye bir tavsiye; madem kasa kasa paraları, onlarca delili ve ülkenin itibarını sıfırladınız. Hazır eliniz değmişken 2014'ü de tümden sıfırlayın.
Çünkü 2014'te yaptıklarınız bir utanç vesikası olarak tarihe geçti ve kıyamete kadar yakanızı bırakmayacak.