Türkmeneli’nin hiç dinmeyecek sesi: Abdurrahman Kızılay
Dilanur Polat 01 Ocak 1970
Usta sanatçı; 1 Temmuz 1938’de, Kerkük’te dünyaya gözlerini açtı. İlk ve orta öğrenimini Kerkük’te tamamlayan müzisyen, henüz ortaokuldayken Kerkük’ün ünlü sanatçıları Reşit Küle Rıza, Mustafa Kalayı, İzzettin Nimet, Mehmet Gülboy ve Abdulvahit Küzecioğlu ile musiki toplantılarına katılıyordu.
1958 yılında Abdulvahit Küzecioğlu ile beraber Türkiye’ye gelerek Ankara ve İstanbul radyolarında türkü söylemeye başladı. Bağdat Radyosu – Türkmence Bölümünde programlar düzenledi. Sonrasında Ankara Devlet Konservatuvarı Kontrbas Bölümü’nde müzik eğitimi görmeye başladı. Fahri Topuz’dan klasik Türk müziği dersleri alan sanatçı, Bağdat Güzel Sanatlar Akademisi’nde müzik tahsiline devam etti.
Türkiye’de “Altın Hızma Mülayim” adlı türküsüyle meşhur olan sanatçı, Kerkük türkülerini tanıtmasının yanı sıra Kerkük bölgesinin, Kerkük’te yaşananların ve Türklerin karşılaştığı zorlukların da Türkiye’de ve dünya çapında duyulması için çalışmıştır.
1974 yılında Türk vatandaşlığına kabul edilen Abdurrahman Kızılay; ses sanatçısı, ud virtüözü ve söz yazarı olmasının yanı sıra halk bilimcidir. Asıl adı Abdurrahman Ömer İbrahim olan usta ses, uzun yıllar boyu Kerkük Kızılayı’nda gönüllü olarak çalıştığı için kendisine önerilen Kızılay soyadını kabul etmiştir.
Türkiye’de Türk halk müziği dalında Kerkük ağzını temsil eden değerli sanatçılarımızdan biri olan Kızılay, “Altın Hızma Mülayim, Değirmenci, Ağlama Ceylan Balam, Elinde Ayağında Acem Kınası, Hanım Hanım Ne Güzel Hanımsan, Dağlar Dağlar” gibi türküleri ülkemize ve Türk halk müziğine kazandırdı. Ülkemizde bilinen Kerkük hoyratları ve manilerinin çoğunun derlemesinde ve tanıtılmasında emeği bulunmaktadır.
Yaşamı süresince Avrupa’da ve ABD’de birçok konser veren Kızılay, son zamanlarında Türkmeneli Televizyonu’nda “Dost Bağının Bülbülleri” adında bir program hazırlıyordu. Arapça şarkılar icra etti. Avrupa ve ABD’nin yanı sıra Lübnan, Kırım ve Suudi Arabistan’da da konserler verdi.
2002 yılında Mehmet Özbek ile “Mum Kimin Yanan/Kerkük Türküleri” adlı bir albüm çıkardı. Kerkük Türküleri isimli notalı eseriyle Türkiye Yazarlar Birliği 2002 yılı Türk Müziği ödülüne layık görüldü.
12 Aralık 2010 tarihinde Ankara’daki Özel 29 Mayıs Hastanesi’nde solunum yetmezliği sebebiyle gördüğü tedavi esnasında, 72 yaşında hayata veda etti. Usta sanatçıyı, hayata gelişinin 82. yılında saygı ve özlemle anıyoruz.
Abdurrahman Kızılay
Kerkük’ün hiç dinmeyecek sesi: Abdurrahman Kızılay
“Yıktılar kalamızı,
Sürdüler balamızı.
Daha can boğazdayken
Çektiler salamızı.
Ah Kerkük, yüz ak Kerkük,
Her zaman yüz ak kerkük!
Ölseydim, düşmeseydim;
Men sennen uzak Kerkük!
Elinde, yâd elinde.
Öt bülbül, yâd elinde.
Bir diyar mezar olsun;
Kalmasın yâd elinde.
Can Kerkük, canan Kerkük;
Her söze kanan Kerkük!
Kalıptı yârdan uzak,
Mum kimin yanan Kerkük!”
***
(Irak Türkmen Türkçesinde)
Usta yırçı; 1 temmuz 1938″de kerkük”te dünyiye gözlerini açtı, ilk we orta ögrenimini Kerkük’te tamamlıyan yırçı, indi orta mektepteyken Kerkük”ün meşhur yırçıları Reşit Qüle Rıza Mustafa Qalayı, İzzettin Qüzecioğlu’nan musiqi toplantılarına katılıydı.
1958 yılında Abdulvahit Qüzecioğlu’nan belesince Türkiye gelerex Anqara we İstanbul radyolarında türkü silemeye başladı. Bağdat Radyosu – Türkmence bölımınde programlar düzenledı. Soynısında Anqara Dewlet Qonserwatuarı Qontarbas Bölımı’nde müzik tedribi görmeğe başladi. Fahri Topuz’dan qlasik türk müzigi derslerı alan yırçı, Bağdat Güzel Yırlar Axdemisi’nde müzik tahsiline dawam eyledi.
Türkiye”de “Altun Hızma Mülayim” adlı türküsıyle meşhur olan yırçı, Kerkük bölgesinin, Kerkük’te yaşiyanların we Türklerın qarşılaştığı zorlıxları da Türkiye’de we dünye çabında duyulması ötırı çalışmıştı.
1974 yılında Türk watandaşlığına kabul eylenen abdülrahman kızılay; ses yırcısı, ud wirtüözı we söz yazarı olmasının yañı sıre halk bılımcıdı. Asıl adı Abdülrahman Ömer İbrahim olan usta ses; uzun yıllar boyı Kerkük Kızılayı’nda giwöllı olarax çalıştığı ötırı üzözıne uyan Kızılay soyadını kabul eylemıştı.
Türkiye’de Türk halk müzigi dalında Kerkük ağzını temsil eylıyen kıymetlı yırçılarımızdan biri olan Kızılay, “Yığlama Ceylan Balam, Elinde Ayağıyda Acem Xınası, Xanım Xanım Ne Güzel Xanımsan, Dağlar Dağlar” kimi türküleri dewletımıze we Türk halk müzigine kazandırdı. Dewletımızde bılınen Kerkük xoyratları we manılerinin çoxının derlemesinde we tanıtılmasında emegı tapılmaxtadı.
Yaşamı süresınce Awrupa’da we ABD’de birçox qonser weren Kızılay, exir zamanlarında Türkmeneli Televizyonın’da “Dost Bağının Bülbüllerı” adında bir program hazırlıydı. Arapçe yırlar icra eyledı. Awrupa we ABD’nın yanı sıre Lübnen, Kırım we Suudi Arabistan’da de konserler werdi.
2002 yılında Mehmet Özbek’le “Mum Kimin Yanan/Kerkük Türküleri” adlı bir
album çıxardı. Kerkük Türküleri adlı notları eserınen Türkiye Yazarlar Birligi 2002 yılı türk müziği ödılıne hak görıldı.
12 aralık 2010 tarixinde Anqara’daki hususi 29 mayıs Xastaxanesın’de solunum yetmezliğı sebebinen gördüğı tedawi esnesınde 72 yaşında heyetını wada eyledı. Usta yırçıyı heyete gelişınin 82 yılında saygı we yadımızla anıyux.
“Yıktılar qalamızı,
Sürdüler balamızı.
Hele can bığazdayken
Çektiler salamızı.
Ah Kerkük, üz ax Kerkük,
Her zaman üz ax Kerkük,
Ölseydim; düşmıyeydım;
Men sennen uzax Kerkük.
Elinde, yad elinde.
Öt bülbül, yad elinde.
Bir diyar mazar olsun;
Qalmasın yad elinde.
Can kerkük, canan Kerkük;
Her söze qanan Kerkük!
Qalıptı yardan uzax,
Mum kimin yanan kerkük!”